* orhan şeref apak, dün sabah saat 9.30 da futbol federasyonu başkanlığı makamına oturduktan 10 dakika sonra telefon çaldı. ahizeyi kaldıran apak, önce «buyrun» dedikten sonra birden samimi tonla şöyle devam etti: «buyur suphiciğim... ha, evet, ne? kim yazmış?...... milliyet mi yazmış? doğru yazmış ama... öyle ya oy vermemişsin banae suphiciğim, canım sen dememiş miydin bana, namzet olursan oy veririm diye geçti, geçti artık, bundan sonrasına bakalım inşallah. ne mi yapıyorum burada...... sağ ol sağol»
* üç büyüklerin yeni federasyona karşı isteklerini tesbit etmek üzere üç başkan «uluğ, batur, yeten» gece buluşup konuşacaklardı. ama yeten'in arkadaşlarile sohbete dalması, toplantıyı unutmasına sebep oldu, bu arada bir de iğne yapıldı hakkı yeten'e. baba hakkı «ne iğnesi?» diye soranlara «valla dedi, bu kadar yıl futbol oynadım, meğer menisküs müşüm ben. yeni çıktı meydana, tedavi oluyorum.»
* ismet uluğ da ümitler kampında belinden hasta yatan ali ihsan'ı ziyaret etti. «kim yaptı bunu?» diye sordu. ali ihsan utana sıkıla «evde takım arkadaşım ziya ile şakalaşırken oldu» dedi. ismet uluğ kızdı: «bizim zamanımızda maçlar harb gibi idi. gene de sakatlanmazdık. siz ise şimdi evde bile sakatlanıyorsunuz.»