kötü şansı kırmak için mehmet ali çetinkaya 14/11/2012 gencler.org + klasspor.com
süper lig'in 12. haftasında sivasspor'u ağırlayacak gençlerbirliği, ankara'da rakibine karşı en son 3 sezon önce aldığı ilk ve tek galibiyetine yeni bir halka eklemek için sahaya çıkacak.
sezonun ilk 11 haftası çoğu takım için dengeli geçti. puan cetvelinde 4. ile 11. sırada yer alan takımların arasında sadece 3 puan var. bu haftaların ardından topladığı 17 puan ve kötü averajla 5. sırada yer alan alkaralar'ın karnesi şöyle: 4g, 5b, 2m, 20 ga, 14 gy. topladığı 15 puanla 10. sırada yer alan sivasspor'un karnesi ise: 4g, 3b, 4m, 12ga, 14 gy.
ankara'da
lig tarihi boyunca iki takım ankara'da 7 kez karşılaştılar. bu maçlarda gençlerbirliği sadece 1 kez galip gelirken, rakibi 4 kez sahadan galibiyetle ayrıldı. 2 maç ise beraberlikle sonuçlandı.
tsyd kupası
kırmızı-siyahlı'lar sezon başında oynanan ankara tsyd kupası'nda rakiplerine tam 7 gol atmışlar ve 7-1'lik skorla kupaya uzanmışlardı.
bugün teknik birimlerimiz ve oktay delibalta’nın katıldığı bir görüşme yapılmıştır. görüşmelerde, tarafların katılımıyla alınan karar gereği, hem futbolcumuz hem kulübümüz menfaatleri açısından oktay delibalta’nın a2 takımıyla çalışması uygun görülmüştür.
sivasspor ile gençlerbirliği ligde 17 kasım cumartesi günü 15. kez karşı karşıya gelecek.
ankara 19 mayıs stadı'nda oynanacak karşılaşma saat 19.00'da başlayacak. zorlu mücadeleyi hüseyin göçek yönetecek. göçek'in yardımcılıklarını orkun aktaş ile süleyman özay'ın yapacağı mücadelede, onur karabaş dördüncü hakem olarak görev yapacak.
yiğidolar, başkent ekibine karşı ligdeki 6 maçlık galibiyet hasretini noktalamak istiyor.
rakibini en son 2008-2009 sezonunun ikinci yarısında 33. haftada sivas'ta 3-2 mağlup eden sivasspor, son 6 maçta rakibine karşı galibiyet sevinci yaşayamadı.
iki ekip arasındaki son 6 maçın 2'sini gençlerbirliği kazandı, 4 maç ise berabere sonuçlandı. iki ekip arasında ligde oynanan 14 maçta ise sivasspor 7, gençlerbirliği 3 kez galibiyet sevinci yaşarken, 4 maç da berabere bitti. bu maçlarda rakibinin filelerini 20 kez havalandıran sivasspor, kalesinde ise 16 gole engel olamadı.
ankara'da oynanan 7 maçta sivasspor 4, gençlerbirliği 1 galibiyet elde ederken, 2 maç beraberlikle sona erdi.
süper lig'in 12. haftasında sivasspor'u ağırlayan ekibimiz özellikle ilk yarıda çok kötü bir yönetim gösteren hakem üçlüsüne ve devreyi 1-0 geride kapatmasına rağmen ikinci yarıda bulduğu penaltı golü ile sahadan beraberlikle ayrıldı ve haftayı 1 puanla kapattı.
:: maçtan dakikalar ::
karşılaşmanın 8. dakikasında petrovic'in sivasspor kalesini karşıdan gören pozisyonda ceza alanının dışından yaptığı plase vuruşta, meşin yuvarlak kale direğinin yanından auta gitti.
12. dakikada lekic'in zor pozisyonda verdiği pasta ceza alanına giren zec'ten önce ofsayt pozisyonundaki tosic, meşin yuvarlağa vurunca gençlerbirliği önemli bir gol fırsatını değerlendiremedi.
13. dakikada hurşut'un ara pasıyla ceza alanında kaleciyle karşı karşıya kalan azofeifa, gecikince araya sivasspor defans oyuncuları girerek meşin yuvarlağı tehlikeli bölgeden uzaklaştırdı.
19. dakikada gençlerbirliği'nin geliştirdiği hızlı hücumda topla sivasspor ceza alanına giren hurşut, düşürülmesinin ardından penaltı beklerken hakem hüseyin göçek, oyunu devam ettirdi. başkent temsilcisini defansta az adamla yakalayan misafir ekip, meşin yuvarlağı ceza sahası önündeki suarez ile buluşturdu. bu futbolcu plase vuruşla sivasspor'u öne geçiren golü kaydetti: 0-1.
32. dakikada mehmet nas'ın ceza alanı dışından sert şutunda kaleci ramazan topu yumruklayarak uzaklaştırdı.
45. dakikada hurşut'un pasıyla kale önünde topla buluşan azofeifa'nın vuruşunda, meşin yuvarlak kaleci borjan'da kaldı.
52. dakikada enaramo'nun gençlerbirliği ceza alanında zor pozisyonda yaptığı vuruşta kaleci ramazan topu yatarak kontrol etti.
54. dakikada zec'in sivasspor ceza alanının solundan sert ortasında lekic'ten önce kaleci borjan yatarak topa sahip oldu.
57. dakikada gençlerbirliği defans oyuncularının ofsayt kararı beklediği pozisyonda topla buluşan enaromo'nun vuruşunda, meşin yuvarlağı kaleci ramazan kontrol etti.
70. dakikada ev sahibi ekibin beraberlik golü geldi. bu dakikada jimmy'nin ceza alanında düşürüldüğü pozisyonda hakem hüseyin göçek, penaltı atışına karar verdi. penaltıyı kullanan hurşut, kaleci borjan'ın solundan topu filelere gönderdi: 1-1.
75. dakikada jimmy'nin sivasspor ceza alanının sağından sert şutunda, meşin yuvarlak kale direğinin yanından az farkla auta gitti.
86. dakikada zec'in sivasspor defansından dönen topa bekletmeden sert şutunda, kaleci borjan topu yatarak çeldi.
90+3'üncü dakikada azofefa'nın ortasında ceza alanında iyi yükselen özgür'ün kafa vuruşunda, topu son anda kaleci borjan kale direğinin üstünden kornere gönderdi. hakem göçek, korner atışından önce maçı bitiren düdüğü çaldı ve karşılaşma 1-1 sona erdi.
gençlerbirliği teknik direktörü fuat çapa, sivasspor maçının hakemi hüseyin göçek'i eleştirerek, ''iyi niyetimiz suistimal edilmesin'' dedi..
çapa, 1-1 sona eren karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında maça 2 boyutta bakmak gerektiğini belirterek, ''ilk boyut olan sivasspor'un attığı gole kadar oyunun kontrolü bizdeydi. daha sonra hurşut'un düşürüldüğü pozisyonda penaltının verilmemesi ve sonrasında ofsayttan yediğimiz gol bizi etkiledi. oyuncularım o pozisyona takılı kaldı'' diye konuştu.
karşılaşmanın ikinci yarısında ise yeniden oyuna döndüklerini kaydeden çapa, şöyle konuştu: ''jimmy'nin pozisyonu penaltıysa hurşut'unki yüzde 100 penaltı. biz her şeye rağmen centilmenliğimizi sürdürmek istiyoruz. geçen sene ödül aldık. hem oyun içinde hem de dışarda hakemlere yardımcı oluyoruz. bu iyi niyetimiz suistimal edilmesin. herkes kendi sorumluluğunu alsın ve ona göre maç yönetsin. bundan 2 hafta önce de menajerimiz saha dışına gönderildi. başka maçlarda neler olduğunu görüyoruz. küfürler hakaretler... bunları konuşuyor olmak beni gerçekten çok üzüyor. umarım bundan sonra böyle şeyler olmaz.''
maçın ikinci yarısında iyi oynadıklarını, golü erken bulmaları durumunda karşılaşmayı da kazanabileceklerini söyleyen fuat çapa, ''sakatlıklar nedeniyle ilk yarıda yaptığımız zorunlu 2 değişiklik de seçeneklerimizi azalttı'' diyerek konuşmasını tamamladı.
"galibiyet için geldik ama..." 17/11/2012 ajansspor.com
gençlerbirliği beraberliğinin ardından konuşan sivasspor teknik direktörü rıza çalımbay ''ankara'ya gelirken maçın zor geçeceğini biliyorduk'' dedi.
karşılaşmanın ilk yarısında istediklerini yaptıklarını ve rakibi geride karşılayıp kontra ataklarla çıktıklarını anlatan çalımbay, ''forvetlerimiz biraz daha hareketli olsa ve topu tutabilseydi maçtan galip ayrılabilirdik'' değerlendirmesini yaptı.
çalımbay, gençlerbirliği'nin iyi takım olduğunu ve sezonun başından itibaren iyi bir grafik çizdiğini dile getirerek, ''buraya galibiyet için geldik ama deplasmanda alındığı için bir puan da puandır'' ifadesini kullandı.
empire atletics'in 7 numaralı darth vader formasını ( http://formalarim.blogspo...er-7-empire-atletics.html) bugüne kadar tribünde sadece bir kere giymiştim. maç öncesi formalarıma bakarken onu giymek istedim. üstüme geçirdim ve emre, erdem (aka zeynel soyuer), arzu ve kutay ile stada gittik. içeride pınar ile buluştuk. akşit, necdet ve ozan abilerle laklak ederken ömer abim ve oğlu alperen (aka kahe) geldiler.
maçın zor geçeceğini biliyordum. ama bir hafta önce deplasmanda antep'i yenmiş olmanın morali ile "iyi oynarsak alırız" diye de aklımdan geçiriyordum. istanbul'dan maç için gelen akşit abi de, "yenelim de dönüş yolu kolay olsun" diyordu.
maçın başından itibaren baskılı ama sakin oynayan bizdik. gol için yavaş yavaş volume arttırıyorduk. sivasspor ise ileride sadece bir adam bırakıp kontra arıyordu. petrovic ve azo'nun direğin dibinden giden şutları iştahımızı iyice kabarttı. maçın 19. dakikasında (açıkçası ben fark etmedim ama sonradan söylediler) mehmet nas topu eliyle kontrol etti, hakem avantaja bıraktı. ardından hurşut sağ kanatta topu kontrol edip kaleye paralel bir şekilde içeri girerken net bir şekilde düşürüldü. hakem devam dedi. sivassporlular topu doğrudan ileriye şişirdiler. bu sefer de pozisyon net bir şekilde ofsayttı. hakem ona da devam dedi ve akabinde golü yedik. pozisyonun ardından itiraz eden gençlerliler sarı kart görürken hakem mehmet nas'ın sarı kartını da unutmuştu...
bu dakikadan itibaren maç devre sonuna kadar gergin geçti. sivassporluların zaman geçirmeleri, rıza çalımbay'ın tacı kullanmak isteyen petrovic'i itmesi (hızlı taç kullanmak için topu verme-vermeme yüzünden) ve sahanın karışması derken zamanlar tükendi. bu arada azo ile net bir pozisyon kaçırdık. işin tuzu biberi de petrovic'in sakatlanıp çıkması idi.
ikinci yarı baskılı oynuyorduk. sivasspor ise eneramo'yu tek başına ilerde bırakıp tüm buldukları topu şişiriyorlardı. soldan yerden yapılan bir ortada lekiç’in çok müsait bir pozisyonda topu kaleye atamaması onun hakkındaki olumsuz düşüncelerimizi iyice pekiştirdi! ardından jimmy'nin kişisel gayreti ve presi sonucunda kaptığı top ile ceza alanına girmesi ve (çok da inandırıcı olmayan bir sarj sonucu) düşürülmesi ile penaltı kazandık. işte o anda gençlerbirliği tribünü 19. dakikadan sonra hakeme yönelik tepkisini daha da arttırdı. çünkü (muhtemelen) karar yine hatalıydı. hep bir ağızdan "hakem dışarı" diye bağırıldı.
hurşut golü attı ve skora denge geldi. bu dakikadan itibaren zec'in beklenmedik şutu ve borjan'ın kale dibinden topu çıkarışı, yine zec'in karambolde topu düzelteyim diyerek zaman kaybetmesi ve ardından çektiği şutun defansa çarpması. jimmy'nn sağdan girip 2 tane kale dibinden giden şutu ve en önemlisi 90+3'de yapılan ortaya çakılan kafayı borjan'ın günü kurtaran kurtarışı ile maç 1-1 bitti.
maçın ardından uzun bir süre gençler tribünleri "hakem dışarı" diye bağırarak tepkilerini ortaya koymaya çalıştılar. ardından takım çağırıldı alkışlandı.
petrovic'in çıkması ile orta sahada üretken bir ofans yapamadık. sadece huşut ve jimmy ile bir şeyler yapıldı. fakat 1-1'den sonra jimmy'nin sağa, hurşut'un ortaya ve zec'in sola geçmesi enteresandı. bu yüzden çoğu atak sağdan yapıldı ancak sivaslılar o iki adamı kapatırken zec'i unutmaları düşünüldü ama o da pek gerçekçi bir sonuç ortaya çıkarmadı.
bu hafta ben bu anıyı yazana kadar oynanan maçlarda üstteki takımların tamamının puan kaybettiği haftada biz de 2 puanı bıraktık. bundan sonraki 6 maç ise birbirinden zorlu. sanırım bu 6 maçta alacağımız sonuçlar ikinci yarıdaki yerimizi belli edecek.
maçın çıkışında tanıl ve kaan abilerle titreyerek arabaya doğru yürüyorduk. bu arada 20lerinde şortlu bir çocuk görüp tanıl abiye “ergen olmak farklı bir şey abi” diyerek gösterdim. "yuuuuh" diye öyle bir bağırdı ki önümüzdeki tüm taraftarlar dönüp şaşkın şaşkın bize baktı, gülüştük. eve ulaşana kadar tek konu elbette hakem ve "kazanabilirdik ama borjan istemedi" idi…
bir dip not olarak. maç eskişehirspor - fenerbahçe ( http://macanilari.com/17....ahce.-201220131205--.html) maçı ile aynı saatlerde oynandı. o maçta da hakem fırat aydınus caner'i ilginç bir şekilde oyun dışı bıraktı. haliyle tüm gündem bu oldu ve tüm hafta "doğal olarak" bu konuşulacak. işte bu yüzden bu maçta olanlar hiçbir zaman görülmeyecek, duyulmayacak, konuşulmayacak. ama en azından bir gün "onlara" hatırlatmak istersek, "hani caner'in ilginç bir şekilde oyundan atıldığı maç vardı ya, işte o maçla aynı saatlerde oynanan maçta" diye az da olsa anımsatabileceğiz herhalde...
bu skorla iki ekip arasında ilginç bir istatistik de ortaya çıktı. ligde son 5 müsabakada yenişemeyen iki ekip arasındaki maçların 4'ü 1-1, biri ise 3-3 sona erdi.taraflar arasındaki maçlarda son galibiyet sevincini, 2009-2010 sezonunun 26. haftasında rakibini deplasmanda 2-0 yenen gençlerbirliği yaşadı.
karşılaşmanın 32. dakikasında taç atışını kullanmak üzere kenare giden tosic, meşin yuvarlağı rıza çalımbay'ın elinden almak isterken, tecrübeli teknik adam topu yere bıraktı. tosic topu yerden almak isterken rıza çalımbay'ı da ittirince oyun alanında kısa süreli gerginlik yaşandı.
dusko tosic ile rıza çalımbay arasındaki bu olayın ardından gençlerbirliği ile sivasspor teknik heyetleri arasında tartışmalar yaşandı. gerginliğin ardından oyun kaldığı yerden yeniden devam etti.
trt spor programında yorumculuk yapan ali ece bu macın ilk yarısında gençlerbirligi adına calınmayan bir penaltı pozisyonu için yaptıgı yorum şu şekilde.
bu pozisyon penaltı değilse bende bedia akartürk'üm o zaman. kaldıkı bedia akartürk annemin en sevdiği türküçüdür.
maçtan önceki hafta içinde ibrahimoviç'in ingiltere filelerine ceza alanı dışından yaptığı efsanevi röveşata'nın etkisinden olacak, şu anda kim olduğunu anımsayamadığım gençlerli bir futbolcu da benzer bir yerden röveşata denedi. tabi dağa taşa gitti ama olsun en azından denedi! :)
filler dururken çimlerden bahsetmek kimin haddine! mehmet ali çetinkaya 24/11/2012 mehmetalicetinkaya.com
geçen hafta (17 kasım 2012) cumartesi günü ankara’da oynanan gençlerbirliği – sivasspor maçının 19. dakikasında orta hakem hüseyin göçek, önce mehmet nas’ın elle oynadığı pozisyonda avantajı devam ettiriyor. akabinde oluşan pozisyonda alkaralar’ın penaltısını es geçip “devam” diyordu. topu kazanan sivassporlu oyuncunun şişirdiği topu kapan, ofsayt pozisyonundaki pedriel’in attığı golde ise orta noktayı gösteriyordu. bununla da kalmayıp, zincirleme hatalar silsilesine itiraz eden gençlerbirliklileri sarı kartlarla cezalandırırken, nas’ın sarı kartını unutuyordu.
bu olaydan birkaç dakika sonra, (aynı saatte oynanan) eskişehirspor – fenerbahçe maçının 26. dakikasında hakem fırat aydınus, caner erkin’i “küfrettiği için” oyundan atıyordu.
her iki maç da 1-1 beraberlikle sonuçlandı. maçın ardından tüm medyada fırat aydınus’a, kırmızı kart kararı yüzünden büyük bir linç kampanyası başlatıldı. bir televizyon kanalının “çalışanları” röportaj yapma “bahanesi” altında hakemin evine zorla girmeye bile çalıştılar. olaylar büyüdükçe büyüdü. fenerbahçeliler günlerce “hakları sürekli yenileni” oynadılar. birkaç gün sonra resmi internet sitelerinde ise tanrıyı oynamaya karar verip, önce hakemi bariz bir şekilde “kötü ve taraflı” yönetim göstermekle itham edip, ardından “ama biz o kadar büyüğüz ki, yine de affederiz!” dediler.
bu arada, aynı saatlerde oynanan ve (bugüne kadar şahit olamadığım kadar yüksek dozda) 2 yan hakem ve orta hakemin 1 dakika içinde topluca 4 tane hatalı karar verdikleri gençlerbirliği – sivasspor maçındaki olaylarla ilgili olarak, aynı medya kanallarınca hiçbir şey yazılıp çizilmedi. e, normal aslında. “filler dururken çimlerden bahsetmek kimin haddine!”
bu ülke futbolunda, fillerin lehlerine verilen yüzlerce hakem (ya da tff, pfdk, mhk) kararı, bir tane aleyhlerine verilen kararı bile unutturamadı. üzerinden yıllar geçti ama hep o “hatalı” karar üzerinden senaryolaştırdıkları oyunlarda “gariban” rolünü tercih ettiler! lehlerine verilen kararlar hatırlatılınca da, “diğer fillerin lehlerine verilen kararları” anlatıp, bu kararların “hakları” olduğunu savundular. bu arada çimlerin üzerine bastıklarını ise kimse görmedi, duymadı, konuşmadı…
son 11 yılda bizzat gördüklerim ve 1940’lardan bugüne kadar yaptığım araştırmalarda okuduklarımla, son bir haftada olanları tarttığımda çok da fazla bir fark göremedim doğrusu. benzer senaryolar o kadar çok perdelendi ki bu ülkede, aslında şaşılacak bir durum yok ortada. hatta bir sonraki sahnede (fillerin sonraki maçlarında) neler olacağını hepimiz biliyoruz!
ama bir kere daha “ilk kez izliyormuşuz”u oynamaya devam ediyoruz…
a million chances, some complete and utter incompetence from the referee and his assistants and then a very dodgy penalty. all up. extremely frustrating on a chilly saturday night in the capital.
* * *
i could wring that referee's neck!
in the taxi after the match @spinesideburn said that he didn't think the referee had too bad of a match. wtf! were you watching the same match! let's just go through the 44 seconds before the sivas goal.
* a very clear handball by a sivas player. ref doesn't see it (and neither do the two blokes on the sideline) but the ball goes through to ...
* ... hursut on the right goes into the box and is brought down. the defender was nowhere near the ball. ref calls play on and the cleared ball goes to...
* ... a clearly off-side player for sivas who (admittedly the defending was bad) slots it home. sivas go one up.
that was absolute rubbish referee huseyin gocek. i'm not going to make any accusations of the referee being paid off or anything like that. i just think the bloke is a joke and should not be anywhere near a top flight football game.
genclerbirligi 1 - 1 sivasspor
it was a "super saturday of sport" for a few of us in ankara on ....er ... saturday.
i'm not going to go into a blow-by-blow account of the morning viciousness except to say that players from four of the six teams that played in the under 8s competition at the balgat base were in attendance at the gencler match in the evening.
ankara people! the message from this is clear. if foreign kiddies are prepared to support their local team... then so should you, you lazy bastards.
little oz kanka did ask me though to point out that while his team did lose in the semi-final, he was "that" close to scoring in the last second, with the ball hitting the post. tears were fought back, emotions were high, friendships on the line, but in the end i recovered, matthew laughed at me and was then rewarded with a lovely little trophy and some cardboard disguising itself as american pizza.
showers and whatnot and then off to the red lion club for the rugby.
england smashed fiji last week. france smashed australia. australia beat england on saturday. the world is now back to normal.
quick dash in simon's car and off to the stadium. the crew this week included the delusional @spinesideburn , everybody's favourite erasmus student @pritchdan , er... simon who was good enough to not drink so much so as to drive us to the stadium and his son tom, and tom's classmate little oz kanka matthew. got there just in time to take a piss as the national anthem was being played. sorted.
at some stage i might get to describing some of the football. not sure though and you may have to do with the opening couple of sentences.
but what the hell did we find in the stands? nikolai, our favourite danish person of the moment (please forgive me nordic kanka if you are still reading this blog years after having left), was there with at least three small blond children. well done sir.
thing was though, it was a little bit nippy and so some people brought a beanie or a pair of gloves. nikolai doesn't take any chances though. he brought an entire sofa-size ikea plastic bag with enough clothing for him and the kids just in case a severe snow storm was going to hit the 19 mayis stadium between 7pm and 9pm on saturday night. the storm never came though and we all survived.
football.. oh yes, did i mention that your good correspondent and his son were on the telly this week. it was a lig tv show and they came to our place to interview us asking questions such as 'are you bloody mad?'
as soon as i got out of the car a bloke actually asked me if i was the famous one from the lig tv show! i'm going to start charging appearance money.
if you are really curious you can watch the show on the lig tv website.
young tom was also in the show and i heard this evening that this particular 8-year-old has now decided to ditch besiktas and to instead support genclerbirligi. result!!!!!
there was football as well on saturday night!
easy way to understand the first half.
1. laugh at referee and linesmen.
2. watch plenty of attacks from genclerbirligi and then see them...
3. ... stuff them up.
4. read first few lines from this report.
5. shout and swear, bloody loudly.
6. replay 1, 2, 3 and 5.
7. take a half time piss as gencler go in 0-1 down.
second half and we just had shot after shot after shot. just damn unlucky none of them went in.
except of course for what was the stupidest blunder of the match.
an open letter to saturday's referee:
hocam mr. referee huseyin gocek, by god you are rubbish. thanks for the penalty by the way. yours, the football loving public
jimmy had come on at some stage and wasn't playing too badly but it wasn't exactly cricket when he went down in the box. we all shouted abuse at him for being a fool and then hocam mr. referee huseyin gocek blew the whistle for a penalty. for us!
we couldn't believe it. there was no way in the world that was a penalty. but it was for us. so in celebration we all started up the chant that the `referee is an amateur`. hursut scored it and we just laughed. top class idiot in charge tonight.
and so the match went on until finally the ref blew it up. 1-1. not the best for gencler but it could have been worse. it could have been a whole lot better as well.
coming up soon on `the round ball in ankara` some actual discussion of football. well, maybe...