3-0 lık sonuç bekliyor muyduk? evet... ve hayır... evet, çünkü romanya, türkiye’yi bükreş’te devamlı olarak yenmekte güçlük çekmiyordu. birkaç defa oynamış ve kazanmıştık. fark da, üçten, dörtten aşağı düşmemişti. hayır, çünkü türk ekibinin bu maçtan önce ankara'da portekiz'e karşı iyi oynamasına rağmen 1-0 kaybettiğini biliyorduk. türk meslekdaşlarımdan, ajanslardan, gazetelerden öğrendiğime göre, bu sonuç âdil değildi.
formda rapid'in iskeletini teşkil ettiğini romen milli takımının elde ettiği 3-0'lık sonuç. portekiz'e karşı iyi oynamış bir ekibe karşı alındığı için şu anda sevinmemiz gerekir. cidden sevinç verici goller, beklenmeyen anlarda olmuş, romen takımı üç golünü de favl atışlarından kazanmıştır.
bu maç için çok şey söylenebilir. ancak ilk söylenecek söz, türk kalecisi yılmaz'ın formsuzluğudur. bu, yalnız benim değil, maçı seyreden herkesin görüşüdür.
şöyle bir özet yapabiliriz: ilk 45 saniye dolarken, 1-0 öne geçtik. bu golü yaratan favl, pircalab’ın düşürülmesiyle doğmuştu. ama pircalab, düşürülmeseydi o golü atablilecekti. ikinci gol penaltıdan oldu. üçüncü golde ise, türk kalecisinin hatâsı pek büyüktü.
türkler böyleca dünya kupasındaki grupta bütün şanslarını kaybettiler. açık konuşayım, türk müdafaası, forvetinden iyi idi. hücum hattınada açıkların getirdiği topları ortada değerlendirecek adam yoktu. fakat türklerin bundan önce gördüğümüz maçlarına nisbetle daha iyi olduğunu, daha farklı oynadığını da belirtmek isterim. ancak tekniklerini neticeye götürmediler ki, bu nokta üzerinde önemle durmaları icabeder.
bir de fizik yönden türkleri, romenler kadar sağlam görmedik.
bu maçta türklerden benim beğendiklerim, ilk devredeki oyunu ile metin, bir de defansta oynamasına rağmen forvetlerden daha biçimli şut atabilen ve süratli forvetimize karşı duran naci idi.
bundan sonra sorulacak sual, iyi oynayan, fakat gol kısırlığı çeken türk takımına karşı romanya'nın kasım revanşında ne yapacağıdır.