partizan ve porto galibiyetleriyle formda olduğunu kanıtlayan cimbom 24. dakikada hakan'la öne geçti. 32'de kral penaltıdan farkı ikiye çıkardı.
eski başkanlardan mehmet cansun'un ali sami yen stadı için söylediği cümleler ne kadar doğruymuş: "stadın içindeki hava mutlaka önemli. ama g.saraylı için ali sami yen stadı'nın dışı bile bir başka. orada dostlarla maç öncesi ve sonrasında biraraya gelmeyi özledik." g.saraylılar 434 gündür özledikleri stada koşmuş, cansun'un anlattığı havayı stadın dışında solumuş, içeride de futbolculara o coşkuyu aşılamak için canlarını dişlerine takmışlardı. sarı-kırmızılı futbolcular da bu havada girdi maça. ama kısa bir süre sonra şişirme toplarla tempoları ve üretkenlikleri azaldı. 9. dakikada ergün'ün kaptırdığı topta tehlikeli gelen mustafa şahintürk'ü song durdurdu. 21'de zafer, kamerunlu ile birebir kaldı, kaleyi görür görmez denediği şut yumuşak ve isabetsizdi. 22'de hasan soldan nefis bir asist yaptı. hakan şükür ceza alanında topu petkoviç'e nişanladı. 24'te uzun topa 18'in sol köşesinde hasan ile yükselen murat duman meşin yuvarlığı sektirdi. hakan şükür yayda buluştuğu topla döndü, denediği plase tıngır mıngır yuvarlandı, direğe vurup filelerle 100. yılın ilk resmi golü olarak buluştu. 31'de yine hasan bu kez sağdan kesti. hakan şükür ceza alanında kontrol ettiği topla murat ve ernani'nin arasından çıktı. murat formasından, diğeri de kolundan çekince, hakem cem papila penaltıyı tereddütsüz verdi. atışı 32'de kullanan kral ikinci golünü attı: 2-0.
hagi bu gole köpürür "g.saray artık rahatlar" diye düşünüyorduk ki, teknik direktör hagi'nin en çok kızacağı şekilde golü yiyiverdiler. rumen teknik adam hazırlık kampında kalecilerden ve savunma oyuncularından garanti oynamalarını ısrarla istemişti. ama mondragon 36'da savunmasıyla oynamak yerine topu gelişigüzel uzaklaştırdı, hatta uzaklaştıramadı. levent'in tek pasla pozisyona soktuğu altan ceza alanında nefis vurdu: 2-1. devre biterken karambolde zafer'in vuruşu defanstan kornere gidiyor; sarı-kırmızılı tribünler de derin bir "oh!" çekiyordu. durgun başlayan ikinci yarıda hagi'nin 59'da necati ve baliç'in yerlerine arif ile sabri'yi sahaya sürmesi de g.saray'ı ateşleyemedi. sarı-kırmızılıları hayata döndüren 66'da murat ve oumar'ın hediyesinde hakan şükür'ün attığı gol oldu. fark yine ikiye çıktıktan sonra tribünler coştu, g.saray da oyunun kontrolünü bir daha hiç elinden bırakmadı. sarı-kırmızılılar bir 4. golün liderliği getireceğinin bilinci ve arzusuyla bir hayli uğraştılar ama 100. yılın ilk haftasını ikinci sırada tamamlamakla yetindiler. cimbom, dün belki iyi oynamadı ama bir hava yakaladıkları ortada. düşünün, önümüzde maçı izleyen kaptan bülent'in en çok alkışladığı isimler yerine oynayan song ve petre idi.
