daha ziyade orta sahada denk kuvvetler mücadelesi olarak cereyan eden müsabakada galatasaray, metin’in golleriyle iki puanı aldı.
zaman zaman metine yapılan faul hareketleri, recebin klâsını konuştururcasına, niyazi ve uğur’a verdiği ara pasları müstesna, maç durgun ve heyecansızdı..
maç yine metinin maçı idi, forvet hattında recep müstesna, yaptığını bilen yoktu. metin iki golünü atıp, sakatlandıktan sonra sol açığa geçti. eğer bu andan itibaren niyazi ve uğur. recebin verdiği pasları kullanabilselerdi. netice çok farklı olurdu.
metin, ilk gövde gösterisini 15 inci dakika dolarken yapmıştı. celâli çalımla geçtikten sonra, şutunu patlattı. fakat mehmet yerinde bir plonjonla muhakkak bir golü önlüyordu. demir spor şimdi açılmıştı. hattâ 28, 30, 32. dakikalarda iyice tehlikeli olmaya başlamışlardı. birincide abdürrezzakın çok sert ortasını bülent uçarak yakaladı. ikincide ali rıza bülent ile karşı karşıya kalmışken, k. ahmet ayak koydu. bu tam penaltı noktasında uluyordu. verilen çift vuruş. güçlükle uzaklaştırıldı. üçüncüde ise abdürrezzak ceza çizgisi üzerinden müthiş bir şut savurdu. bülentin uçmasına rağmen top yan direğe vurarak avuta çıkıyordu.
maç boyunca metine de üç fırsat düştü. ikisini gole çeviriverdi. metin üçüncü fırsatta ise uğurun ortasına yere yatarak savurduğu vole ile top, üst direği sıyırarak avuta çıktı. metin ilk olü süreyyanın kendisine yaptığı penaltı neticesinde kaydetmişti. rakip futbolcular penaltı noktasını noktasını ayakkabılarının ucu ile kazmıştılar. o, bu hareketi görmemezliğe geldi. açıldı. çukurun içine topu yerleştirdi ve vurdu. mehmet sağa yatmış top ise sol köşeden ağları bulmuştu. .
ikinci golü ise,69 uncu dakikada attı metin. süreyya, seken topu mehmete bırakmak istemişti. bu hareket metin için kâfiydi. daha mehmet yetişip almadan topu üzerinden aşırtıveriyordu: 2-0. maç bundan sonra durgunlaşacaktı.
müsabakanın hitamında ise hoparlörler şöyle bağırıyordu: «beşiktaş:3 – fenerbahçe: 1» buna en fazla kulak kabartan, sahayı terkeden sarı – kırmızılı futbolcular oldular.