istanbul'dan yola çıkarken, kafamız hep teknik, taktik, takımın teşkili, rakibimizin kudreti, galibiyet şansını elde etme gayretimizle doluydu. fakat kısa zaman sonra, beklenmeyen bir rakiple karşı karşıya kaldık. ve saatlerdir legia ile değil, havayla mücadele ediyoruz.
selâniğe gelişimiz bir mâceraydı. selânikte havaalanından çıkışımız, otel buluşumuz ayrı mâcera... nihayet gene selânik havaalanında, bükreş'e uçup uçamayacağımızı bekleyiş de bir başka mâcera... vaktinde gidebilecek miydik? futbolcuların hiç değilse bir gece rahat yatakta uyuyup dinlenip ertesi günü maça çıkmalarına imkân hâsıl olacak mıydı? tek çarenin «tehir» olduğunda birleşmiştik. ve bu maksatla uefa'ya başvurulmasına çalışıyorduk. bir yandan istanbulla, kulüple konuşuyor, öte yandan uefa'ya telgraf gönderiyorduk. gözlerimiz de hep havadaydı.
bütün bu anormal ve yıpratıcı şartlara rağmen, çocuklar gene de maçı unutmamışlardı. şu anda da hiç unutmuşa benzemiyorlar. soğuktan başka şikâyetleri yok gibi... «bunca güçlük, bizi kamçılayacak» diyorlar.
selânik'teki sıkıcı ve yorucu saatlerde, bir ziyaretçi bizi cidden dinlendirdi. samimi bir dost olarak otelimize gelen, fenerbahçe'nin eski antrenörlerinden mihailoviç, bu hareketiyle kalbimizi kazandı. yugoslav hoca. türkiye'yi soruyor, tanıdığı dostlardan haber istiyordu. yunanistan'da antrenörlük yapan mihailoviç, bu arada yunan futbolünün hızla geliştiğini söyledi ve sözü türkiye’den gelip de yunanistan'da oynayan futbolculara getirdi. mihailoviç, lefter’in, yunan futbolünün süratine uyacak fizik kondisyonda bulunmadığını ifade etti ve «sanırım ki lefter'in yunanistan'daki futbolculuğu uzun sürmez» dedi. yordan'ın «vasat» oynadığını belirten yugoslav hoca, «türkiye'den gelenlerin en başarılısı, solyanidis» diyerek hükmünü tamamladı.
işte saatler geçti, şimdi telefonla bu satırları gazeteme yazdırdığım anda, bir haber her yanı sardı: «uçuyoruz...»
bir an önce gidelim şu bükreş'e de, legia ile kozlarımızı paylaşalım. bütün zorluklara, bütün yorgunluklara rağmen, azimliyiz. çocukların yüzündeki ifade, hep bu azmi gösteriyor. eğer yeni bir hava muhalefeti ile karşılaşmazsak, bu defa bükreş'e hakikaten uçarak ve artık havayı unutup yeniden legia ile mücadele edeceğiz.