cuma günkü neticeden sonra bugün iki taraf ta azamî gayretle çalışacak
bugün yunanistan şampiyonu olimpipiyakos ile galatasaray takımı karşılaşıyor. bu maçtan evvel, cuma günkü fener maçında vuku bulan müessif bir hâdiseden bahsedelim. fener'lilerin gol yaptığı sırada yunan takımının kalesini sarmış olan seyircilerden bir kısmı sahadan içeri fener muhacimlerini kucaklamağa koşmuşlardı.
bu arada olimpiyakos kalecisinin birdenbire yere yuvarlandığı görüldü. kaleciyi kaldırdılar tekrar düştü ve nihayet beş dakika sonra kendine geldi.
bu baygınlık bir gazetenin yazdığı gibi, gol yemekten mütevellit teessürden değil; seyircilerin birinden bir yumruk yemekten ileri gelmişti. bu şayanı teessüf hâdise zabıtanın kalenin etrafındakileri biraz geri sürmesi ve zabıta âmirleri tarafından yunan kafile reisine beyanı itizar edilmesi üzerine kapandığa da yunan gazetecileri bu müessif hâdiseyi memleketlerine telgrafla bildirmekten hali kalmadılar, rumca gazeteler de vak’ayı yazdılar. esasen, cuma günkü maçta seyircilerin kısmen parmaklıklar dahilinde piste girmesine müsaade etmekle bu gibi hâdiselerin zemini hazırlanmıştı. zabıta kuvvetleri de halkın sahaya fazla taşmasına mâni olamadılar ve hemen daima olduğu gibi maç seyrine dalarak halkın çizgilerden içeri girmesine mâni olmadılar. maamafih pist dahiline her eline makine alan ve kendisine gazete fotoğrafçısı süsü verenleri, ondan sonra da bir çok seyirciyi içeri bırakınca zabıtanın söz dinlemiyen yüzlerce asabî seyirci ile başa çıkması kolay bir iş değildi.
misafirperverliğe ve sporculuğa yaraştıramadığımız bu gibi hâdiselerin önüne geçmenin en iyi çaresi parmaklıklar dahiline kimseyi bırakmamaktan ibarettir.