sarı-kırmızılı kulüpten yapılan açıklamada, 2 yıl önce sosyal medyaya adım atarak türkiye’nin ilk tescilli twitter sayfasına sahip spor kulübü unvanını kazanan ve spor kulüpleri arasında dünya sıralamasında da ilk 10 arasında yer alan galatasaray spor kulübü’nün, 1 milyona ulaşan takipçi sayısıyla yine bir ilke imza attığı ve turkiye’de sosyal medyada bu rakama ulaşabilen ilk ve tek spor kulübü olduğu ifade edildi.
açıklamada şöyle denildi: ”galatasaray dünyasında meydana gelen tüm gelişmeleri anında takip etme fırsatıyla birlikte, taraftarlarımıza maçın oyuncusunu seçme imkanı veren, düzenlenen yarışmalarla maç biletleri, gsstore indirim kuponları, imzalı formalar ve pek çok çeşitli sürpriz hediye kazanma fırsatı sunan ’ http://twitter.com/galatasaraysk’yı takip ederek desteklerini esirgemeyen tüm taraftarlarımıza sonsuz teşekkürler.”
gençlerbirliği, spor toto süper lig'de yarın galatasaray ile yapacağı maçın hazırlıklarını tamamladı. beştepe ilhan cavcav tesisleri'nde, teknik direktör fuat çapa ve yardımcıları edward sturing, bülent kayıtken ile levent zorluer yönetiminde yapılan çalışma, 1 saat sürdü. kırmızı-siyahlı futbolcular, koşuyla başladıkları idmanda, 5'e 2 top kapmaca oyununun ardından dar alanda kontrol-pas organizasyonu çalıştılar. antrenman, şut çalışmasıyla tamamlandı.
başkent temsilcisinde bugünkü idmana sakatlıkları nedeniyle sezonu kapatan curri ve emre aygün katılmazken, 1 haftadır tedavi gören mehmet sedef ise takımla birlikte çalıştı.
kırmızı-siyahlı kafile, bugün 14.00 uçağıyla istanbul'a giderek, maç saatini beklemeye başlayacak.
gençlerbirliği ile galatasaray takımları arasında 10 mart cumartesi günü türk telekom arena stadı'nda oynanacak maç, saat 19.00'da başlayacak. karşılaşmayı hakem hüseyin göçek ile yardımcıları orkun aktaş ve kemal yılmaz yönetecek.
galatasaray ile gençlerbirliği, lig tarihinde yarın 82. kez karşı karşıya gelecek. iki takım arasında şimdiye dek yapılan 81 maçta sarı-kırmızılılar 44, kırmızı-siyahlılar ise 21 galibiyet elde etti. taraflar 16 maçta ise eşitliği bozamadı. lig maçlarında galatasaray'ın toplam 136 golüne, gençlerbirliği 87 golle cevap verdi.
sezonun ilk yarısında ankara'da yapılan maçı galatasaray 1-0 kazandı.
istanbul'daki maçlar
galatasaray, evinde oynadığı maçlarda başkent temsilcisi karşısında 26-6 galibiyet üstünlüğü sağladı.
galatasaray ile gençlerbirliği arasında istanbul'da yapılan maçların 8'i de berabere sonuçlandı.
istanbul'daki maçlarda sarı-kırmızılılar 77 gol atarken, gençlerbirliği ise buna 37 golle karşılık verebildi. geçen sezon istanbul'da yapılan maçı gençlerbirliği 2-0 kazandı.
en farklı skorlu galibiyetler
galatasaray, gençlerbirliği karşısında en farklı skorlu galibiyetini 1999-2000 sezonunda 6-0'lık sonuçla elde etti.
sarı-kırmızılılar ayrıca, 1992-1993 sezonunda 5-2, 1961-1962 ve 2000-2001'de de 4-1'lik farklı galibiyetler alırken, ankara temsilcisi ise galatasaray karşısında 1960-1961 ve 1962-1963 sezonlarında 3-0 galip geldi.
lig tarihinde istanbulda galatasaray"a karşı 6 galibiyeti bulunan gençlerbirliginin 4 galibiyetinde benim stad"da bulunmam kendi adıma ilginç bir istatistiktir.
ilkkez 24 mart 1984 yılında inönü stadında galatasarayın 3-0 kazandıgı macla başlayan galatasaray genclerbirligi maclarımda bu gün oynananacak olan macla birlikte stadta canlı izleyecegim 18.galatasaray gençlerbirligi macım olacak.
galatasaray gençlerbirligi macları izledigim stad"lar
1 kez inönü stadı. 1 kez atatürk olimpiyat stadı. 15 kez ali sami yen stadı. 1 kez bu gün kısmet olursa asy türk telekom arena olacak.
istanbul dışında galatasaray gençlerbirligi macı izlemedim.
gençlerbirliği 16 maç sonra bir lig maçında gol atamadı. ilginç bir tesadüf olarak, kırmızı-siyahlılar en son ankara'da 1-0 kaybettikleri galatasaray maçında gol atamamışlardı...
hakemler: hüseyin göçek, orkun aktaş, kemal yılmaz
galatasaray: fernando muslera, tomas ujfalusi, hakan balta, semih kaya, emmanuel eboue, selçuk inan, felipe melo, albert riera (dk. 46 emre çolak), engin baytar, johan elmander (dk. 85 milan baros), necati ateş (dk. 79 aydın yılmaz)
bir haftalık aradan sonra yeniden tanıl abideli deplasman tribünündeydik. maçtan önce, futbolcuların bir yandan geçen haftaki hezimetin “kaza” olduğunu göstermek için daha defansif oynayacaklarını, bir yandan da kendilerini ispat etmek için çabalayacaklarını düşünüyorduk. ama sonuç olarak büyük bir beklentimiz yoktu.
maçın başında galatasaray’ın doğal baskısı ile karşılaştık. ilk 15 dakikanın atlatılmasının ardından biz de topa sahip olup güzel paslaşmaya başladık. her iki takım da yanlışım yoksa net bir pozisyon yakalayamadılar. sadece selçuk’un frikik’ini özkan’ın nefis çıkarışı ve tum’a doğru atılan nefis ara pasını ayağında çok açıp harcadığı pozisyonlar vardı.
ilk yarı 0-0 bitince beklentilerimizi yükseltmeye başladık. ama 47’de yediğimiz “bahtsız” gol yükselen moralimizi yerle bir etti. tekrardan toparlanmaya başlayacakken selçuk’un gerçekten nefis frikik golü ile gardımız düştü. amaçsız olarak izlediğimiz “tatsız” son bölümden sonra perde 2-0 kapandı.
şunu belirtmek gerekir ki, hakem üçlüsü çok iyi bir maç çıkarttılar. gördükleri her şeyi çaldılar. samimiydiler ve oyunun oynanması için çabaladılar.
maçtan sonra tanıl abi ile puan durumunu ve maç programını önümüze alıp 5-8 play-off’una kalabilme şansımıza baktık. doğrusu şu anda maç eksiği ile 9. sırada yer alan bursaspor ile aramızda sadece 2 puan var. zor bir süreç olan son 5 haftada sadece 1 puan kazandık. önümüzde de trabzonspor maçı var… kısacası önümüzde çok zorlu ve her biri final olarak geçecek 4 hafta var. umarım 5-8 play-off’u bileti alıp avrupa kupalarına katılma şansımızı devam ettirebiliriz…
bu mac ile birlikte 4 ayrı stad"da galatasaray genclerbirligi macı izlemiş oldum ve aynı zamanda bu mac ile birlikte stad"da canlı olarak izledigim 18. galatasaray gençlerbirligi macım oldu.18 macın tamamını istanbulda izledim
maçı izlemek için 10 mart sabahı 4 arkadaşımla birlikte ankara'dan yola çıktık. yolda sakarya civarında mola verdiğimizde zonguldak'tan yola çıkan ultraslan grubuyla karşılaştık. boyunlarımızda gençlerbirliği atkılarını gördüklerinde epey şaşırdılar.
istanbul'da birkaç saat dolandıktan sonra maça 1 saat kala taksim metro girişinde üzerinde galatasaray forması olan insanları takip ederek seyrantepe'ye gitmeyi başardık. metro'da yolculuk esnasında gençlerbirliği atkılarımızı gören bazı galatasaraylı taraftarlar "hoşgeldiniz" ve "bol şanslar" dileklerinde bulundular.
tt arena'daki misafir takım tribün girişi çok sapa bir yerde. metrodan çıktıktan sonra güvenlik ve stadyum görevlilerine misafir takım girişinin nerede olduğunu sorduk ancak hiçbiri girişin nerede olduğunu bilmiyordu. garip! (?) en sonunda neredeyse koklaya koklaya girişi bulduk. 5 dakikalık bir gecikmeyle dahi olsa tribündeki yerimizi almıştık.
maç konusunda bir beklentimiz yoktu. ancak ilk yarının 0-0 berabere tamamlanması ve gençlerbirliği'nin performansının iyi olması bizleri birazcık da olsa ümitlendirmişti fakat ikinci yarının başında yediğimiz talihsiz golden sonra maçı tekrar 'beklentisiz' izlemeye devam ettik. çıkışta çok beklememek için maçın 85. dakikasında staddan ayrıldık.
gençlerbirliği'nin avrupa ligi play-off grubuna kesin kalabilmesi için önümüzdeki 4 maçtan 10 puan çıkarması gerekiyor. aksi halde şansımız çeşitli ihtimallere kalır.
mesaiden cıkıp metrodaya yöneldigimde macın başlamasına 1,5 saatlik bir zaman vardı.metrodan inip stada girdigimde ise macın başlamasına 45 dakika kalmıştı ve iceri girdigimde yerime oturdugumda gençlerbirligi takımı ısınmak icin sahaya cıkmıştı.
güney tribününde oldugum icin genclerbirligi takımı bulundugum tribünün önünde ısınıyorlardı hemen sag tarafımda deplasman tribünü oldugundan 20 kişi kadar olan gençler taraftarı takımları sahaya cıkınca gençler,, gençler diye bagırınca onları fark etmeye başladım.
gencler taraftarı sanki 10,ar kişilik 2 gurup halindelerdi 10 kişilik bir grup cıkış tünelinin hemen üstünde bulunuyordu ve cıkış tünelinin agazında bir pankartları vardı o pankartta ne yazıyordu bir türlü okuyamadım yan tarafta kaldıgım icin pankartı görüyordum fakat okuyamıyordum diger 10 kişilik grup ise biraz daha yukarıda bulunuyorlardı.
gençlerbirligi takımı gençler taraftarının önünde ısınıyordu ve futbolcularını tek tek tribüne cagırmaya başladılar hurşut,a ise ayrı bir sevgi beslediklerini hemen anlaşılıyordu galatasaray taraftarının bir an sessiz kalışından faydalanan gençler taraftarı hurşutu tribüne cagırdıktan sonra gençler gençler tezahuratı stadın her yerinde yankılanınca..bir anda glatasaraay taraftarının tepkisiyle karşılaştılar.ne zaman sessizlik olsa 20 kişilik gencler taraftarı stad"daki varlıgını hissettirmeye calışyordu.
galatsaray takımı sahaya cıkınca tribünler biraz daha hareketlendi ve galatsaray taraftarı futbolcularını tribünlere cagırmaya başladı tribünler yavaş yavaş dolmaya başlamıştı artık.tribündeki insanlar galatasarayın bu macı kazanabileceginden fakat bunun sanıldıgı kadar kolay olmayacagından hem fikir olmuşlardı.geçen hafta fenerbahceye 6-1 malup olan gençlerbirliginin o mactan dersler cıkarmış olabilecegini düşünüyorduk ve galatasarayın en azından 1-0 .da olsa kazanması bizim için iyi sonuç olur diye düşünüyorduk.
mac başladı galatasaray baskı ile başladı maça fakat beklenen gol gelmeyince gençlerbirligini direnci artar gibi oldu ve mac öncesi tribünlerdeki ön görümüz aşagı yukarı tutmuş oldu gol atmamız gecikirse gençlerbirligi takımı bu maça ortak olur düşüncemiz iyice doruk noktasına cıktı.
ilk yarı 0-0 berabere bitince devre arası ortak görüş 70. dakikaya galatasaray bir gol atamazsa bu maçtan 3 puan almak zor diye düşünüyorduk.fakat ikinci yarının hemen başında atılan gol bizi bira rahatlattı galatasaray daha kontrollü oynamaya başladı ve kazanılan bir serbest vuruşta selçuk galatasarayı 2-0 öne gecirince rahatladık. cünkü önümüzdeki hafta fenerbahçe ile oynanacak maça 9 puan önde gittmek pskolojik olarak daha rahat olacagını düşünmüştük. o yüzden bu gençlerbirligi macını 1-0.da olsa kazanalım diye düşünüyorduk.
macın bitiş düdügü caldıgında gençler taraftarının oraya kaydı güzüm ve 20 kişi kadar olan gençler taraftarından hiç kimse kalmamıştı demekki macın bitiş dütügünden önce gitmişlerdi..aklımda kalan şey ise bir türlü okuyamdadıgım gençler taraftarının actıgı pankarttı... acaba ne yazıyordu pankartta.
gençlerbirliği, ligin 13. haftasında ankara'da oynanan ve galatasaray'ın 1-0 kazandığı maçtan bu maça kadar oynadığı 16 lig maçında en az bir gol attı.
16 maçlık bu seri gençlerbirliği'nin lig tarihi boyunca "aynı sezonda" peş peşe her maçta gol atma rekoru olarak tarihe yazıldı.
kırmızı-siyahlıların lig tarihi boyunca birden fazla sezonu kapsayan benzer rekoru ise 1994-95'in 23. haftasında başlayıp 1995-96'nın 9. haftasında kadar süren 20 maçlık serisi.
temsilci: orhan tatar, altan yenice, hüseyin altuntoprak
galatasaray a.ş.: nestor fernando muslera, selçuk inan, johan erik calvin elmander (dk. 85 milan baros), felipe melo de carvalho, albert riera ortega (dk. 46 emre çolak), tomas ujfalusi, hakan kadir balta, semih kaya, emmanuel eboue, engin baytar, necati ateş (dk. 79 aydın yılmaz)
17. dakikada galatasaray'ın, ceza alanı önünde kazandığı serbest atışı kullanan selçuk inan'ın şık vuruşunda, kaleci özkan köşeye giden topu son anda tokatlayarak çıkardı. 22. dakikada riera'nın pasıyla ceza sahasına doğru hareketlenen engin, önü kapatılınca topu ceza yayında bulunan elmander'e çıkardı. bu futbolcunun yerden vuruşunda meşin yuvarlak kaleci özkan'da kaldı. 37. dakikada yasin'in pasında savunmanın arkasına sarkan herve tum, topu ayağından açınca kalesini terk eden muslera meşin yuvarlağa sahip oldu. 38. dakikada necati ile paslaşarak yaparak ceza sahasına giren elmander'in müsait durumda yaptığı vuruş istediği gibi olmayınca, top üstten auta gitti. 43. dakikada riera'nın ceza sahası dışında sağ çaprazdan yaptığı güzel vuruşta, meşin yuvarlak az farkla yandan auta çıktı. karşılaşmanın ilk yarısı 0-0 berabere tamamlandı. 48. dakikada galatasaray öne geçti. elmander'in pasıyla hareketlenen engin'in sağ çaprazdan yaptığı ortada, melo'nun ceza sahasında ayağının ucuyla dokunduğu top yan direğin dibinden ağlara gitti: 1-0. 51. dakikada selçuk inan'ın sağdan kullandığı korner atışında, ön direkte semih kaya'nın kafayla aşırtmaya çalıştığı top ceza sahası önünde bulunan emre çolak'a geldi. bu futbolcunun gelişine yaptığı sert vuruşta, meşin yuvarlak üst direkten döndü. 55. dakikada sağ çaprazdan çalımlarla ceza sahasına giren eboue'nin yerden vuruşunda, meşin yuvarlak kaleci özkan'dan dönerken, daha sonra savunma tehlikeyi uzaklaştırdı. 58. dakikada galatasaray farkı 2'e çıkardı. ceza sahası önünde sağ çaprazda kazanılan serbest atışta topun başına geçen salçuk inan, mükemmel bir vuruşla meşin yuvarlağı barajın üzerinden ağlarla buluşturdu: 2-0. 90+4. dakikada hızlı gelişen galatasaray atağında melo'nun pasıyla ceza sahasında topla buluşan baros'un sert şutunda, meşin yuvarlak kaleci özkan'dan döndü. dönen topu savunma kontrol etti. galatasaray karşılaşmadan 2-0 galip ayrılarak, üst üste 6. galibiyetine ulaştı.
