maçtan sonra arkadaşlarla ilhanın kırmızı kart görmesi ile ilgili konuştuk. gençlerbirliği'ni uzun zamandır takip eden biri olarak, takımın çok önemli maçlarda bile "çirkeflik" yapmadığını. zaman geçirmek için pislik yapmadığını. sürekli yere yatmadığını, sürekli hakeme koşmadığını vs vs... bu özelliğinde aslında hakemler tarafından iyi değerlendirilmesi gerektiğini savunduk. sonuçta bir maçta eğer bir takım sürekli rakibini oynatmamak için zaman geçirmeye yönelik müdahaleler yapıyorsa hakemin oyunu oynatabilmek için elinden geleni yapması gerektiğini düşündük...
maçtan sonra ilhan'ın açıklamaları da bu yönde olmuş;
gençlerbirliği'nde karşılaşma sonrasında 2. sarı karttan kırmızı kart gören ilhan eker, "biz, karşılaşma boyunca sürekli futbol oynamaya çalıştık.rakibimizse sürekli oyunu bozmaya çalıştı.karşılaşmanın son bölümlerinde bir pozisyonda hakem bizim avantajımızı aldı, onlara verdi.bunun sebebini sorunca sarı kart gördüm.daha sonra hakeme "futbol oynamaya çalışanı mı,yoksa oynatmak istemeyeni mi kollayacaksınız ?" diye sordum. fırat aydınus,bana, "ilhan fazla konuşma,kırmızı kartı göstereceğim" şeklinde cevap verdi. karşılaşma sonrasında sadece kendisiyle konuşmak istedim.küfür falan da etmedim. bana 2. sarı kartı gösterdi.nedir yani?gençlerbirliği'nin bir futbolcusu olan ilhan eker, karşılaşmanın hakemiyle hiç mi bir şey konuşamayacak?" ifadelerini kullandı.