ilk basımı 1997 olan eduardo galeano'nun "gölgede ve güneşte futbol" kitabından;
hintli ve malayalı bazı müneccimler o yıl kıyamet kopacak diye kehanette bulunmuşlardı, ama dünya bütün hızıyla dönmeye devam ediyordu ve bu arada bir kuruluş, uluslararası af örgütü adıyla doğarken, cezayir, fransa'ya karşı sürdürdüğü yedi yıllık bir direnişin sonunda bağımsızlığa doğru ilk adımı atıyordu. yine aynı yıl israil'de nazi savaş suçlusu adolf eichmann idam ediliyordu; asturiaslı maden işçileri greve giderlerken, papa juan, kilise'yi yoksullara vererek yenilikler yapmak istiyordu. bilgisayarlar için ilk disketler üretilirken, bir yandan da ilk kez lazer ışınıyla ameliyatlar gerçekleştiriliyordu. ve bu arada marilyn monroe yaşama arzusunu yitiriyordu.
bir ülkenin uluslararası oy hakkının fiyatı ne olabilir? haiti, birleşmiş milletler'deki oy hakkını satışa çıkarmıştı, karşılığında on beş milyon dolar istiyordu; hepsi bir yol, bir hastane ya da bir baraj içindi. gerekli çoğunluk, amerikan devletleri teşkilatı'ndan, amerikan birliği'nin oyunbozanı küba'yı ihraç etmek üzere karar alıyordu. miami'den gelen güvenilir bilgiler fidel castro'nun devrilmesinin bir an meselesi olduğunu gösteriyordu. henry miller'in ilk defa sansürsüz yayınlanan romanı "yengeç dönencesinin yasaklanması için amerika birleşik devletleri mahkemelerine yetmiş beş ayrı dava dilekçesi veriliyordu. ikinci nobel odülü'nü almak durumunda olan linus pauling nükleer denemeleri protesto etmek için beyaz saray önünde pankart taşıyarak yürürken, aynı günlerde okuması yazması olmayan kübalı zenci benny kid paret, madison square garden ringinde aldığı yumruk darbeleri sonucu cansız olarak yere seriliyordu.
memfis'te elvis presley üç yüz milyon plak sattıktan sonra, bir köşeye çekilerek bir daha çalışmayacağını açıklamasına rağmen kısa bir süre sonra bu fikrinden vazgeçiyordu. londra'daki plak şirketi decca, beatles adı verilen uzun saçlı müzisyenlerin şarkılarını plağa almayı reddediyordu. carpentier "ışık yüzyılı" adlı yapıtını, gelman da "gotan"ı yayımlıyordu. arjantinli subaylar cumhurbaşkanı frondizi'yi iktidar dan uzaklaştırırken brezilyalı ressam cândido portinari son nefesini veriyordu. guimares rosa'nın "primeiras estorias" adlı yapıtı ve vinicius de moraes'in "para viver um grande amor" adlı şiiri okurlara tanıtılıyordu. joao gilberto, carnegie hall'de "samba de uma nota sö"yu söylerken, brezilya karmasının oyuncuları şili'yi devirerek, beş güney amerika, on avrupa ülkesinin katıldığı yedinci dünya futbol şampiyonasında kupayı alıyordu.
62 dünya kupası'nda şanssızlık di stefano'nun yakasını bırakmadı. otuz altı yaşına merdiven dayayan bu futbolcu yeni ülkesi ispanya'nın karmasında oynayarak futbol hayatının son imkânını kullanacaktı. ama açılış öncesinde sağ dizinden sakatlanmasına rağmen aldırış etmedi. futbol tarihinin en iyi oyuncularından "altın ok" lakaplı di stefano'ya hiçbir dünya şampiyonasında oynamak nasip olmadı. bütün dönemlerin en iyi futbolcusu pele bir kas kopması yüzünden kadro dışında kaldı ve o da di stefano gibi şampiyonaya katılamadı. futbolun bir başka devi yaşin'in de başı talihsizlikten kurtulamadı. dünyanın bu en iyi kalecisi, kolombiya ile oynadıkları maçta tam dört gol yedi. soyunma odasında, maçtan önce yuvarladığı birkaç yudum içkinin sanırım bu yenilgide büyük payı oldu.