arap farkı maçın daha ilk dakikasında misse ile gol posizyonu buluyorsun ve bu arap boş kaleye topu gönderemiyor. ama hemen arkasından beşiktaş'ın arap'ı, dört kişinin arasından sıyrılıp, ayağının dışıyla öyle bir plase yapıyor ki filelere giden bu topa metin'in bile yapacağı bir şey olamazdı.
oysa trabzonspor maça çok iyi başlamıştı. pres yaptılar, sahada basmadık yer bırakmadılar. orta sahada oynayan abdullah, o yerin adamı olduğunu açıkça gösterdi. ne var ki, ünal ve tolunay öyle rezildiler ki, bir olumlu paslarını göremedim. hele hele, kaleci metin'in hatalı çıkışından, mehmet'in o boyuna rağmen, kafa golü gelince trabzonspor iyice şaşırdı. ilk yarının sonuna kadar da bu bozuk düzen devam etti.
ikinci yarı mı? bu yarıda bu kez sahneye maçın hakemi oğuz sarvan çıktı. trabzonspor'un buz gibi bir golünü iptal ettiği gibi öyle saçma kartlar çıkardı ki, aklınız durur. sadece çıkartmakla kalmadı. istediğine gösterdi, istemediğine es geçti. örnek mi istersiniz? abdullah gole gidiyor. arkadan yankov tarafından düşürülüyor. sarvan'da çıt yok. ama aynı sarvan, kazım ve ogün'e öyle iki sarı kart gösteriyor ki... tam bir komedi. yani maçın ikinci yarısında oğuz sarvan sahayı bir kavga arenasına dönüştürebilirdi. iyiki futbolcular iyi niyetliydi de oğuz sarvan'a ayak uydurmadı. hele ogün ile orhan'a gösterilen kırmızı kartı ancak trabzon'un çökmesini isteyen biri yapabilirdi.
kısacası trabzon bana göre hiç de sürpriz olmayan bir yenilgi aldı. ben abdullah'ı kutluyorum. trabzonspor takımını yabancısız bırakan kafaları da kınıyorum.