siyah - beyazlıların şampiyonluk ümidi devam ediyor
beşiktaş zor kazandı: 2-1
izmirspor'u yıkan iki golü de birinci devrede karambolden küçük rahim attı. takımın tek sayısını kaydeden ergün 2. yarıda çok forsat kaçırdı
namık sevik
şampiyonluktan dağın arkasında olmasına rağmen ümidini kesmeyen beşiktaş, uçurumun kenarında bulunan izmirsporu şans, kader kısmet kelimeleri ile ifâde edilebilecek ve usturupyadan atılan iki golle mağlûp etti
doksan dakika ne bir güzel harekat, ne heyecan verici bir an, ne gözü okşayan ince bir futbol... yok... yok... uykulu gözlerle seyrettik maçı. halbuki biri, yüzde nisbeti ile yirmi de olsa şampiyonluk adayı, diğeri yüzde, nisbeti ile seksen olan ve ikinci millî ligin yolunu tutan baş takımdan biri idi.
gerçi izmirspor, ilk yarıda beşiktaş’dan daha iyi top kullandı. orta sahada, rakiplerine nisbetle daha bâriz üstünlük kurdu. ama bu netice almağa kafi değildi. eğer ceza sahasına kadar götürdükleri akınları ergün hariç diğer oyuncular değerlendirebilecek kabiliyette olsalardı, esasen salaş binaya benzeyen ve yıkılmak için hafif bir rüzgâr isteyen siyah beyazlı defans çoktan çökecekti. nitekim 18. dakikada, bülent'in götürdüğü ve aktardığı topu zeki bir topuk pası ile ergün’e bırakacak ve ergün de necmi’nin mahmur bakışları arasında topu sert bir şutla fileye mıhlayacaktı. işte bu gol, izmirspor'un 1-0 galip duruma geçişi hattı zatında izmir takımının maglûbiyetini hazırlıyordu... şöyle ki; izmirsporlular daha 18. dakikadan itibaren garip bir düşünce ile golün üzerine yatmak düşüncesine saplanıverdiler.
ileriye pas vermekten ziyade kaleciye top atmak itiyadında olan izmirspor defansı 22. dakikada, bu hatâsını ağır ödedi. k. rahmi yakın mesafeden kaleciden ziyade bir basketbolcuya benzeyen tanzer'i mağlûp ediyordu. bunu, 39. dakikada, fizik kaidelerini adeta alt üst eden ikinci beşiktaş golü takip etti. ortayı coşkun yapmış, k. ahmet ıskalamış, k. rahmi dalarak şutunu patlatmıştı. sağbek özgür köşeye yatarak karşıdan gelen topa ayağını dayıyordu. top bu anda özgür’ün ayağının burnuna vuruyor ve üzerinden aşarak ağlara takılıyordu. özgür çırpındı, didindi eli ile kesemediği için kıbleyi tutunca namaz kılan hacı gibi yere kapandı kaldı...
evet her şey ilk devrede oldu. ikinci yarıda yazacak bir tek hareketin dahi bulunmadığını üzülerek kaydetmek isteriz...