günün konusu maçların şike yapılmasıdır. nitekim bu konuyu eleştirenler türkiye'de üç şekilde şike maç yapıldığını tesbit etmişlerdir.
1) iki kulüp idarecilerinin anlaşması: kulüpler arasında anlaşma yapılır ve bunun sonucu olarak sahaya yedeklere yer verilen bir kadro ile çıkılır. bunun şike olduğunu ispat etmek güçtür. yalnız yıllarca önce galatasaray - beykoz karşısına yine kritik bir vaziyet varken genç takım çıkartmış ve yenilmişti. ankaragücü de son izmir seyahatinde milli takımdaki iki oyuncusundan birine izin verildiği halde kadrosuna alıp izmir'e götürmedi. aynı şekilde fenerbahçe lisanssız bir oyuncu oynatarak yıllarca evvel beşiktaş'ı şampiyon etmiştir. bu jestler yapılmaktadır. yoksa idareciler bu maçı satın gibi bir tezle oyuncuların karşısına çıkamazlar.
2) bir kulübün karşı kulüp oyuncusunu satın alması: bu şike için en rahat yoldur. tercihan karşı tarafın kalecisini, ortahafını elde etmek, gol atmak için en cazip usuldür. gol yememek için de santrfora para teklif edilir. bir de takım kaptanına para teklif edilip onun oyuncular üstündeki ağabeyliği istismar edilir. nitekim son kasımpaşa maçında bu yol seçilmiştir.
ekseriya satın alınacak futbolcular, çok kulüp değiştirenlerdir. bunlar renk aşkını zamanla kaybederler. yoksa kulübün eski ve yıllanmış bir oyuncusunu elde etmek daha zordur. kasımpaşalı ahmet bu konuda istisnadır. o kaptan olduğu için ve kulübüne kızdığından bu yola sapmıştır.
3) hakem kanalıyla şike yapmak: bu da mümkündür. bugüne kadar para alan hakem türkiye'de tesbit edilmemiştir ama dünyada bu kabil şike maçlar yapılmaktadır. hakemler takdir haklarıyla sonuca tesir etmektedir.