bülent golleri -hele ikincisini- hatâlı yemiş olabilir... galatasaray defansı çoğunluğu yaşlılardan kurulu olduğu için maç sonuna doğru yorulmuş olabilir... ismet penaltıyı atmamakla takımım 3 farklı bir skordan mahrum etmiş olabilir... ama her şeye rağmen bir kupa finalinde 2-0 ileri geçmişken maçı alamamak «olmaması gerekeni» işlerdendir.
galatasaray penaltıyı atamamıştı, üstelik penaltıdan bir de gol yemişti. fakat beşiktaş defansının da sarı - kırmızının çabuk kaçan iki açık elemanım durduramadıktan bir gerçekti. futbolcuların yaptığı birçok ferdi hatâlara rağmen takımı dışarıdan idare edenler bu maçı vermeyebilirlerdi.
beşiktaş'a gelince: ilk yarım saat içinde rakibin şuurlu ve kaliteli futboluna baş eğdikten ve uzun süre iki farkı kabul etmiş gibi göründükten sonra saldıracak zamanı iyi buldular. karşılıklı penaltılar siyah - beyazlıların lehine sadece bir gol kazandırmamış, futbolcuya ve seyirciye de moral kazandırmıştı. galatasaray’ın geri çekilip oyunu yavaşlatmak için başvurduğu taktiğe uymadılar.
ve maçı bu sebeple kurtardılar.
maç, bir sezon başı finali için fazla hızlı ve canlı idi. galatasaray'ın baskıya girince, bunalan defansı hariç, her iki takımda da fizik kondisyon sezon için ümit verici idi. ama her iki takım da millî lige bu defans kuruluşları ile girerse çok sıkıntılı günler geçirecekler demektir.