ilk basımı 2008 yılında olan harun çelik'in "bize her yer trabzon" kitabından;
cevat ocak, bizler için trabzonspor un 4. şampiyonluğunu kaleme aldı. trabzonspor un dört büyükler arasında olmak gibi bir derdi olmadığının altını çizen ocak, "trabzonspor tek büyüktür. " diyor okuyalım.
trabzonspor 6 yılda çok şey anlattı, tabi anlayana.,.
1979-80 sezonu...
şampiyonluk artık sadece trabzonlu'nun değil, karadenizli'nin iliklerine kadar işlemişti. trabzonspor her yıl aslarını sattıkça daha da güçleniyordu.
güçlendikçe daha çok taraftar topluyor, daha çok seviliyordu. kendine has modeliyle sadece trabzon'da değil, tüm karadeniz'de, ülkede, hatta ülke dışında çok anlamlı bir model olarak ortaya çıkıyordu.
birinci ligdeki 5. yılında 3 şampiyonluk kazanan trabzonspor'un 6. yılındaki 4. şampiyonluğu birçok ilkleri de beraberinde getirdi. bu sezonda trabzonspor ilk kez sezon öncesi kamp çalışmalarını almanya'da yapıyordu. daha önce hazırlık çalışmalarını ülkemizde sürdüren bordo mavililer ilk kez yurt dışına açılarak almanya'da kapma girdiler.
bu şampiyonluğun önünde ve sonundaki devir teslim törenler, oluşturulan sistemin ne kadar güçlü olduğunu göstermekteydi. bir önceki sezon takımı şampiyon yapan teknik direktör özkan sümer, altyapının başına dönmüş, yerine ise ilk şampiyon hoca ahmet suat özyazıcı gelmişti. bu sezon sonunda da 4. şampiyonluğuna ulaşan başkan şamil ekinci kulüp başkanlığından ayrılarak yerine ahmet celal ataman gelmişti. bu gelgitler öylesine planlı ve programlı yapılıyordu ki, trabzonspor gücünden hiçbir şey kaybetmediği gibi, daha da güç kazanıyordu.
bordo mavililer her sezon as futbolcularını satarak mevcut kadronun ikamesini sağlıyordu. bir önceki sezonda ali kemal denizci'yi fenerbahçe'ye, kadir'i de zonguldakspor'a satan bordo mavililer, bu sezon başında da yıldız futbolcuları necdet ve mehmet ekşi'yi beşiktaş'a, orhan'ı da galatasaray'a satmıştı.
bu sezonun en büyük transferi ise şekerspor'dan alman iskender günen idi. o iskender günen ki, oynadığı futbolla trabzonsporlularm gönlünü kısa sürede fethederek adını trabzonspor tarihine altın harflerle yazdırıyordu.
1979-80 sezonunda trabzonspor'un özkan sümer'ine karşılık fenerbahçe ziya şengül'ü, galatasaray turgay seren'i, beşiktaş ise serpil hamdi tüzün'ü sahneye sürmüştü. bu biraz da mecburiyettendi. çünkü bu sezon ülkemizde yabancı teknik adam yasağı vardı.
trabzonspor bu sezon ilginç bir rekora da imza atarak tam 8 maç üst üste berabere kalmıştı (bu maçlar fenerbahçe (l-l), adanaspor (0-0), göztepe (0-0), adana demirspor (l-l), eskişehir(0-0), diyarbakır (0-0), zonguldakspor (0-0), beşiktaş (0-0)). ancak, bu beraberlikler iki puanlı sistemde çok da kötü değildi. bunlara rağmen bordo mavililer zirveyi hiç kaptırmamıştı.
sezonsonu puan tablosuna bakıldığı zaman trabzonspor yine zirvede idi. 39 puanla trabzonspor 4. şampiyonluğa ulaşırken, şampiyonluktaki ezeli rakiplerinden galatasaray ve beşiktaş son haftada aldıkları galibiyetle ligde kalmayı başardılar.
görüyorsunuz işte, trabzonspor aslarını sattıkça güçleniyor, bu asları alanlar ise güç kaybediyordu. galatasaray ve beşiktaş'ın güç kaybettiği gibi... bu da takım ruhunun ve inancın ne kadar önemli olduğunun en büyük ispatı oluyordu.
sezon başında necdet ve mehmet ekşi'yi satın alan beşiktaş ile orhan'ı satın alan galatasaray takımları sezon sonunda kümede kaldıklarına göbek atarken, trabzonspor 39 puanla 4. şampiyonluğunu kutluyordu. aslında bu şampiyonluklar kanıksanmaya başlanmıştı.
hamsi, horon ve fındık, trabzonlunun karakteristik özelliğini simgeler. hamsinin proteini, horonun kıvraklığı, fındığın da sertliği bir araya geldiğinde trabzonspor gerçeği ortaya çıkmıştır.
trabzonlu teknik adam ve futbolcuları diğer kentlerden ayıran en önemli özellik, hırsları ve amatörlüğü unutmayan profesyonellikleridir.
kolay değildi, futboldaki istanbul imparatorluğunu çökertmek. bunu trabzonspor dışında hiçbir anadolu takımı başaramamıştı.
bütün bu başarılara rağmen türkiye'de bir kesim onu dört büyükler araşma alıp anmak istemiyordu.
zaten o dört büyükler arasına girmek istemiyordu ki. çünkü o en büyüktü.. çünkü o trabzonspor'du..