yerimizi belirtmesi açısından çok önemli maç mehmet ali çetinkaya gencler.org, klasspor.com
süper lig'in 20. haftasında eskişehirspor'u ağırlayacak olan ekibimiz rakibi ile lig tarihindeki 26. (9g, 8b, 8m) ve ankara'daki 13. (8g, 3b, 1m) maçına çıkacak.
lig tarihi boyunca ankara'da oynanan maçlarda gençlerbirliği'nin ezici bir üstünlüğü bulunuyor. oynanan 12 maçta gençlerbirliği'nin 8 galibiyetine karşılık eskişehirspor’un sadece bir galibiyeti var. 3 maç ise berabere bitmiş. bu maçlarda gençlerbirliği 20 gol atarken, kalesinde 8 gol görmüş.
ligdeki durumlar
her iki takım da sezonun ikinci devresine 1b ve 1m alarak başladılar. gençlerbirliği 29 puanla 6. ve eskişehirspor 31 puanla 4. sırada bulunuyor. ligdeki ilk maçları 0-0 biten ve hem ikili averajda bir adım öne geçmek için hem de play-off maçlarına katılma hesabı yapan her iki takım için de bu maç hayati bir önem taşıyor.
son yıllar
2008-09 sezonundan bu yana "yeniden" süper lig'de yer alan eskişehirspor ile oynanan maçlarda beraberliğin büyük bir üstünlüğü var. takımlar bu süreçte oynanan 7 maçta 5b ve birer "g" aldılar.
akla gelen ilk maç
eskişehirspor ile ankara'da oynanan maçlar deyince hemen aklıma, uzun bir aradan sonra tekrar süper lig'e dönen eskişehirspor ile oynadığımız ilk maç geliyor.
bu maçtan yıllar önce mudanya’ya giderken -ya da gelirken- otobüste bulunan bir dergide eskişehirspor ile ilgili bir araştırma yazısı okumuştum. renklerinden ötürü büyük bir sempati duyduğum eskişehirspor, o yıllarda alt liglerde yer alıyordu ve araştırma eskişehirspor’da yaşanan düşüşü konu alıyordu. kendi takımımı da yerine koyarak okuduğum yazı içimi burkmuştu ve aklımdan “keşke tekrar dönseler de, tribünden bir eses-gençler maçı izleyebilsem” diye geçirmiştim…
2008-09 sezonunun 3. haftasında ankara'da oynanan maçtan önce istatistiklere baktığımda eses'e karşı ankara'da hiç yenilmediğimizi görmüştüm. doğrusu şaşırmıştım ve hemen arkadaşlarla paylaşmıştım. eskişehirspor'u ilk kez 19 mayıs stadında izleyecektim. iki renktaş ve aynı zamanda köklü takımı sahada görmek çok hoşuma gitmişti.
eses kalecisi ıvesa'nın çok uzun olmasına şaşırmıştık. maçın hemen başında pektemek skoru 1-0 yapmış devrenin sonlarında erkan özbey farkı ikilemiş ve rahat bir maç izlemiştik. sahadan 3-1 galip ayrılırken bir yandan da aklımdan "gelenek bozulmadı" diye geçirmiştim.
dip not: bu maçtan yaklaşık 2.5 yıl sonra bizden eses'e giden burhan eşer'in golü ile gelenek bozulacaktı...
hafta sonunda eskişehirspor’u konuk edecek ekibimiz, maç hazırlıkları öncesi yenileme antrenmanı yaptı. kupa’ya erken veda ederek yüzünü lige çeviren takımımızda sarı kart cezalısı ante kuluşiç, hafta sonundaki karşılaşmada forma giyemeyecek. kupa maçının ardından yapılan yenileme antrenmanında oyuncularımız iki gruba ayrıldı. maç on birinde yer alan futbolcularımız, salonda kuvvet ve dayanıklılığın ardından havuzda çalışmasını tamamladı. diğer grupta yer alan oyuncularımız, ısınma koşusu, top kontrol, dar alanda kontrol pas ve şut çalışmasıyla günü noktaları. tedavileri devam eden aykut, azofeifa ve emre ise antrenmanda yer almadı.
gençlerbirliği teknik direktörü fuat çapa, sezonun ilk yarısında ortaya koydukları performansın aksine ikinci devreyle birlikte kötü sonuçlar alan ekibini uyararak, "futbolda hayallere uçarak değil, koşarak ulaşılır" dedi.
çapa, aa muhabirine yaptığı açıklamada ikinci yarıya kötü sonuçlar alarak başladıklarını, ancak kendisinin "kötü başlamayı, kötü bitirmeye tercih ettiğini" belirterek, "sakatlıklar, kart cezaları, başka olumsuzluklar...
sorunlarla boğuşan tek takım biz değiliz. bu tür zorunluluklar kendimizi geliştirmemizi sağlıyor. samsunspor beraberliği ve kardemir karabükspor’a yenilmemiz ile kupada boluspor’a elenmemizin ardından ’gençlerbirliği düşüşte’ yorumları yapıldı, ancak ben bu değerlendirmeyi kabul etmiyorum. tüm maçları kazanacak olsaydık, hedefi şampiyonluk olarak belirlerdik" diye konuştu.
ligde haftalar ilerledikçe takım olma yolunda önemli mesafeler kaydettiklerini, bu durumun sonuçlara da yansıdığını kaydeden çapa, sezonun ikinci yarısına ise büyük şanssızlıklarla başladıklarını, azofeifa, aykut ve hurşut’un sakatlıklarının kendilerini olumsuz etkilediğini ifade etti.
bu futbolcuların takımın oyun karakterini sahaya yansıtmada önemli görevler üstlendiğini vurgulayan genç teknik adam, devre arasında yaptıkları transferlerle de hem geleceğe yatırım yaptıklarını hem de kadro için alternatifler yarattıklarını söyledi.
"bilimsel bakmaya çalışalım"
kendilerinden 9. haftadan sonra yakaladıkları performansın beklendiğini bildiklerini, ancak hedefin sezon başında belirlendiğini kaydeden fuat çapa, "hedefin her karşılaşmadan sonra alınan sonuca göre değişmesi türk futbolunun en büyük sıkıntısı" değerlendirmesini yaptı.
"üç hafta önce insanların gözünde çok iyi giden, performansıyla adından bahsettiren bir gençlerbirliği vardı, şu anda ise karamsar yorumlar yapılıyor" diyen çapa, şöyle devam etti.
"ben bu bakış açısının doğru olmadığını düşünüyorum. biz bu kadroyla birinci devre çok iyi işler yaptık, ikinci devrede de iyi işler yapacağız. zaman zaman işler yolunda gitmeyebilir. kötü dönemlerin yaşandığı süreçler de olacak.
çalışmalarımızı bu süreçleri en aza indirme yönünde yapıyoruz. bilimsel bakmaya çalışalım; oyuncuların görev aldıkları maç sayıları önemli. futbolcunun bir sezonda oynadığı maç sayısı, sonraki sezon ortaya koyacağı performansı için ipucu olacaktır. biz ise bugüne kadar 18-19 maçta, sadece 13-14 futbolcudan faydalanmışız. bu arkadaşların geçen sezonu kaç dakikayla kapattıklarına bakılmalı. fiziksel olarak bir düşüşün yaşanması kaçınılmazdı. spor toto süper lig’de bu sezon alışkın olmadığımız bir fikstürle oynuyoruz. ben gençlerbirliği’nde kötü bir gidişin olduğunu düşünmüyorum. eskişehirspor ile devreyi kapatırken aramızda 2 puan fark vardı. bu yarıda onlar da biz de 1’er puan aldık. futbolcularıma samsunspor maçından sonra alınan her puanın bizim için değerini ve ligin ikinci devresinin daha zor geçeceğini söylemiştim. herkesin hedefleri var, ancak ayaklarımız yere basmalı. futbolcularımız genç ve hayalleri büyük, ancak bir futbolcu hayallerine uçarak değil, koşarak ulaşabilir." -"nisan’dan sonra da futbol oynamak istiyoruz"- transferin her kulübün önceden belirlediği hedef doğrultusunda ve bütçeye göre yapıldığını, bu nedenle de günlük değil, stratejik düşünülmesinin mantıklı olacağını kaydeden fuat çapa, kısa ya da uzun vadede yararlanabilecekleri oyuncuları kadrolarına kattıklarını belirtti.
futbolcu, teknik adam ya da başkanların en iyisini yapmak isteyeceğini, ancak bütçelerin bu durumun belirleyicisi olduğunu dile getiren çapa, iyi giden bir yapılanma ve oyun anlayışlarının olduğunu, ligde 2-3 haftada bir takımların sıralamadaki yerlerinin ve iddiasının değişebileceğini, gençlerbirliği olarak nisan’dan sonra da futbol oynamaya devam etmek istediklerini de vurguladı.
cumartesi günü ankara'da oynayacağımız gençlerbirliği maçı hazırlıkları, bugün tesislerimizde yapılan çalışma ile tamamlandı. yaklaşık 70 dakika süren çalışmaya tedavileri devam eden sezgin, serdar ve bülent'in yanısıra gribal enfeksiyon tedavisi olan erkan katılmadılar. ekibimiz bugün öğle saatlerinde yüksek hızlı tren ile ankara'ya hareket edecek.
bir maç senaryosu yazsanız bundan kötü bitemezdi herhalde. mağlup duruma düştükten hemen iki dakika sonra golü bulmuş, direkten dönen ve kaçırılan gollerden sonra, ilk golün kopyasını yemiş bir takım. ve bu takım futbol adına hiçbir şey yapmazken, son dakikalarda kazandığı bir penaltıdan yararlanamasın. üstüne üstlük son dakikada takımın joker oyuncusunu kırmızı kartla kaybetsin.
hafta içi oynanan eyüpspor maçı bahane ise, gençlebirliği'nin maçı uzatmalara gitti. bu bir geçiş süreci ise ersun yanal için, bilelim -ki öyle söyleniyor- buna göre davranalım. kızacaksak eğer penaltı kaçıran kamara'ya değil, takımın bir penaltıcısı olmamasına kızalım. skibbe ile kıyaslamak kolaya kaçmak olabilir ancak dede'yi orta sahanın ortası oynatmakta bir o kadar kolaya kaçmaktır. sahada ne yaptığını bilmeyen ve iki gol yediren koray'ın performansına bakalım ve iki senedir bu takımda ne işi olduğunu sorgulayalım. veysel'in sözleşme yeniledikten sonraki form düşüklüğüne ve alper'in transfer olamama sürecinin oyununa ne kadar yansıdığını fark edelim. burhan eşer'in sahada etkili olamamasının nedenlerini de düşünelim. bunların hepsi küçük resim aslında, büyük resim: bu takım ersun yanal'ın takımı değil. hedef ilk dört değil, belkide ilk sekiz de, en azından şimdilik. skibbe'nin kaldığı yerden devam etmesini bekliyor taraftar(doğal olarak) ama bu mümkün değil. kısa vadede başarı istenseydi eğer ersun yanal'ın gelmesi saçma olurdu, bunu bilelim. aldığımız ilk mağlubiyet değil, son da olmayacak, hele ki önümüzdeki zor fikstür düşünüldüğünde.
bunlara rağmen değişen çok şey var. maçı hak ettik mi? kesinlikle hayır. son dakikalarda topladığımız puanların diyeti de değil bu. kötü futbol, kötü sonuç demektir çoğu zaman. ama biz kötü oynadığımız zamanlarda da kazanabiliyorduk, bu iyi bir takım olduğumuzun göstergesiydi. şimdi aynı durum maalesef söz konusu bile değil. dağınık, koordine olamayan, kimi zaman isteksiz bir eskişehirspor izliyoruz. beni ya da bizi üzen bu, takım bu kadar iyi giderken, teknik direktör değişikliği ile işlerin paralel gitmesini bekleyen insan sayısı yok denecek kadar azdı zaten. iştah ve disiplin kayboluyor ki en son istenen şey bu...
sonucun bahanesi değil kesinlikle ancak hüseyin göçek'in saha içinde ne yapmak istediğini çözebilen var mı? gördüğü ve avantaja bırakması gereken pozisyonda faul çalıp mutlak gol pozisyonunu kesmesini, ilk bölümlerde oyunun bu kadar sertleşmesini, karşılıklı olarak yanlış kararlarını açıklayabilecekse ne ala. ayrıca eğer hürriyet güçer'i maç boyu ıslıklayıp, yuhalayanlar, o efendilikleriyle övünen gençlerbirliği taraftarlarıysa, bilsinler ki onlara hiç ama hiç yakışmadı. rakip bizi o kadar iyi analiz etmiş ki, sorunlu bölgelerimizden fazlasıyla faydalandılar. fuat çapa'ya ve oyuncularına tebrikler, hak ettikleri bir galibiyet aldılar.
8. dakikada dede'nin kullandığı serbest vuruşta gençlerbirliği ceza alanı içindeki batuhan, topa kafayla vurdu. maşin yuvarlağı kaleci ramazan kontrol etti. 10. dakikada yasin, topla birlikte soldan eskişehirspor ceza alana girerken, meşin yuvarlağı uygun durumdaki oktay'a vermeyip kötü bir vuruş yapınca, takımını mutlak bir golden etti. 14. dakikada burhan'ın, gençlerbirliği ceza alanının sağından yaptığı ortada batuhan topa şık bir vuruş yaptı, ancak kaleci ramazan gole izin vermedi. 18. dakikada volkan'ın uzun çapraz pasında topla gençlerbirliği ceza alanın sağında buluşan burhan'ın vuruşunda meşin yuvarlak, direğe çarparak auta çıktı. 23. dakikada başkent temsilcisinin golü geldi. bu dakikada cem can, topu eskişehirspor ceza alanın sağından ortaladı. iyi yükselen herve tum'un kafa vuruşunda meşin yuvarlak, ağlarla buluştu: 1-0. 25. dakikada eskişehirspor, santrada başladığı oyunu golle sonuçlandırdı. gençlerbirliği ceza alanı çizgisi önündeki veysel, topu dede'ye aktardı. bu futbolcu, meşin yuvarlağa gelişine yaptığı plase vuruşla takımının beraberlik golünü kaydetti: 1-1. 33. dakikada başkent temsilcisi yeniden öne geçme fırsatı yakaladı. oktay'ın altı pas içinden yaptığı şık vuruşta kaleci ıvesa, topa iki hamlede sahip olabildi. maçın ilk yarısı 1-1 tamamlandı. 51. dakikada yasin, meşin yuvarlağı eskişehirspor ceza alanın sağından ortaladı. defans oyuncuları arasından yükselen oktay, meşin yuvarlağı kafayla uygun durumdaki hurşut'a aktaramayınca, gençlerbirliği önemli bir gol şansını değerlendiremedi. 54. dakikada başkent temsilcisi, karşılaşmada 2. kez öne geçti. gençlerbirliği'nin yeni transferi ergün, bu dakikada eskişehirspor ceza alanının solundan topu ortaladı. oktay, eskişehirspor defans oyuncularının arasından meşin yuvarlağı kafa vuruşuyla ağlara gönderdi: 2-1. 78. dakikada gençlerbirliği yarı sahasından topla birlikte çıkan curri, meşin yuvarlağı eskişehirspor ceza alanın solundaki ergün'e verdi. bu futbolcu topu rakip ceza alınana koşu yapan curri'ye iletti. arnavut defans oyuncusunun kafayla yaptığı vuruşta meşin yuvarlak, direğin üstünden auta çıktı. 81. dakikada tello'nun gençlerbirliği ceza alanın sağ çaprazından yaptığı ortada batuhan, topa uçarak kafayla vurdu. meşin yuvarlak, direğin yanından az farkla auta gitti. 88. dakikada konuk ekip, ergün'ün batuhan'ı düşürmesi sonucunda penaltı atışı kazandı. penaltıyı kullanan kamara, topu yandan auta attı. 90+3. dakikada zec, eskişehirspor ceza alanına girerken veysel tarafından düşürüldü. karşılaşmanın hakemi veysel'i kırmızı kartla cezalandırırken, başkent temsilcisi lehine de serbest vuruşa karar verdi. ceza alanı çizgisi üzerinden soner'in kullandığı serbest vuruştu meşin yuvarlak, üst direğe çarparak oyun alanını terk etti. iki kırmızı-siyahlı takımın mücadelesini başkent temsilcisi 2-1 kazandı.
gençlerbirliği teknik direktörü fuat çapa, spor toto süper lig'de eskişehirspor'u 2-1 yendikleri karşılaşmanın ardından, "gençlerbirliği'ne yakışan oyunu oynarak, hak ettiğimiz bir galibiyeti aldık" dedi.
gençlerbirliği teknik direktörü fuat çapa, spor toto süper lig'de eskişehirspor'u 2-1 yendikleri karşılaşmanın ardından, "gençlerbirliği'ne yakışan oyunu oynarak, hak ettiğimiz bir galibiyeti aldık" dedi.
çapa, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında, 2012 yılında iyi başlamadıklarını hatırlatarak, "bizim açımızdan 5 puanlık bir maçtı. o açıdan önemi çok büyüktü. oyun olarak özellikle orta sahadaki alanları iyi değerlendirdik. gençlerbirliği'ne yakışan oyunu oynadığımızı düşünüyorum. hak ettiğimiz bir galibiyeti aldık" ifadelerini kullandı.
"bugün seyir zevki üst düzey olan bir karşılaşma oynadık" diyen çapa, taraftarların tribünde izlediği karşılaşmadan memnun olduğunu söyledi.
"eskişehirspor'u nasıl buldunuz?" sorusuna çapa, "rakip takımın kulübesine baktığınız zaman nasıl bulduğumu söylememe gerek yok. eğer kamara, tello, mehmet yıldız gibi oyuncularla kulübede oturma lüksün varsa o zaman bir şey söylemeye gerek yok" dedi.
kırmızı-siyahlı takımın kaptanı cem can, ligin ikinci yarısına kötü başladıklarını ve bu galibiyetle moral bulduklarını dile getirdi. gençlerbirliği'nin başarılı savunma oyuncusu mehmet sedef, eskişehir maçının kendileri açısından çok önemli olduğunu dile getirerek, "takım arkadaşlarımın hepsi çok iyi mücadele etti, çok fazla pozisyon vermedik. önümüzdeki ankaragücü maçına en iyi şekilde hazırlanıp, kazanmak istiyoruz" şeklinde konuştu.
eskişehirspor cephesi
eskişehirspor teknik direktörü ersun yanal da yaptığı konuşmada, oyunun başından beri takım oyunu oynamaya çalışan bir eskişehirspor olduğunu anlatarak, "oyun bizim kontrolümüzdeyken golü yedik. ikinci yarıdaki gol de aynı hemen hemen benzeriydi. yine oyunun kontrolü bizdeyken ikinci golü yedik.
bence ligin başından bu yana en çok gol pozisyonuna giren bir eskişehirspor vardı" ifadelerini kullandı.
"bugün topu çizgiden geçiremedik" diyen yanal, şunları kaydetti:
"sonucu yakalayacak fırsatları da yakaladık, oyunu rakibine kabul ettiremeye çalışan bir takımdık. rakibimizin ilk yarı girdiği bir pozisyon ve yediğimiz bir gol var. onun dışında etkili olduğumuzu düşünüyorum. çok fazla pozisyon olabilecek oyunu oynatmadık, kendimiz yakaladık ama onu değerlendiremedik. bugün son dakikada kaçırdığımız bir penaltı da var. oyun disiplini biraz daha iyi olmalı biraz daha iyi savunma yapmalıyız, daha dikkatli olmalıyız. bu tür maçları kazanmaya yönelik sonucu
değiştirebilmeliyiz. tek bir üzüntüm var bu sonucu değiştireceğimiz fırsatları yakalamamıza rağmen yapamamak. ilerisi için umut verdi ama sonuç olarak bizi üzdü."
"dünya kupası finalinde de penaltı kaçıyor"
"penaltı pozisyonunda tello, kamara ve batuhan'ın tartıştığı"nın sorulması üzerine yanal, "biz maçlarda kimin penaltı atacağını yazıyoruz. bu konuda görevli olan kimse onu kullanacaktır, kullanması da gerekiyor. ben kendilerini de bu konuda uyardım. maç toplantıların da yaptığımız bu görevlendirme, takımdaki plan aynen uygulanacaktır. biz 4 oyuncumuzu da yazıyoruz. sonuçta penaltı kaçar, kaçmaz diye bir şey yok. dünya kupası finalinde de kaçıyor. bunu bu şekilde yorumlarsak yanlış yapmış oluruz" cevabını
verdi.
yanal, "3 maçta alınan 1 puan var, bu sonuçlar hedeflerinizi değiştirir mi?" şeklindeki soruya ise, "değiştirmez, niye değiştirsin. biz hedeflerimize devam ediyoruz. bir takım oyunu oynuyoruz, takımın 11 tane ası, diğerleri yedekleri diye ayırırsak sanıyorum futbolu takım oyunundan çıkarıp, 11 kişinin oyununa ağırlık veririz" diye konuştu. transfer çalışmalarının hatırlatılması üzerine yanal, "biz bu konuda fazla diretmek istemiyoruz, doğru adamı almak istiyoruz" dedi.
"her takımı yenecek güçteyiz, bunu galatasaray maçında göstereceğiz"
galatasaray maçına ilişkin olarak ise, "her maçın atmosferi farklı, biz her takımı yenebilecek güçte bir takımız. bunu oynadığımız oyunla da göstermek istiyoruz ve göstereceğiz de. o günkü maçta da aynı performansı yani oyunu kazanma arzusu sahaya yansıyacak" ifadelerini kullandı.
eskişehirsporlu oyuncu volkan yaman'da yaptığı konuşmada, ankara'ya oyunu kazanmak için geldiklerine işaret ederek, "son haftalarda istemediğimiz puan kayıpları oldu. çok zor bir döneme gireceğimiz için maçın önemi bizim için büyüktü. buradan 3 puanla çıkmak istiyorduk olmadı. bu mağlubiyetten ders çıkarmamız lazım" diye konuştu.
burhan eşer de, "son 2 haftadır bir şanssızlığımız var. geçen hafta sivas'a son dakikada gol yedik bu hafta da son dakikada penaltı kaçırdık, üzgünüz" dedi. - ankara
play-off mücadelesi veren ekbimiz ilk yarının son maçlarında gösterdiği performansla ikinci devreye 5. olarak girmiş ve taraftarlarını umutlandırmıştı. fakat ikinci yarının ilk iki maçında düşme hattında yer alan samsunspor (1) ve karabükspor maçlarından sadece 1 puan çıkartarak "acaba" dedirtmişti. ama bu 1 puanda sürekli ilk 11'de yer alan aykut, azo ve hurşut'un sakatlanmasının büyük katkısı vardı.
19. hafta sonunda 31 puanla 4. sırada bulunana eskişehirspor maçı play-off mücadelesinin devamı için çok önemliydi. fakat akıllarda ilk iki maç ve arada kaybedilen bolu kupa maçının etkisi vardı.
hurşut iyileşmiş ve yerini almıştı. devre arasında samsun'dan gelen ergün, sedef'in yerine sol geriye geçmiş ve sedef ise defansın göbeğinde aykut'un yerine geçmişti. ilk dakikadan itibaren hurşut'un adam adama tutulması ve onun hem geri gelerek hem de hiç çalıma girmeden hızlı duvar pasları yapması eses defansında boşluklar yaratıyordu. daha çok orta sahada büyük bir mücadele ile geçen maçta cem can'ın sağ kanattan yaptığı güzel ortaya tum güzel bir vuruşla skoru 1-0'a getirdi. bizler sevinirken dede'nin ceza alanı çizgisi üstünden vuruşu ile eses beraberliği yakaladı.
sonradan maç tekrar karşılıklı ataklara döndü. güzel ve mücadele dolu bir maç oluyordu. ikinci yarının hemen başında ergün'ün sol kanttan sıfıra inip ön direğe yaptığı ortaya haftalardır gol atamayan oktay'ın güzel bir kafa vuruşu yapması ile gençlerbirlikliler tekrar öne geçti. samsun sorumlumuz abreg ç.'nin golden sonra samsun'dan gelen 2 oyuncunun "yaptığı" golün "neredeyse" 55. dakikada olmasına gönderme yapması ile eğlendik. ardından abreg'e kuzeninden gelen mesajla golden sonra kameraların abreg'i gösterdiğini öğrendik... gerçi ben bunun yanında bulunan safiye'den kaynaklandığını söylemeden edemedim :)
maçın 67. dakikasında erdem'e dönüp "bence hakem maçı bitirse ne güzel olur" diyordum. hem hava soğuyor hem de eses baskısını arttırıyordu. biz ise uzun paslarla önce yasini sonralarda zec'i kaleci ile karşı karşıya bırakmaya çalışıyorduk. bu arada ergün'ün sol kanattan desteği ve yaptığı ortalar çok iyidi. yine bir pozisyonda ergün sıfıra doğru giderken defansın göbeğinde oynayan curri ofsaytı kontrol ederek eses ceza alanın içine girdi. ergün nefis bir orta yaptı. curri ise çok güzel gelen topa bomboş pozisyonda çok kötü bir kafa vuruşu ile dışarı attı...
85 civarında tuvalete gittim. tuvalette bir bağıraşma oldu. ben "gol yedik herhalde" diye düşündüm. çıkıp baktığımda eses peanltı kullanacaktı. içimden "dışarı atacak" diye geçirerek merdivenleri hızlı hızlı çıktım. yerimi aldım ve... top dışarı çıktı... gollerden bile çok sevindk çünkü maç bitmek üzereydi. derken 90++'da zec'in düşürülmesi veysel'in kırmızı görmesi ve soner'in frikiği öncesi erdem'e "kalecinin solundan atar!" dedikten sonra çataldan topun dönmesi güzel anlardan biriyidi...
önemli bir rakipten alınan 3 puan hem moral hem de play-off için umut oldu...
profesyonel futbol disiplin kurulu'nun 19.01.2012 tarih ve 54 sayılı toplantısında almış olduğu kararlar aşağıda belirtilmiştir.
- eskişehirspor kulübü sporcusu veysel sarı hakkında, 14.01.2012 tarihinde oynanan gençlerbirliği - eskişehirspor spor toto süper lig müsabakasında, ihraç sonrası sportmenliğe aykırı hareket nedeniyle sevk yapılmış ise de isnat olunan ihlalin unsurları oluşmadığından çift sarı kart görmesi nedeniyle oynamaması gereken ilk müsabaka dışında ayrıca ceza tayinine yer olmadığına,
going into this one i wasn't all that confident. since the half-season break we had drawn against samsun. samsunspor! then we lost away to karabuk. karabukspor! then earlier this week we were knocked out of the turkish cup by boluspor. boluspor! what chance did we have against a half decent team such as eskisehirspor who have been sitting in the top five or so for most of the season? i assumed bugger all.
genclerbirligi 2 - 1 eskisehirspor
i didn't realise but i put in the wrong bar for our meeting point and so today the chopin got our custom. admittedly it wasn't much custom as it was just spine, little oz kanka and myself who showed up for pre-match drinks. have to admit though the kofte was very yummy.
made it in just in time for the national anthem.
kick off and it was a bit of this, a bit of that. neither team was outstanding but gencler were looking okay. a few scary moments but ultimately no real shots on goal from either side except for one shot from former gencler player burhan. i think it hit the post and then out but i'm not sure.
then in the 23rd cem can had the ball on the right and sent in a perfect cross right onto the head of herve tum who is becoming a real header specialist. the keeper had no chance. according to a tweet by @sayinumit this was tum's ninth goal this season, eight of them coming from headers.
all joy in the stands and then almost immediately we threw it away with some crap defence, especially in the midfield/final third. argh.
1-1 at half time and actually i wasn't too upset. we had played okay, not brilliantly, but we were still in it.
second half and gencler again played well. i particularly liked ergun at the back. he was not just good at some last minute tackles but also got himself forward and almost got an assist for his troubles.
the winning goal finally came from a corner.
it was played short and (i have to look up a report of the match here) ergun sent it in to the box and oktay delibalta headed it in. --- so i guess ergun did get his assist.
great stuff. plenty of time left in the match though and eskisehir went all out for the equaliser. they played like mad but couldn't really set up many good chances. those they did set up they sent them miles wide.
then .... drama!!!!
87th minute, a scramble of sorts in the box and my hero of the match, ergun, made a schoolboy mistake by holding on to the arm of an attacker. there was absolutely no need for it and the referee pulled out a yellow card and pointed to the spot.
fingers were crossed, little oz kanka's legs and arms were crossed as well. damn lucky they were as the eskisehir player sent the penalty wide.
cue celebrations in the stadium.
and that was it really. we had a few more chances in the last minutes but didn't take them. i don't care. this was a huge win for genclerbirligi and for the briefest of moments we go into fourth spot (this may change before the end of the weekend).
all up, gencler are looking okay, not brilliant, but winning ugly is better than losing beautifully.
* headline provided by little oz kanka
edit: i forgot to add the very last seconds of the match. ermin zec was fouled within millimetres of the box. the decision was a free kick outside the box. for my mind it should have been a penalty. in any case, we had the shot and then the referee blew it up.