sarı-siyahlılar, kontrataklarla enerjik rakiplerini hırpaladılar. galibiyet temin eden golü nusret şâheser bir kafa vuruşu ile yaptı
beykoz, muvaffakiyet serisine dün feriköy’ü de yenerek bir yenisini daha ekledi.
milli lıge iddiasız giren fakat her geçen gün yolunu bulan bir otomobil gibi gittikçe hızlanan sarı – siyahlı takım 1960 yılını başarı ile kapayan bir ekip oldu.
kadrosunda şöhretli futbolcular yoktu beykozun… fakat hepsi kollektif oyuna ayak uyduruyor, takım ruhu ve ahengi içinde oynuyorlardı .bu sebeple merdivenin basamaklarını rahat tırmandılar. büyük rakiplere puan kaptırmadıkları gibi kuvvet dengesinde hemayar olduklarını veya daha hafif sayılanları kolayca yenmesini bildiler. dün feriköy karşısında seyrettiğimiz beykoz, istikrarlı futbol oynayan bir büyük takım hüviyetinde gözüktü. havadan uzun paslar… makine gibi işleyen iki yan haf, ileri geri çalışan iki insayd ve kontrataklarla rakip defansı çökerten ve dağıtan çılgın sürücüler: nusret ve şirzat…
feriköyün kapanık müdafaasını anormal sürat ve dalıcılık vasıflarıyla çökertmeğe ve çözmeğe muvaffak oldular. doğrusu, feriköy gibi enerjik ve mücadeleci ve ayni zamanda rakibin oyununu bozucu tarzda mücadele eden bir takımı bu hale düşürmek pek de kolay bir iş değildi. eğer kırmızı – beyazlılar ilk devrenin 40 ıncı dakikasında münacettinin attığı harika şutun direkten dönmesi neticesinde büyük bir talihsizlik eseri olarak bir golden mahrum olmasalardı sahadan pekâlâ da bir puan alarak ayrılabilirlerdi. ancak, bütün maç boyunca yaptıkları tek müsbet hareket bu olmuştu…
müthiş gol
feriköylüler mağlûbiyetlerini ilân eden golü ikinci devrede yedikten sonra şahlanmışlardı. ama bu baskıyı şuurlu bir hareketin neticesi olarak kabul etmek imkânsızdır. zira akınlar maksada hizmet edici olmaktan uzak, şahsi gayretlerdi. nusretin 61 inci dakikada attığı gol için «şaheser» diyeceğiz. kornerden gelen topu nasıl takip etmiş ve nasıl kafa şutunu patlatmıştı nusret!.. per doğrusu. topun bir ayak şutu şiddeti ile üst direğe, yere ve filelere takılması bir an içinde oluvermişti. maçın mütebaki kısmı ise yine iki tarafın enerjik mücadelesi içersinde geçecekti. ve 1960 yılının son gününde mithatpasa stadını dolduran seyircilerin yüzlerinde kaliteli ve zevkli bir müsabakayı seyretmenin hazzı okunuyordu…