şimdi, pek sevimli sandro puppo içinden neler geçirir bilmem?
puppo ile birlikte böylesine «büyük» bir maça, böylesine «toy» bir takımı uygun görenler, neler düşünür, bilmem?
benim söyleyeceğim söz, teknik adamlardan farklı olacaktır herhalde. yoook, lizbon'a gelirken, onlar da futbolcular gibi 7, 8, 9 hattâ 10 gol yemenin korkusunu hissetmiş ve «kalemizi 5 ten sonra kapadık ya?» diyebilmişlerse, gazâları mübarek olsun, derim...
5-1, aslında böyle bir takımla bir dünya kupasına başlamak cesaretini gösterdiğimiz, düşünülürse «günlük olaylardan» sayılmalıdır. gol şansını 5 defa kullanan ve en az 5 gol şansını - çeşitli sebeplerle - kullanamayan portekiz karşısında bir cendereye sıkışmışçasına oynamanın, futbol oyunu ile ilgisi olmaması lâzımdır. oyun başladığında en vurucu adamım bir sağ haf gibi geriye çeken, hücum elemanlarım santra yuvarlarının 15 metre gerisinde toplayan ve ileride kalacak birine «haydi sen oyna aslanım» emrini veren bir oyun düzeninin, 4-2-4 ne lâf, taktikle ilgisi olmamalıdır» kapkapalı, simsiyah, futbolun aydınlık taraflarım zifiri siyaha boyayan bir müdafaa... ve mozambik'ti eusebio 'nun üç defa deldiği duvar...
gerçi, bu karanlık müdafaa, bu yıkık duvarın önünden, artık taktikten değil, canlarına tak dediği için geri fırlayan bir kaç cesur adamımız - yılmaz, fevzi, şeref -karşı tarafta bir esinti yaratabilmişlerdir.. bunlardan biri golle neticelenmiş, diğerleri iş yapmamıştır. ama, bunlar nihayet oyunun gerektirdiği hareketlerdir. ve çok çok, bu maçı seyreden bizlere «aaaa, biz de sahada varmışız!» sözünü dedirtmekten öteye gidememiştir.
ha, bir de torres vardı. var mıydı? o da türk takımı gibi kaybolmuştu. bir lizbonlu gazeteci «torres yok» diyordu «torres oynasa fark 9’u bulurdu».
saatime bakmış ve üzülmüştüm. bu sözleri işittiğim an, maçın ikinci devresi henüz başlamıştı. yaa, bir de torres oynasaydı?
milli takımımızda oynaması gerekenler, oynaması gerekmeyenler şeklinde bir tartışma konusuna şu anda girmek istemiyorum. bir kişi hariç: can bartu... onu aradı gözlerimiz. «portekiz maçının teknik özelliği» iddiasıyla, türk milli takımına çağırılmayan can’a.. bırakalım, sağiçte. soliçte yer alıp, almadığını, şu topa girmekten korkan aydın’ın yerine solaçıkta dursa, avrupai bir tarafımız olduğunu gösterirdi, hiç değilse. italyanlar iki tahta bacağa milyonlarca lireti fedâ edecek kadar enayi değillerdi ya... neyse...
portekiz'e lizbon'da 5-1 yenildik... bu kadar kötü kurulmuş bir takımın oyuncularını ipe götürmeyceek bir suç bu.. portekizlilere idman verdik. rakip olabilmişiz demek. ne şeref! böyle başa böyle traş!..