oyun devamınca müdafaaya ehemmiyet veren millî takımımız 20. dakikada sağhaf voronin’in attığı gole mukabele edemedi
âni olarak hastalanan hilmi’nin yerine ismet solaçık oynadı. maç kalitesiz cereyan etti. takımımız ikinci devre rakibine nisbetle çok daha canlı idi
millî futbol takımımız, «dünya kupası» eleme turundaki ikinci maçını dün moskova’nın lenin stadında rusya ile yaptı ve ilk devrenin 20. dakikasında voronin’in attığı golle 1 – 0 mağlûp oldu.
doğrusu buna ancak «kazâ golü» denilebilirdi. kalemizin sıkıştığı bir anda ileriye kayan voronin’in, basri’den dönen topu yakalayıp ağlarımıza gönderebilmesi için her şeyden evvel «şanslı» olmaklâzımdı. işte bu talihsiz golle moskova’nın lenin stadında rusya ile yaptığımız ikinci eleme maçını veriyorduk…
hilmi’nin evvelki gece birden anjin olması dolayısıyla, ilân edilen tertipte değişiklik yapılmış ve lefter sağaçık oynatılarak, solaçığa ismet alınmıştı. takımımız lenin stadında oynadığı sırada, hilmi 38 buçuk derece ateşle otelde yatmaktaydı.
rus takımı da kadrosunda değişiklik yapmış ve yaşin’le netto’dan başka, tanınmış sağiçi ivanov’u da oynatmamıştı.
maçın hikâyesi
finlandiyalı hakemin düdüğüyle beraber, rus forvetleriatılıyor. ilk tehlikeyi hemen ilk dakikada geçiriyoruz. müdafaamız temkinli, topu rahat açıyor. fakat mukabil hücum geliştiremiyoruz. ruslar tekrar akında… ilk 5 dakika, hep yarı sahamızda geçiyor. ve son tehlikeyi sağaçık metreveli’nin şutuyla atlatıyoruz: top direği yalayarak dışarı çıkıyor…
ikinci «5» dakika başlarken, takımımız da ilk hücumunu yapıyor. can kendine has stille aldığı topu metin’e aktarıyor. metin müsait durumda. umiıleniyoruz, fakat solbek çekeli’nin müdahalesi, ümidimizi kırıyor.
ilk korner ve ikincisi…
maçın tam 9. dakikası… maçın ilk korneri… soldan meskhi çekiyor, ortası kale önünü karıştırdı. solhafları da birden orada bitiverdi. neyse ki, basri zamanında kesti.
geriden uzayan top, tâ lefter’e kadar geldi. «profesör» akıyor şimdi… «pasını kime verecek?» diye beklerken, lefter hiç beklemeden topa vuruyor. şut, güzelliğine güzel ama, kaleye olan mesafe 40 metreye yakın…
işte 15. dakikada ikinci korneri de çekiyor ruslar… şeref’le mustafa topu önlediler, turgay’a verdiler. turgay’ın uzun, çok uzun degajmanı… «tam metin’lik» derken… metin’den önce, rus kalecisi davranıyor.
ilk 20 dakika biterken…
idareci, gazeteci, yedek oyuncu, kısacası staddaki bütün türklerin gözü saatte: «ilk 20 dakika dayansak…» işte 17. dakikayı da bulduk. tehlikeler birbirini kovalıyor, hepsini de kurtarıyor çocuklar… sağbek medakin geriden aldığı topla daldı, ceza sahamıza sokuluyor. birden nefis bir şut… kalede turgay var ve «turgaylığı» nı gösteriyor. mükemmel yumrukladı. akabinde korner yani bir yeni tehlike… onu da müdafaa kesti. uzatıyorlar hemen… metin’e doğru. ilerde bir tek metin var, on oyuncumuz da kendi yarı sahamızda. metin tek başına topu alıp kullanamıyor.
«işte ilk 20 dakika bitiyor, demek ki dayandık. ötesi…» demeye kalmıyor. tam 20. dakikada basrinin bir faulünden doğan frikiki metreveli çekiyor. eyvah!.. top kale önünü karıştırdı… basri fırlattı kendini, uçarak, yere paralel bir kafa vuruyor… kurtuldu mu? hayır hayır hayır… sağhaf voronin bir anda ceza sahasında göründü, ne zaman geldi oraya?... ve ne zaman vurdu topa? meşin yuvarlak filelerimizde… demek ilk 20 dakikayı golsüz kapayamadık.
golden sonra…
bu golün arkası gelir mi, diye endişelenmek, yersiz değil. çünkü ruslar bizden daha çok akın yapıyor. iki yan hafları devamlı, akınlarını destekliyor. şimdi de bubukin’in inişi. mustafa kornerle kesiyor. kornerden gelen topu sağiç batanov kullanmış olsa, kötü…
bir korner daha… solaçık meskhi mükemmel ortalıyor, diğer rus forvetleri fırsatı beklerken, turgay alkışlanan bir kurtarışla topu alıyor. ama, bitmiyor ki bu kornerler… bubukin ceza sahasına girip de kaleye akarken, basri çareyi kornerde gördü. meskhi, batanov’un pasını dışarı atıyor. bu da kurtuldu…
ilk kornerimiz…
takımımız ilk korneri, 32. dakikada kazanıyor. mustafa’nın pasıyla 18’e giren metin, şutunu patlattı. kornere çelerek zararsız hâle getirmek istiyorlar. soldan ismet’in korner atışı, topu lefter’e getiriyor. lefter çalımla dalmak arzusunda, bırakmadılar: bir korner daha kazandık. fakat… fakat lefter, zayıf bir vuruşla avüta yolluyor topu…
oyun hiç de parlak değil… nitekim rus seyirciler de, takımlarını protesto edici hareketlerde bulunuyor, ıslıklıyorlar zaman zaman… bubukin’in iki sürüşü, avutla neticelendi. bir diğerinde batanov, kafa vuruşunu, kalenin pek uzağına doğru yaptı.
sadece 2 ofsayt
ilk devrenin son 5 dakikasındayız. ve maçın ilk ofsaytı… ofsayta düşen, rusların solaçığı metreveli… halbuki müsait durumdaydı ve ofsayt olmasa golleri ikiliyebilirdi.
o golleri ikiliyebilirdi ama, can da pekâlâ şutunu sert çekebilse beraberliği sağlayamaz mıydı? devrenin bitmesine sadece 2 dakika var. can tek başına ilerliyor. akıyor… ama zayıf bir şut, kaleci kurtarıyor.
ardından, can ofsayt… 90 dakika zarfında biri lehimize, diğeri aleyhimize, bu iki ofsayttan başka ofsayt olamayacak…
hızlı başlangıç
devreyi 1-0 mağlûp kapayan takımımız, ikinci yarıya hızlı girdi. işte ilk dakikada metin’in pası, can’ın çalımı… oooo, santrhaf maslenkin, canı tam tâbiriyle «biçiyor»… can yılmıyor, kalktı,bir akın daha… bu defa kornerle kesiyorlar. faydalanamıyoruz bu kornerden…
rusların kaptanı bubukin, akınları düzenliyor ve tehlikeleri yaratıyor. gene inerken, naci sertçe durdurdu. sonra da özür dileyince, seyirciler naci’nin nâzik jestini alkışlamağa başladı.
takımımız bu devre, ilk yarıya nisbetle daha çok hücumda. bir korner daha kazanıyoruz. lefter çekiyor, metin’in kafası… kaleci yakaladı.
osman kurtarıyor
ikinci devrenin 15. dakikası… tehlike büyük… seyirciler «goool!» diye bağırmağa hazırlanırken… bubukin’in kaleye giden şutunu, osman ayak koyuyor ve topu kornere çelmeyi başarıyor. korneri kurtaran da, gene osman…
şimdi karşılıklı akınlar daha fazla. soldan iniyoruz. can’ın akını seri… kornerle kesmeyi en çıkar yol gördü rus defansı… ısmet’in kornerini, geriye gelen bubukin çeliyor. ve akabinde aleyhimize korner… gene devrenin tam 20. dakikasındayız. kötü bir tesadüf olmasın, demeye kalmıyor… ınen bizimkiler… şeref kestiği topu uzattı. metin yakaladı… ılerliyor… gidiyor metin… tam gol fırsatı… fakat kaptırdı… ve gol de gitti. böylesine fırsat kolay gelir mi bir daha? nitekim gelmeyecek de…
turgay alkışlanıyor
devrenin 24. dakikasında, bubukin’in klâs bir şutu… müthiş bir şut… turgay mükemmel kurtarıyor bunu ve alkışslanıyor… lenin stadı turgay’ı bir kere daha tanıyor…
tehlike geçmedi. üç dakika sonra, santrfor ponodelnik kaptığı topla indi, şutunu çekti.turgay karşılıyor. kale önü karıştı. şeref’in müdahalesi, turgay’ın yumruğu… meskhi’nin şutu… tpun avuta gitmesiyle rahat nefes alıyoruz.
turgay’ın bir ustalığundan sonra, batanov’un bir acemiliğine şahit oluyoruz. kaleye yakın mesafede, pek müsait pası kullanamadı, ıskaladı topu…
ve bir fırsat daha kaçırıyoruz. metin’in pasını lefter kapıyor, kapıyor da faydalanamıyor.
bu, böyle biter…
maçın son 10 dakikasına girdik. «bu, böyle biter» kanaati umumi artık. nitekim seyircilerin, ıslıkları da arttı. takımlarının oyunundan memnun kalmadıklarını belirten hareketlerde bulunuyorlar.
bu arada bir penaltı korkusu geçiriyoruz. mustafa’nın eline çarpan top çabuk uzaklaşıyor. can yakaladığı topla inip tehlikeyi karşı kaleye aktarıyor. naci – can paslaşması… sola uzun bir pas.. metin yetişebilse…
son dakikadayız. osman’ın keserek verdiği topu forvetimiz tutamadı,tekrar indi ruslar. meskhi’nin şutunu şeref önlüyor. uzatıyor can’a… can çalımla giderken taç… ve taç atılırken, hakemin düdüğü: 1-0 rusya galip!..
seyirciler, takımlarını uzun uzun ıslıklamadan staddan çıkmıyorlar. 1-0’lık galibiyetin tatminkâr olmadığını hissettirmek istiyorlar. biz ise, yenildiğimize üzgün, fakat sonucun tek gole bağlanmasından ıstanbul maçı için ümitli ayrılıyoruz.