özgürlük günü! iki takım da “açık kartlarla yarışmaktaydı” saracoğlu’nda... yani hikmet karaman’ın ekibi, fenerbahçe önünde ezile büzüle defansif bir kapanış yöntemine itibar etmiyor, aksine sahanın her bölgesine yaydığı fizik gücü yüksek ekip anlayışıyla götürüyordu oyunu... karaman’ın bu anlayışı, farklı yenilgisine rağmen gaziantep’e 7-8 tane de gol pozisyonu yarattığını seyrettiysek eğer, alkışlamalıyız bence...
fenerbahçe ise antep’in kazanma taktiğine dönük bu oyun anlayışının getirdiği rahatlık ile de sahada geniş bölgelerde oynama avantajı yakalıyor özellikle de orta alanda mehmet topal’a verilen çok da işe yarayan “özgürce ve öne oynama görevi” sarı-lacivertli takıma büyük rahatlıklar getiriyor, krasic, kuyt, mehmet topuz ve tüm takımın hırslı ve deparlı bir oyun rahatlığıyla yarışmaları fenerbahçe’nin orta alandaki bilinen dertlerine ilaç gibi geliyordu sanki... ayrıca defanstaki uyumlu havanın maç boyunca devamı ve kalede mert’in birçok nazik pozisyonda çıkış açılarını ustalıkla kapatması da dünkü hareketli oyunda gözlere batan fenerbahçe artılarıydı.
yalnız son günlerin hassas konusuna değinmeden geçmek yanlış olur sanırım. fenerbahçe’nin dünkü kora-kor ve yüksek tempolu oyunu yanında gücün, yani kondisyon zenginliğinin futbol oyununun temel şartı olduğu tartışılamaz. ancak dün de izlendiği gibi sarı-lacivertli ekibin gaziantep ceza sahası içi veya yakınlarında ikili-üçlü verkaçlarının yahut rakibi çaresiz bırakacak pas inceliklerinin gayet kısır kaldığını izledik. orta alanda değişik kanatlara ani ve rakip defansın şok halinde kalacağı pas trafiğine bu takımın her maçta muhtaç olduğunu aykut kocaman kardeşimiz asla unutmamalıdır.
fenerbahçe’de sezon başlayıp peş peşe kritik maçlar oynanırken alex’i öylesine “bozuk para gibi harcamak” aykut hocanın futbol namusuna ve kariyerine hiç yakışmıyor doğrusu... sarı-lacivertli formanın mazisinde mehmet ali has-selahattin torkal-fikret kırcan-burhan sargın-can bartu-lefter küçükandonyadis-oğuz çetin ve aykut kocaman daha daha da niceleri “geldiler ve gittiler”. tabii, alex de son zamanlarını yaşıyor bu formada... ama sezon başında kadronu kurup alex kaptanınla yola çıkıyorsan ve sonrası böylesine tatsız durum yaratılıyorsa eğer işte bu vaziyet sezon boyunca fenerbahçe adına endişe vericidir. ayrıca büyük takımların hepsinde “kol kırılır-yen içinde kalır” hakikatini senden iyi kim bilebilir ki aykut hocam?