büyükşehir belediyespor bu sezon ilk kez mücadele ettiği süper lig’de fenerbahçe, galatasaray ve beşiktaş ile oynadığı 4 maçta yenilmedi. fenerbahçe’yi, olimpiyat stadı’nda 2-0 yenen, rövanşında 2-2 berabere kalan belediyespor, beşiktaş ile deplasmanda 0-0, galatasaray ile deplasmanda 2-2 berabere kaldı.
olimpiyat stadında izlediğim ilk maçtı. bu stad insanı futbola yabancılaştırıyor. tribünlerin dolması zaten çok zordu. liderliği aldığından beri ne zaman geri verecek diye bekleyenleri mutlu etti beşiktaş bugün. çekirge bu sefer sıçramadı da denebilir. tabi daha çok bir son dakika golüyle galip geliriz diye ümit ederken, üstüne yenildik. geriye staddan dönüş eziyeti kaldı... aslında şampiyonluk kaybedilmiş sayılmaz ama hiç hoş olmadı son 7 haftaya girilirken...
son dakikalarda yine beşiktaş atar golünü alır maçı düşüncesindeyken necatinin ortaya çıkması ile çekirge gerçekten bu defa sıçrayamadı. maçta dikkat çekenler bobo'nun kırmızı kartı ve ibrahim akın'ın oyundan çıkarken ıslıklanması oldu. bir de tribündeki bitmek bilmeyen kavgalar.
istanbul büyükşehir belediye bu sezon 3 büyükler arasında oynadığı maçlar arasında , sergilediği en kötü performansı bu maçta göstermiştir ve buna rağmen maçı kazanmıştır.
turkcell süper lig’de istanbul büyükşehir belediyesi, beşiktaş’ı 2-1 yenerken, siyah-beyazlı takım liderlikten oldu.
6. dakikada necati’nin arapasında gökhan zan’ın müdahale edemediği topla buluşan ibrahim akın, kaleci rüştü ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda ceza alanına girer girmez, rüştü’nün altından yerden düzgün bir vuruşla meşin yuvarlağı filelere gönderdi ve takımını 1-0 öne geçirdi.
13. dakikada bu kez ibrahim akın’ın arapasında, savunmanın arkasında sağ çaprazda topla buluşan necati, kaleci rüştü ile karşı karşıya kaldı. bu futbolcunun ceza alanına girer girmez vuruşunda rüştü, meşin yuvarlağı ayaklarıyla önledi.
15. dakikada schildenfeld’in geri pasında topa müdahale eden adriano’dan önce kaleci rüştü, meşin yuvarlağı ayaklarıyla kornere attı.
19. dakikada beşiktaş yarı alanında tello’nun uzun pasında savunmadaki ekrem, topu kafayla kaleci hasagiç’e bırakmak istedi. kaleciden önce meşin yuvarlağa müdahale eden holosko’nun kafa vuruşunda, hasagiç’i aşan top filelere gitti ve siyah-beyazlı takım 1-1 beraberliği sağladı.
35. dakikada sağ kanattan topu taşıyan holosko, 3 rakibini geçtikten sonra ceza alanına girdiği anda topu altıpasın önünde bulunan nobre’nin önüne bıraktı. nobre’nin bekletmeden vuruşunda, mert’e çarpan meşin yuvarlak kornere çıktı.
42. dakikadaki beşiktaş’ın atağında, ceza alanındaki ikili mücadele sırasında bobo, ekrem’e vurduğu gerekçesiyle kırmızı kart gördü ve siyah-beyazlı takım 10 kişi kaldı.
karşılaşmanın ilk yarısı da 1-1’lik skorla sona erdi.
47. dakikada tello’nun kullandığı serbest vuruşta, ceza alanında yerden seken topa müdahale etmek isteyen nobre’den önce kaleci hasagiç topa yöneldi. kalecinin göğsüne çarpan top ceza alanı dışına çıktı. daha sonra serdar özkan’ın vuruşunda, meşin yuvarlak farklı bir biçimde auta gitti.
49. dakikada ilyas’ın uzak mesafeden şutunda, top kaleci hakan’da kaldı.
58. dakikada ibrahim akın’nın sağdan kullandığı köşe vuruşunda, kafalardan seken topu altıpasta sağ çaprazda önünde bulan necati’nin etkisiz vuruşunda, meşin yuvarlağı kaleci hakan kontrol etti.
67. dakikada necati’nin arapasında ceza alanında topla buluşan ibrahim akın, önünü açmak isterken gökhan zan’ın müdahalesi sonrası topu yitirdi. ceza alanının sağ tarafında meşin yuvarlakla buluşan adriano’nun ortasında, kaleci hakan topu kontrol etti.
69. dakikada nobre’nin kafayla indirmeye çalıştığı topu ceza alanında rakibinden kurtaran delgado’nun yerden pasında, kaleci hasagiç meşin yuvarlağı yatarak kontrolü altına aldı.
84. dakikada erman, sağ çaprazda topu yanındaki necati’ye bıraktı. bu futbolcunun ceza alanında bekletmeden şutunda, meşin yuvarlak kaleci hakan’da kaldı.
85. dakikada erman’ın ceza alanında sağdan ortasında, altıpasın önünde topla buluşan necati, meşin yuvarlağı kafayla kaleci hakan’ın sağından filelere göndererek takımını yeniden öne geçirdi: 2-1.
88. dakikada tjikuzu’nun sol çaprazdan pasında, ceza alanında ali tandoğan’dan önce topu alan erman’ın dönerek vuruşunda, meşin yuvarlak kaleci hakan’da kaldı.
90. dakikada beşiktaş’ın kazandığı köşe atışında, siyah-beyazlıların kalecisi hakan da rakip ceza alanına geldi. atışı tello kötü kullanınca top auta gitti.
----
maçtan notlar
beşiktaş’ta, teknik direktör ertuğrul sağlam, istanbul büyükşehir belediyesi karşısında bobo ile nobre’yi forvette oynatırken, holosko’yu ise sağ kanada çekti. turkcell süper lig’de, sakatlığı geçtikten sonra son 2 haftada sonradan oyuna giren bobo, böylece 6 lig maçının ardından istanbul büyükşehir belediyesi karşısında ilk 11’de oynama şansı buldu. brezilyalı futbolcu, en son 20. haftadaki gaziantepspor maçında ilk 11’de forma giymişti. bobo’nun takıma girmesiyle daha önce nobre ile birlikte forvette görev alan holosko ise sağ kanada geçti.
baki’nin yerine schıldenfeld
beşiktaş’ta, hafta içinde sakatlığı nedeniyle kimi antrenmanlara katılamayan baki yedek soyunurken, yerine ise sakatlığı geçen hırvat futbolcu gordon schildenfeld forma giydi. gökhan zan ile birlikte savunmanın göbeğinde oynayan schildenfeld, böylece 3 hafta sonra ilk 11’de sahaya çıktı.
ön liberoda serdar özkan
beşiktaş’ta, cisse’nin sakatlığı, ibrahim toraman’ın ise cezalı olması nedeniyle istanbul büyükşehir belediyesi karşısında ön liberoda serdar özkan oynadı. siyah-beyazlılarda, sakatlıkları süren cisse ve ibrahim kaş ile kırmızı kart cezalısı ibrahim toraman ve sakatlıktan yeni çıkan serdar kurtuluş, 18 kişilik maç kadrosuna alınmadı, yedek kulübesinde ise baki, hakan, aydın, mehmet yozgatlı, ricardinho, batuhan ve mehmet sedef yer aldı.
tribünlerde büyük boşluklar
siyah-beyazlı taraftarlar, atatürk olimpiyat stadı’ndaki maça fazla ilgi göstermedi. 80 bin kişilik atatürk olimpiyat stadı’nda büyük boşluklar göze çarparken, karşılaşmayı yaklaşık 15 bin taraftar izledi. bu arada maçın başlamasına karşın taraftarların stada geldikleri gözlendi.
taraftarlar uğurladı
beşiktaş kafilesini, atatürk olimpiyat stadı’na çok sayıda siyah-beyazlı taraftar uğurladı. özel araçlarıyla bjk nevzat demir tesisleri’ne gelen ve büyük bir konvoy oluşturan yaklaşık 1500 kişilik siyah-beyazlı taraftar grubu, uzun süre takımları lehine tezahüratlar yaptı. meşaleler yakıp takımlarını destekleyen taraftarların coşkusu, takımı taşıyan otobüsün kapıya gelmesiyle doruk noktasına ulaştı. takımlarına destek veren taraftarlar, daha sonra araçlarına binerek atatürk olimpiyat stadı’nın yolunu tuttu. paf ligi’ndeki maçta da istanbul büyükşehir belediyesi, beşiktaş’ı 1-0 yendi.
istanbul büyükşehir belediyesi’nde 5 eksik
istanbul büyükşehir belediyesi’nde 5 oyuncu, beşiktaş karşısında takımdaki yerlerini alamadı. sakatlıkları bulunan rızvan, metin, gökhan ve sertan ile sarı kart cezalısı durumundaki kerim, beşiktaş karşısında forma giyemedi. beşiktaşlı taraftarlar, devre arasında takımdan ayrılıp istanbul büyükşehir belediyesi’ne transfer olan eski futbolcuları ibrahim akın’a maç öncesi sevgi gösterilerinde bulundu. ibrahim akın da bu sevgi gösterileri karşısında tribünlere giderek taraftarları alkışladı.
ali tandoğan, kızı olduğunu ısınırken öğrendi
beşiktaş’ın sağ kanat oyuncusu ali tandoğan, kızı olduğunu, ısınmak için sahaya çıkarken öğrendi. ısınmak için sahaya çıkan ali’ye tribünde bulunan akrabası, kızı olduğunu haberini verdi. habere çok sevinen ali, "şaşırdım ve sevindim. ikisi de çok iyiymiş" derken, takım arkadaşları da ısınırken, çiçeği burnunda babayı kutladılar.
öner: "firesiz geçmek istiyoruz"
beşiktaş kulübü genel sekreteri kenan öner, maç öncesi yaptığı açıklamada, önlerinde 3 zorlu maç olduğunu belirterek, "istanbul büyükşehir belediyesi, fenerbahçe ve sivasspor maçlarımız var. bu maçları firesiz geçmek istiyoruz. eğer fire vermezsek, şampiyonluk yolunda büyük bir yol kat ederiz" dedi. öner, teknik direktör vicente del bosque davasıyla ilgili bir soruya da, "haklarımız saklı kalmak şartıyla parayı ödeyeceğiz" dedi. istanbul büyükşehir belediyesi kulübü başkanı göksel gümüşdağ ise henüz ligde rahatlayamadıklarını ve beşiktaş karşısında puan almaları gerektiğini söyledi.
bugün güntekin onay ntvspor.nette yazmış. paylaşmak istedim.
ricardinho ve 'büyük hoca' olmak! ricardinho verimli olmadı. ve bundan sonra da olamayacak. aynı ortega, marcelinho, ailton gibi. peki neden?
ricardinho 2002 ve 2006 dünya kupalarında brezilya formasını giydi.burada bahsettiğimiz dünyanın 1 numaralı futbol ülkesinin ulusal takımı...yüzlerce süper yetenekli futbolcunun arasından 2002'de scolari, 2006'da da parreira onu brezilya ulusal takımına çağırdı. yani kişisel bir beğeni veya tercihin sonucu ile çağrılmadı. 2 ayrı teknik adamın 4 yıl arayla iki farklı dünya kupasına bu oyuncuyu çağırması çok şeyin göstergesi..
ricardinho evinde dünya şampiyonluğu madalyası olan, uluslararası düzeyde tanınmış saygın bir futbolcu. ama türkiye'de bu saygınlığı bir türlü kazanamadı. mutlaka kendisinin de kusurları vardır. ama unutmayalım rakip takım oyuncusundan dayak yedi. sahip çıkılmadı. yedek kaldı, aylarca parasını alamadı. liverpool deplasmanında maç 6-0 iken oyuna sokuldu. ama suçlu o oldu.
rico, hızlı, çabuk, kuvvetli, dayanıklı ve atletik bir oyuncu değil. hiç bir zaman da olmadı. ama kimsede olmayan oyun görüşü, zekası ve pas yeteneği onu ricardinho yaptı. geçen yıl solunda mehmet sedef, sağında burak yılmaz, arkasında serdar kurtuluş gibi deneyimsiz oyuncularla birlikte oynamasına rağmen elde edilen 2.'likte çok büyük rolü oldu.geçen yıl beşiktaş'ta holosko, tello ve cisse de yoktu ayrıca..! ama bu yıl belki de 4. olacak... kadrosunda herkesin görmek isteyebileceği saydığım oyuncuların katılımına rağmen...
ricardinho olmadığı zaman beşiktaş zayıf rakipler karşısında bile oyunun kontrolünü elinde tutamadı. topa sahip olamadı. saha içinde hiç bir zaman bir oyun planı varmış gibi hareket edemedi. deyim yerindeyse üst üste 3-4 pas yapamadı.
o kendisini hiç tanımayan yorumcuların iddia ettiği gibi bir forvet arkası değil aslında. o bir oyun kurucu. daha çok pirlo gibi, guti gibi, deco gibi düşünün. senede 6-7 gol atan ama daha çok oyunun kurgusuna yardım eden.
ricardinho verimli olmadı. ve bundan sonra da olamayacak. aynı ortega, marcelinho, ailton gibi. peki neden?
eğer teknik adamsanız ve hedefleri olan büyük bir takımda görev yapıyorsanız başetmeniz gereken onlarca problem var.
futbolda farklı oyuncu özelliklerinden doğan 4-4-2'nin, 4-5-1'in varyasyonlarını artık herkes biliyor. dünya futbolunu takip eden ve deli gibi championship manager oynayan 11 yaşındaki yeğenim yiğit bile her türlü taktik formasyonu yutmuş durumda...
hangi tip oyuncuların nerede kullanılacağını bilmek için de dahi olmaya gerek yok.! yeniden amerikayı keşfetmek gibi bir niyetiniz yoksa çok da zor değil zaten işiniz.
yattara'yı stoper, ibrahim üzülmez'i santfor, delgado'yu solbek oynatacak süper bir 'zeka'dan da bahsetmiyorum. kimin ne olduğu, ne oynadığı belli zaten.
eğer biraz öğrenme arzunuz varsa, ingilizceniz de iyiyse amazon.com'dan sipariş verirsiniz; futbol dünyasında devrim yaratmış michels'in, lattek'in, happel'in, herrera'nın, busby'nin, cruyff'un kitaplarını getirtir bu futbol filozoflarından çeşitli fikirler kaparsınız. bunların yanında mourinho'nunkini sipariş etmeyi unutmayın..! (mourinho'nun çok kitabı var ama barclay, beto ve lourenço'nunkiler en çok öne çıkanlar. şahsen ben lourenço'nunkini daha çok beğendim..!)
çeşitli futbol ekollerinden, farklı ülkelerden, farklı seviyelerden yüzlerce maçı tv'den, dvd'den izler yine bir şeyler yakalarsınız. yeni fikirlere açık olmak, çağı yakalamak da önemli.
neticede bu çok ağır bir performans sporu. bilimden de faydalanmak lazım. antrenman bilimi ve sporcu sağlığı konusunda çok kafa patlatmanıza gerek yok artık. spor akademisi mezunu profesyoneller sizin için kondüsyonerlik yapabilir.
"karbonhidrat, protein, yağ, vitaminler, aminoasitler..sıvı alımı, glikoz derken bir de bu kreatin çıktı..! kullanmalı mı? eğer kullanacaksak nasıl ve ne zaman yükleme yapmak lazım? off ne kadar da karmaşık. futbolcuyken ne kadar kolaydı !.." endişeye gerek yok bunu da sizin yerinize yapacak profesyoneller var.
rakiplerin analizi, istatistikler! artık hepsi elinizin altında... medya çok mu üzerinize geliyor, gazeteciler çok mu arıyor? kulübün basın bürosu sizin için bunu halleder. antrenmanlarda takımı da zaten çoğunlukla yardımcınız çalıştırıyor.
eskiden milli bir futbolcu olduğunuz için seminerlerde fazla zorluk çıkartılmadan gereken lisansları da bir şekilde almıştınız ya zaten.
spor medyasından, eskiden futbol oynadığınız camiadan hatta siyaset dünyasından 3-5 kilit adamla iyi dostluklarınız da var.
zaten bizim ligde de zaten 3 tane büyük takım var. biri kötü sezon geçirse 2. oluyorsunuz. o da başarı sayılmaz mı?
en iyi futbolcular sizde..taraftar, medya ve hatta hakem desteği bile..
herşey bu kadar kolay görünürken 3 takımlı ligde bazen 4. olmayı başaranlar bile çıkabiliyor..peki neden?
tabii ki hiçbir şey yukarıda yazıldığı kadar kolay değil. ama inanın asıl zorluk yukarıdakilerin de hiçbiri değil..
zor olan şey: yönetebilmek... bunun içinde karar vermek de var,liderlik de var, koordine edebilmek de var, iletişim kurabilmek de var. tercihler yapmak da var.
işte burada ne kadar donanımlı olduğunuz devreye giriyor. dünya görüşünüz bir anda önemli hale geliyor...deneyimleriniz,teknolojiyle olan ilişkiniz, yabancı dil bilginiz, özel hayatınız,kişisel zevkleriniz... ekonomiyi, sosyolojiyi, psikolojiyi, felsefeyi bilmeniz sizi farklı kılıyor. iletişim beceriniz sizi daha da donanımlı yapıyor...
aydın'ı, batuhan'ı idare edebilmek değil de ricardinho'yu yönetebilmek beceri istiyor... sergen'i, tümer'i, ilhan'ı, nouma'yı, zago'yu yönetmenin ve başarıya ulaşmanın zor olduğu gibi...
futbolcular zor insanlar.. %90'ının eğitim seviyesi düşük. iyi para kazanıyorlar, şöhrete ve başarıya doymuş durumdalar. egoları yüksek ama hemen hemen hepsi de duygusal ve çocuk ruhlu... onları yönetebilmek, ikna edebilmek ve inandırabilmek gerçekten de zor. hele farklı bir dil konuşan, farklı bir kültürden gelen, farklı bir dünyası olan yabancı futbolcularla diyalog kurabilmek onları idare edebilmek en zoru...
ariel ortega, ricardinho, ailton, marcelinho, kleberson hep dünyaca ünlü tanınmış yıldızlardı... ama lorant ile, ziya doğan ile rıza çalımbay ile ertuğrul sağlam ile anlaşamadılar ve kaçarcasına gittiler. parlak kariyerlerine rağmen burada verimli olamadılar.
işte zor olan onlarla iletişim kurabilmek, onlardan verim alabilmek... futbol oynamış olmak, yönetmek için yetmiyor.
mourınho, benıtez, wenger, löw, sacchı, spalettı onların oynadığı futbolun seviyesi amatörün üstüne çıkmadı. ama hepsi dünya çapında birer teknik adam...
eskiden futbolcu oldukları için veya hatır için bulundukları noktaya gelmediler. hep kendilerinden daha kariyerli ve şöhretli oyunculara antrenörlük yaptılar. isimleri altında ezilmediler.
aslında mantık çok düz ve basit:
-iyi futbol iyi futbolcuyla oynanır.
-büyük takımlarda yıldız futbolcular oynar.
-yıldız futbolcuları yönetmek, idare etmek ve onlarla başarıya ulaşmak kolay değildir.
-büyük kulüpleri ya büyük antrenör olmaya aday çapta ve vizyonda teknik adamlar çalıştırır ya da kendini kanıtlamış büyük teknik direktörler...
futbol federasyonu profesyonel futbol disiplin kurulu, beşiktaşlı bobo'ya 4 maç ceza verdi.
kurul, beşiktaş kulübü'nün, bobo'nun gördüğü kırmızı kartın ve cezai uygulamasının kaldırılması yönündeki taleplerini reddederken, turkcell süper lig'de 22 mart'ta oynanan istanbul büyükşehir belediyespor-beşiktaş maçında, rakibine yönelik kural dışı hareketi ve müsabaka hakemine yönelik sportmenliğe aykırı eylemleri nedeniyle bobo'ya 4 müsabakadan men cezası uyguladı.
büyükşehir bld.spor: kenan hasagic, efe inanç (dk. 60 zeki korkmaz), razundara tjikuzu, ilyas kahraman (dk. 70 ilhan şahin), ekrem ekşioğlu, necati ateş, adriano padilha nascimento, ibrahim akın (dk. 80 erman kılıç), marcus vinicius cesario, mert korkmaz, volkan koçaloğlu
yedekler: mehmet ali tunç, erol durbakan, murat ocak, sancak kaplan
teknik direktör: abdullah mucib avcı
beşiktaş a.ş.: rüştü reçber [sakatlandı] (dk. 46 hakan arıkan), gökhan zan, gordon schildenfeld, ibrahim üzülmez, serdar özkan (dk. 84 batuhan karadeniz), rodrigo alvaro tello valenzuela, ali tandoğan, matias emilio delgado (dk. 79 aydın karabulut), deyvison rogerio da silva, mert nobre, filip holosko
yedekler: mehmet yozgatlı, ricardo luis pozzi rodrigues, baki mercimek, mehmet seyfettin sedef
teknik direktör: ertuğrul sağlam
goller: (1-0) dk. 6 ibrahim akın (ayakla) (1-1) dk. 19 filip holosko (kafa) (2-1) dk. 85 necati ateş (kafa)