hasan tahsin kupası için: f. bahçe - g. saray izmir'de karşılaşıyor
bülent ulukan izmir'den bildiriyor
fenerbahçe ile galatasaray futbol takımları, türk futbol tarihinde ilk kez bugün izmir atatürk stadı'nda karşı karşıya geleceklerdir.
gençlik ve spor bakanlığının şehit gazeteci hasan tahsin adına ortaya koyduğu kupa maçı için karşılaşacak olan ezeli rakiplerin maçı bütün ege'de büyük ilgi görmüştür. çevre illerden gelecek taraftarlarla atatürk stadında seyirci ve hasılat rekoru kırılması beklenmektedir.
her iki takımın da en kuvvetli kadroları ile çıkacakları maçtan önce izmir'in iki ezeli rakibi altay ile göztepe oynayacaklardır.
atataürk stadı'nda saat 14.00'de oynanacak maçta fenerbahçe ve galatasaray'ın muhtemel tertipleri şöyle olacaktır:
galatasarat: nihat (**) [yasin (?)] - ekrem (**), muzaffer (**), tarık (**), aydın (**) - bülent (***), olcay (?) [mehmet (**)], ahmet (**) - metin (***), gökmen (***), k. ahmet (**)
yedekler: orhan, savaş, tuncay
antrenör: brian birch (***)
notlar: hava kapalı. ısı 18 derece. saha çim ve futbole müsait, atatürk stadında 50 bini aşkın seyirci maçı izledi. fenerbahçe 11 faul, 1 korner, galatasaray ise, 9 faul, 8 korner atışı kullandılar. hakem sarvan, 65. dakikada nedim'e bağıran fuat'e ve biraz sonra da gökmen'e sarı kart gösterdi.
* gazetede didi için teknik direktör, brian birch için antrenör yazılmış. belki bilmediğim bir anlamı vardır diye, bire bir aldım.
sarı-lâcivertliler, sarı-kırmızılılara oranla daha başarılı oynadı ve seyircinin gözünü okşayan bir futbol ortaya koydu. maçın gollerini fuat (penaltıdan), gökmen ve muharrem attılar...
fenerbahçe, izmir'lilere futbol ziyfeti çekerken, ezeli rakibi galatasaray'ı da 2-1 yendi ve hasan tahsin kupasını kazandı..
sarı-lacivertli futbolcular, galatasaraya oranla daha iyi bir futbol sergilediler.. sık sık orta sahada top çevirdiler.. bunun yanı sıra, verkaçlar, şutlar, çalımlar seyircinin gözünü okşayan hareketlerdi..
galatasaray dün nedense tutuktu.. bunun yanı sıra ikinci yarıda yenilgiden olacak sinirlenmeleri kendi aleyhlerine oklu...
kısacası, oynayan sahadan galip ayrıldı..
* * *
futbolcular daha sahada ısınmadan gol gördük. maçın 2. dakikası oynanıyordu, canan, ceza sahasına indi bir anda.. yıktılar.. hakem penaltı ile cezalandırdı bu hareketi.. fuat yaptı vuruşu ve fileleri dalgalandırdı... ancak, bu galibiyet 8 dakika sürdü.. gökmen yakaladığı topa öyle vurdu ki, top datçu'nun ellerini de geriye doğru bükerek fenerbahçe ağlarına gitti... bu gol, galatasaray'ı beş dakika kadar hareketlendirdi.. sonra, 15. dakikada cemil'den bir gol seyrettik... hakem ofsayt gerekçesi ile bunu saymadı... 20. dakikada fenerbahçe galip duruma yükseldi.. timuçin'in ortasına muharrem öyle nefis bir vole vurdu ki. nihat topu ancak ağlarda görebildi... devre sonuna kadar bir fenerbahçe, bir galatasaray akınları seyircilere heyecanlı dakikalar yaşattı...
ikinci yarıda galatasaraylı futbolcuların biraz sinirli oldukları göze çarpıyordu.. bunda da mağlûp durumda olmanın etkisi vardı elbette... bu nedenle topa hakim olan tarafın fenerbahçe olduğu görülüyordu.. sarı-lâcivertli futbolcular rakiplerinin bu durumlarından faydalanmasını da iyi midiler.. devamlı top çevirdiler ortada... 88. dakikada, fuat, cemil'e bağırdığı için hakem kendisine bir ihtar verdi... 70. dakikada muharrem, cemil birlikte kaçtılar... top son anda cemil'de kaldı.. nihat ayaklarına uçtu. top kurtuldu, nedim hakim oldu duruma.. fakat. nihat sakatlandığı için hakem düdüğünü çaldı.. nitekim. nihalt da hemen yerini???
not: gazetede son bir ya da 2 satır olmadığından haber burada kesilmekte...
bu defa kısa pas, uzun pası yendi... galatasaray defansı lig maçlarındaki ciddiyeti ve sertliği gösteremedi.. fenerbahçe oyunu orta sahada rahatlıkla kurdu.. bunun nedeni, galatasaray orta saha adamlarının eksik kalmaları ve iyi press yapamamaları idi... özellikle fuat üstün formu ve kendine olan inancı ile hem oyunun hem de fenerbahçe'nin sürat temposunu elinde tuttu... istediği zaman oyunu süratlendirdi, dilediği zaman yavaşlattı... denilebilir ki; galatasaray bir oyuncusunu fuat için fedâetseydi, belki de maçı kaybetmezdi... ancak, galatasaraylılar için mutluluk verecek yön olumlu futboldan asla uzaklaşmamaları oldu. her iki tarafın da mevsimin en seyre değer maçlarından birini oynamalarının bir başka nederi de topu kapan takım oyunculumun iyi ve isabetli paslarla uzun sure topu aralarında dolaştırabilmeleri idi . hangi taraf topu elde ederse çok iyi ve bilinçli kombinezonlarla rakip kaleye tehlikeli oluyordu. genellikle oyunu hep galip götüren fenerbahçe olduğu için de moralman daha rahat olan, daha sakin taraf fenerbahçelilerdi.. her iki takımda da bazı oyuncular çok yararlı, çok isabetli hareketler yapar,larken bir kısmı da inatla yanhş işler yaptılar. fenerbahçe takımında geri dörtlüde timuçin, yılmaz, cevher daha akıllı oynarlarken, levent, metin'le hatalı oynadı. arada sırada da yıl.maz ve cevher, gökmeni markaj sahalarından kaçırdılar... nitekim gökmen golü atarken her ikisi de ondan çok uzakta idiler. orta sahada canan, ersoy çalışkan, başarılı, fuat kusursuzdu. eğer oyunda arkadaşı ı cemil'e bağırdı ise, büyük ve tek hatası bu oldu.. ileri üçlüde nedim iyi mücadele etti. ama çok kez topu ezdi... muharrem, çabuk, süratli, yıpratıcı idi. cemil ise, her geçen gün fizik kondisyon yönünden daha iyiye doğru gidiyor... galatasarayda ise, geri dörtlünün ortası kenarlarından daha başarılı idi. orta sahada bülent çalışkan, inatçı iken, ahmet eskisi kadar sahnede gözükmedi.. hele olcay'ın çıkması ile bu saha ikisine kalınca fenerbahçe, daha rahatlayan bir takım oldu.. metin çalışkan fakat ikili mücadelelerde pek arzulu değilken. gökmen bu hattın en başarılı oyuncusu idi. hemen hemen yükseldiği bütün hava toplarını aldı., iki mehmet'lerden büyüğü timuçin'i hep aynı yönden geçmek istemekteki inatçılığı ile başarılı olamadı.. küçüğü ise, koşu yolları bulduğu zaman faydalı, bulamadığı zamanlar ise, o kadar yararlı değildi.
didi soyunma odasına kupa ile girince alkışla karşılandı
bülent ulukan izmir'den bildiriyor
çetin geçen maçtan sonra konuşan antrenör didi: «fenerbahçe'ye ilk kupayı kazandırdığım için memnunum» dedi.
şehit gazeteci hasan tahsin kupasını ezeli rakibi galatasaray'ı yenerek kazanan fenerbahçe soyunma odasında tam bir bayram harası esiyordu. bütün oyuncular aldıkları galibiyet ve kazandıkları kupa için birbirlerini tebrik ediyorlardı. antrenör didi elinde kazandıkları kupa ile içeriye girince bütün futbolcular etrafını çevirdi ve kendisini tek tek tebrik ettiler. bu. didi'nin fenerbahçe'ye kazandırdığı ilk kupa olduğundan, yöneticiler ve başta faruk ılgaz çok memnundular.
didi maçtan sonra yaptığı konuşmada: «fenerbahçe ve galatasaray maçları daha çok sert ve çekişmeli geçiyor. ba maç çok daha güzel ve centilmence oldu. kıymetli rakibimiz karşısında elde ettiğimiz galibiyet bize şevk verdi» dedi.
galatasaray soyunma odasında ise, aksine sinirli bir hava esiyordu. antrenör brlin birch futbolcuları etrafına toplamış, onlarla maç hakkında konuşuyordu. birch: «maçın hakemi sarvan aleyhimize verdiği penaltıda haksızdı. galatasaray özel bir maç havası ile oyuna başlamıştı. sonradan oyunun hırsı ve atmosferi zaman zaman sert ve hızlı oldu. sonuç ne olarsa olsun bizim için önemli olan centilmenlikti. sahada bulunan oyuncular bana gösterdikleri için memnunum» şeklinde konuştu.
* türk futbolunun iki büyüğü, kurtuluş savaşımızın ilk şehidi aziz hasan tahsin'in adına konulan kupa nedeni ile bir defa daha karşı karşıya geldiler... bizce sonuç ne olursa olsun, böylesine ulvi bir anlam için sahada ter döken tüm futbolcuları ve de ligdeki kritik durumlarına rağmen, tereddütsüz bu organizasyona evet diyen yöneticileri kutlarız. pek tabii, bu kutlamayı yaparken, fenerbahçe - galatasaray maçından önce oynayan altay ve göztepe'yi de unutmamak gerek.
* dün izmir gerçekten çok önemli ve anlamlı bir gün yaşadı. stadın adı atatürk, ortaya konan kupa da hasan tahsin için olunca, bu günün önem ve anlamını uzun uzadıya izaha gerek yok sanırız... ama, geç de olsa, bu ve benzeri gibi örnek organizasyonlarla adı şehidimiz hasan tahsin'in gönüllerdeki abidesi, gmzler önünde de somutlaşırsa türk kadirşinaslığının bir örneği daha gerçekleşmiş olacaktır.
* başta sayın bakan karaküçük olmak üzere, tüm spor teşkilâtı ilgilileri ve de futbol federasyonu üyelerinin çoğunluğu dünkü maçları izlediler... bizce bu önemli organizasyona ön ayak olan izmir bölgesindeki gazeteci arkadaşlarımıza da övgü payı fazlası ile düşmektedir.
* ne zaman bir fenerbahçe - galatasaray, ya da bu ayarda büyük bir maç düşünürsek, insanın aklına hemen staddaki sıkışıklık ve başıboşluk gelir. oysa dün izmir'in modern atatürk stadında tüm futbolseverlerle beraber biz de rahat bir maç izleme fırsatını bulduk . o derece ki, altay - göztepe maçının devre arasında bile federasyon başkanı hasan polat, modern toplantı salonunda bir de basın toplantısı yapma rahatlığına kavuştu.
* maçın başında fenerbahçe daha ağır basacağa benziyordu. çünkü, galatasaraylı dostlarımız alınmasın ama, stada gelen fenerbahçelilerin sayısı daha kalabalıktı. nitekim, takımlara yapılan tezahüratta bu açıkça görüldü. hele, antrenör didi'ye karşı izmir'li futbolseverlerin içten gelen sevgi gösterisi ayrı bir ince jestti.
* maç beklenilenden de çok sportmenlik havası içinde geçti. yalnız 90 dakika içinde hakem sarvan, b. mehmet ile fuat'a birer ihtar verdi. hani diyeceksiniz, o da olmasaydı.... iyi güzel ama, o zaman nazar değer allah korusun, yine nazarlıklar ufak da olsa kendilerini gösterdi
ajansspor.com'un top 10 - türkiye'de seyirci rekorları! listesinde bu maç 7. sırada yer alıyor.
liste şöyle;
10 - altay-fenerbahçe (izmir atatürk -1. lig-): 29.01.1989: 62.200 kişi
9 - g.saray-diyarbakırspor (atatürk olimpiyat -süper lig-): 09.08.2003: 62.620 kişi
8 - g.saray-cska soyfa (atatürk olimpiyat -şampiyonlar ligi ön eleme-): 30.08.2003: 66.300 kişi
7 - g.saray-f.bahçe (izmir atatürk -hasan tahsin kupası-): 21.01.1973: 66.701 kişi
6 - karşıyaka-göztepe (izmir atatürk -2. lig-): 16.05.1981: 67.696 kişi
5 - milan-liverpool (atatürk olimpiyat -şampiyonlar ligi finali-): 25.05.2005: 70.024 kişi
4 - g.saray-f.bahçe (atatürk olimpiyat -süper lig): 21.09.2003: 70.125 kişi
3 - g.saray-bordeaux (atatürk olimpiyat -şampiyonlar ligi-): 12.09.2006: 70.858 kişi
2 - beşiktaş-g.saray (atatürk olimpiyat -süper lig-): 22.09.2013: 76.127 kişi
1 - g.saray-olimpiakos (atatürk olimpiyat -özel maç-): 31.07.2002: 79.414 kişi
dip not: orjinal metinde 10. sıradaki altay-fb maçı 30 ocak, 8. sıradaki gs-cska maçı 30 ağustos ve 4. sıradaki fb-gs maçı 27 eylül tarihi olarak yazılmış. doğru tarihleri girdim.
dip not2: orjinal metinde yer almayan maçın hangi lig ya da kupaya ait olduğunu da ekledim.
) 
