sarı – kırmızılılar farklı neticeyi ilk devrede attıkları 5 gol temin ettiler. dün 3 sayı daha kaydeden metin gol krallığına namz
galatasaray, şekerhılâl’i farklı mağlûp etti (6-0). bu da, en basit bir hesapla sarı – kırmızılıların maça asıldıkları müddetçe rahat gole gittiklerini gösterirdi.
ancak, maça asılmak, sürati sonuna kadar götürmek için bir takımın mutlak suretle nefese ihtiyacı vardır. galatasarayın kurmay heyeti bu dâvayı dün takımdaki ufak bir değişiklikle halletmiş ve bu farklı galibiyette en azından futbolcular kadar hisse sahibi olmuştur.
recep’in yerine mete
evel, hiç şüphesiz dün receb’in yerine mete’yi boş sahada oynatmak galatasaryım mücadele kuvvetini arttırmak habımından işe yaramıştı. banu bir gun evvel recep de muvaffakiyetle başarmıştı amma, bu defa metenin vazifesi sadece boş sahada oynamak değil, defanstan forvete top aktarmaktı. recep nefes bakımından bunu sonuna kadar götüremiyeceğinden bu değişikliğe lüzum görülmüştü. fakat, her şeye rağmen yine bu şekilde düşünen galatasaraylı idareciler mühim bir noktayı unutmuşlardı.
bu da metenin askeri güçler şampiyonasında enerjisini tüketmiş olmasaydı. nitekim, galatasaray takımında ikinci devrede mete ve onunla birlikte bütün maç boyunca ayakta duramayacak bir hale gelen bir mustafa vardı. bu iki mühim faktör sarı – kırmızılılar hesabına daha farklı bir galibiyetin kaçmasına sebep olmuştu. fakat değişiklik yerinde idi ve (6-0) lık skor levhası galatasarayın hesabına bunu ilân ediyordu.
galatasaray gole giderken rahat ve kendinden emindi. formunun zirvesine çıkan suat’ın geri hatlardan aldığı topları iyi tevzi edişi sağ kanatta samimin çalım yapmadığı müddetçe muvaffak oluşu sarı – kırmızılıların daha 30. dakikada 3-0 galip duruma yükselmesini sağlamıştı.
şekerhilâlin ise rakibinin bu deplâsmanlı ve süratli oyunu karşısında fazla dayanmasına kuvvet bakımından olduğu k dar klâs bakımından da takâti yoktu. nitekim daha 4. dakikada sarı – lâcivertliler yedikleri gol ile maçı âdeta abandone edeceklerdi.
galatasarayın ilk golü seyir bakımından da güzeldi. niyazi ortasım yapmış. samim de göğsü ile bahrinin önüne düşürmüştu. bahri iki midafi arasından fırlıyor ek art bir vuruşla golü yapıyordu. ya metinin 28. dakikada attığı golün güzelliği karşısında ne demeli idi?
bu sayının ilk hareketi samimden dogmuştu. selâhattin topu güç de olsa çelmiş, fakat uzaklaştıramamıştı. metin çok gerilerde olmasına rağmen topa yıldırım hızıyla koşmoş ve sert bir kafa yapıştırmıştı. bu hareketin ronunda sarı – kırmızılı futbolcular kaleden topla birlikte, hızını ancak ağlara takılmakla kezebilen metini de çıkarıyorlardı. metin, bu golden tam iki dakika sonra takımının üçüncü golünü de kaydetmekte gecikmiyecekti. samimin ortası niyaziye kadar gelmiş, niyazi de metini demarke vaziyette iyi görmüştü. kralın bir dömi volesi gole yetiyordu.
şekerhilâl galatasarayın çok çabuk gole gidişi karşısında bunalmış ve geriye kapanmaktan başka çâre bulamamıştı. bu kargaşalıkla metin’in bir atağında topu uzaklaştırmaya çalışan ilhan ters bir vuruşla kendi kalesini avlayıverdi. sarı – kırmızılılar devreyi 44. dakikada samimin ara pasını yakalayan bahrinin attığı gol ile (5-0) galip bitirdiler.
bahrinin güç pozisyonda çapraz bir vuruşla vaptığı bu sayı cidden takdire şayândı.
ikinci devrede g. saray durgundu
hiç şüphe yok ki, galatasarayın ilk devredeki oyununu seyredenler şekerhilâlin bir hezimete gittiğini kabul etmişlerdi. ancak, bu devre galatasaray haf hattı devamlı bocalamaya ve gedik vermeye başlamıştı sarı – lâcivertliler rakiplerin zaafından istifade edemediler. şekerhilâl forveti zaman zaman bu gediklerden sıyrılmasını bildi. fakat bu defa galatasarayın yedek kalecisi bülenti mağlûp etmek güçlüğü ortaya çıkıyordu.
galatasarayın altıncı golü ise maçın bitmesine iki dakika kala oldu. metin, samimin kafa pası ile dalmış şimşek gibi bir şutla günün gol panayırını kapamıştı. maç bittiği zaman galatasaray sahadan, vazifesini başarmış bir takım olarak ayrılıyor ve müsbet not alıyordu.