maçtan 1 saat kadar önce temenni ettiğim dileğim maçın ilk 60 dakikası için gerçekleşti ve "gençlerimiz" 2002-2004 yıllarında olduğu gibi "şiir" gibi bir futbol ortaya koydu. hem ayağa top oynadı hem de nefis pozisyonlar üretti. nitelim kısa sürede skor 2-0 oldu ve biz de tribünlerde çoştuk. bir sürü de gol kaçırdık. fakat 60. dakikada ibrahim akın'ın golü bir anda takımımızın ilk 60 dakikadaki "hüviyetini" yerle bir etti!
bir anda kendine güveni olan rahat takım hüviyeti tuzla buz oldu yerine panik, stresli, her bulduğu topu amaçsızca ileri şişiren bir takım geldi. haliyle 30 + 6 dakika da bitmek bilmedi. "maç bitsin artık" diye kendimi yiyip bitirdiğim en son maç gençlerbirliği 1-0 valencia maçıydı sanırım :) http://www.macanilari.com...etir.php?fid=200320046021 neyse ki maçı 2-1 kazandık ve bir nebze olsun rahatladık.
maçın hakemi halis özkahya tek kelimeyle mükemmel bir maç yönetti. her iki takım içinde olabildiğince maçı oynatmaya ve kesmemeye çalıştı. "avantaj" kuralını çok güzel uyguladı...
maraton'un herhalde %80'i ve kapalının %60-70'i doluydu. kahe bir gol bir asistle oynadı. süper bir oyun ortaya koydu. hele son dakikalarda iyice gerilen ve streslenen takımı "rahatlatan" topu alıp saklamaları çok güzeldi.
özetlemek gerekirse maç öncesi, tribünler, maç ve maç sonrası olarak 02-04 sezonunda bolca yaşadığımız ve 4 sezondur özlemini çektiğimiz bir gün geçirdim bugün!