* milli lig sonuncusu beykoz karabükte bir haftalık kampa girmiştir. karabükte iki maç yaptıktan sonra beykoz, ankaraya giderek hacettepe ve ş. sporla karşılaşacaktır.
türkiye liginde beş takımın maçları sona ermiştir.
bu takımlar; istanbulspor, ankaragücü, demirspor, izmirspor ve altınordu'dur.
maçı biten takımlardan demirspor (27 puan) ve izmirspor (26 puan) düşmekten kurtulmuş, haftayı iki mağlûbiyetle kapayan altınordu ise, 24 puanla ikinci milli lig adayları arasına girmiştir.
türkiye liginin sonuncusunu bu hafta şehrimizde ve başkentte oynanacak maçların ortaya çıkaracağı sanılmaktadır. hâlen 26 maçta 21 puanla lig sonuncusu olan beykoz bu hafta ankara'da hacettepe ve şekerspor'la oynarken 28 maçta 23 puana sahip feriköy de mithatpaşa'da gençlerbirliği ve ptt ile karşılaşacaktır. feriköy’ün tehlikeden uzaklaşması için en azından iki puana ihtiyacı vardır. beykoz’un ise, bu hafta ankara’dan dört puanla dönmesi halinde düşecek takım altınordu olacaktır. beykoz'un ankara’dan sonra iki maçı; izmir’de altay ve göztepe iledir.
önümüzdeki haftanın diğer bir özelliği şampiyon adayı fener bahçenin başkentte yapacağı maçlar üzerinde toplanmaktadır.
şekerspor kulübü, antrenör fahrettin cansever'in işine son verdi. h. tepe'nin hedefi: f. bahçe maçı
togay bayatlı ankara’dan bildiriyor
şekerspor idare heyeti, şike iddialarını önlemek ve bir tedbir olmak üzere antrenör fahrettin cansever’in işine son vermiştir.
kulüp başkanı dursun yurdal, «biz şimdiye kadar şerefimizle mücadele ettik ve şimdiden sonra da aynı yoldan ayrılmıyacağız, gayemiz bu haftayı 3 puanla kapamaktır.» demiştir.
şekerspor'un haftanın maçları için primleri şöyledir: fenerbahçe maçına galibiyet 250 lira, beraberlik 150 lira.
beykoz maçına galibiyet 300 lira, beraberlik ve mağlûbiyet halinde 500 lira ceza.
doğanay’ın sözleri
h. tepe antrenörü yüksel doğanay ise «fenerbahçeyi yenmek için oynıyacağız. hedefimiz beykoz’dan ziyade fenerbahçe’dir.» demiştir.
bugün saat 16 da yapacakları antrenmandan sonra şeker tesislerinde kampa girecek olan mor beyazlıların primleri ise şöyledir: fenerbahçe galibiyeti 400, beykoz galibiyeti 200 lira.
f. bahçe yarın uçakla başkente gidiyor. hacettepe ve şekerspor sarı - lâcivertlilere karşı puan almak iddiası ile çıkıyor
togay bayatlı ankara'dan bildiriyor
futbol federasyonu başkanı orhan şeref apak, cumartesi ve pazar günleri ankarada oynanacak türkiye ligi maçlarında şike yapılacağı iddiaları ile ilgili olarak «şike konusunda bu dört takımın da şerefki mâzilerini böyle küçük hesaplar ile kirleteceğini zannetmiyoruz. kendilerinden şike beklemem» demiştir.
şekersporun eski beykozlu olan antrenörü fahrettin cansever'in, herhangi bir şaibe altında kalmaması için işine son vermesini «örnek bir hareket» olarak gördüğünü bildiren apak, hacettepeli idarecilerin de bugün türkiyenin en tanınmış insanları olduğuna ve hiç bir şekilde böyle yollara sapmayacaklarını söylemiştir.
hacettepe ve şekerspor takımları bir çalışma daha yapmıştır. hacettcpeliler dün kamp yerlerini değiştirilmiş ve şeker fabrikası tesislerinde kamp yapmaktan vazgeçerek, şehrin içinde bir otelde kampa girmişlerdir.
hacettepe ve şekerspor maçlarına hazırlanan fenerbahçe futbol takımı dün kendi stadında antrenör oscar hold'un nezaretinde sıkı bir çalışma yapmıştır.
sarı - siyahlı kulüp, bu arzuları gerçekleşmeze maçlar için tarafsız saha teklif edecek
ankara, özel
beykoz ikinci başkanı dr. süreyya eren, şike iddialarını reddetmiş, gelecek haftaki izmir maçları için de federasyondan ve gerekirse hükümetten garanti isteyeceklerini açıklamıştır.
dün başkentte yaptığı basın toplantısına, etrafta beykoz aleyhine çıkarılan dedikoduların asılsızlığını bildirerek başlayan dr. eren, «biz sporu, spor olarak kabul ediyoruz, maçlarımızı da
centilmence oynayacağız.» demiştir. beykoz ikinci başkanı, gelecek haftaki izmir maçları konusunda da şunları söylemiştir: «kulübümüz, her türklü çirkin çirkin tahrikleri gözönüne alarak izmir maçları için federasyından ve gerekirse, sporcu başbakan'dan hükümet garantisi istemeğe karar vermiştir. müracaatımızı bugün yapıyoruz. bu garanti alamazsak o zaman maçların tarafsız sahada oynanmasını isteyeceğiz. aksi halde bu maçlarda doğacak her türlü hâdisenin sorumluluğu, istekleri yerine getirmeyenlere ait olacaktır.»
fenerbahçe (şampiyonluk için bşekerspor'la) beykoz (düşmemek için h. tepe ile) oynuyor
türkiye ligine bugün istanbul’da feriköy - ptt, g. saray - g. birliği, ankara'da hacettepe - beykoz, şekerspor . f. bahçe maçları ile devam edilecektir.
(...)
ankara’da
19 mayıs stadındaki maçlar ise, şampiyonluk ve sonunculuk mücadelesine sahne olacaktır. 14.30’da başlayacak ilk maçta 21 puanı olan beykoz'un, hacettepe'den iki puan alması şarttır.
16.15'deki ikinci müsabakada fenerbahçe ile şekerspor karşı karşıya geleceklerdir. beşiktaş'-dan dört puan önde bulunan sarı - lâcivertlliler ankara'dan üç puan aldıkları takdirde, istanbul'da rakiplerine yenilseler dahi şampiyon olacaklardır. her şeye rağmen, fenerbahçe'nin, biraz zorlanmakla beraber. şekerspor'u yeneceği tahmin edilmektedir. sarı - lâcivertliler sahaya şu kadroları ile çıkacaklardır: ali - şükrü, ismail - şeref, yıldırım. a. ihsan - ogün, ziya, yüksel. hüseyin, aydın.
altınordu kulübü başkanı nazif çağatay, dün futbol federasyonuna bir telgraf çekerek, «ankara’daki beykoz maçları hakkında kendi kulüplerine ihbar ve müracaatlar olduğunu, maçların anlaşmalı olarak beykoz lehine biteceğinin iddia edildiğini» bildirmiştir.
* türkiye liginin kalbi şu anda başkentte, atmaktadır. aylardır zihinlere takılan «şampiyon kim olacak? ikinci milli lige hangi takım düşecek?» sorusu, nihayet bu gün ve yarınki müsabakalar sonunda bir dereceye kadar cevaplanacaktır. zira fenerbahçe'nin iki müsabakayı kaybetmesi ve keza 21 puanla sonuncu durumda bulunan beykoz'un izmir'de iki deplâsman maçının mevcut olması, bizleri ihtiyatlı konuşmaya sevketmiştir. her ne kadar normal ölçülerde f. bahçe'nin şampiyon olması gerekirse de, futbolda peşin hükümlerin çok zaman sahada bozulduğu gözlerden uzak tutulmamalıdır.
* ancak. f. bahçeli yöneticiler verdikleri demeçlerde de bir iyimserlik havası içinde görülmektedirler. teknik direktör kemal atakul, ankara maçları hakkındaki görüşünü şu cümlelerle açıklamıştır: «geçen yıl şampiyonluk turunu alsancak stadında yapmıştık. bu yıl da gayemiz başkent sarı - lâcivertlilerine bu zevki tattırmaktır. bu sözlerimin her şeyi ifade ettiği kanısındayım.»
* antrenör oscar hold ise, aynı kanaate iştirak etmekte, «yüzüp yüzüp kuyruğuna geldik. gayemiz bu yıl da şampiyonluğu kazanmaktır. f. bahçe istanbul'a şampiyon olarak dönecek» demektedir.
* sarı - lâcivertlilerin bugünkü rakibi şekerspor da ididalı konuşmaktadır. şike iddialarının kendilerini lekelemesinden korkan ankaralılar, ellerinden geldikleri kadar sahada didineceklerini, f. bahçe'den puan alacaklarını söylemişlerdir.* gerçek olan, şenol, birol, özcan'dan mahrum f. bahçelilerin enerjik ve hakikaten iyi futbol oynayan şekerspor karşısında bir hayli zorlanacağıdır.
* fenerbahçe, ankara'dan puansa dönse dahi, istanbul'da şampiyonluğa ulaşmak şansını bir ölçüde yine elinde tutabilecektir. ama, beykoz için ankara'da çok şey kazanılacak veya kaybedilecektir. ankara'dan dört puanla ayrılacak bir beykoz, izmir'e turist rahatlığı içinde gidebilecektir. fakat, izmir'den bir puan dahi almak mecburiyetinde kalırsa, bu puanın aslanın ağzında olduğunu söylemeye lüzum dahi yoktur.
* düşünmek lâzım ki; fenerbahçe'yi şampiyonluğa, beykoz'u düzlüğe çıkaracak puanlar iki güçlü ve çetin takım elindedir. ve yine işaret etmek yerinde olur ki, şekerspor ve hacettepe fenerbahçe'nin ve beykoz'un beklediği puanlan vermemek için oynayacaklardır. çünkü çok lâf edilmiştir ankara maçları için... türkiye lig'inde böylesine heyecan dolu, böylesine ümit verici ve ümit kırıcı bir hafta gelmedi, dense yeridir.
* şekerspor'la hacettepe, türkiye ligi'ni «çilingir» leri sanki... aylardır, haftalardır sımsıkı kapalı iki kilidi de açmak, bir hayli onların elinde... birinci kilidin kapadığı kapının ardında «şampiyonluk tahtı» var, öteki kilitle kapalı kapının arkasında da «sonunculuk zindanı»... biri aydınlığa, öteki karanlığa açılan iki kapının kilitleri... bakalım bu kilitlerin açılış şifresini iyi çözebilecek mi fenerbahçe ile beykoz?
* kaleci baskın «fenerbahçe’den gol yemeyeceğim» diyor. daha doğrusu, «fenerbahçe'de bana gol atacak forvet yok!» diyor. şöyle bir inceledim eski maçlarını iki takımın. meselâ geçen lig'de (15.9.1963'de) ankara'da fenerbahçe, hacettepe’yi 4-1 yenmiş. ama o maçta baskın’a bu dört golü atanlar, şenol (2), lefter ve selim... baskın belki de, «bana gol atanlar şimdi takımda yok» demek istiyor. genç kaleci» nin ne demek istediğini tam olarak yarın anlayacağız.
* başkent heyecanlı, başkent telâşlı, başkent elektrikli... radyoda bile «milletvekillerinin ankara'dan ayrılmaması» bildirildiğine göre... bütçe müzakeresi için mi? yok canım, milletvekillerinin bütçe müzakerelerinden çok lig mücadelelerine koşacağına bahse girerim bugün... şeref turunu bırakın da, şeref tribününe bakın!. hepsi öyle çok seviyor ki «spor» u artık..
* ankara'ya şeref turu görmeğe gelmiş sarı - lâcivertli taraftar çok. bunlar arasında «iki yıldır şampiyonluğu istanbul'da almak kısmet olmuyor» diyenler de çoğunlukta, «geçen yıl izmir’de şampiyon olmuştuk. bu defa da sıra ankara'da...» ama iki çetin takımlarına güvenen başkentti sporseverler aksi görüşte: «biz eşit liğe inanıra... fenerbahçe’yi iki maçta da yenip beşiktaş’la denk duruma getireceğiz. istanbul’da paylaşsınlar kozlarını...»
* hangi takımın kümeden düşeceğini hesaplayıp yürürken, birden kulağıma «şike, şike» sözleri gelince, nasıl hızla döndüm, bilemezsiniz... ve heyecanla: «nece, diye bağırdım, şike mi? nasıl? hangisinde?» şöyle bir baktılar yüzüme: «sizin gazetede okuduk, dediler, herkes şike olduğu kanısındaymış...» gazeteyi de uzatıp gösterdiler:«hah işte!.. ne yazmışsınız: clay - liston maçı şike!..»
* ilk merhale, şekerspor sarı - lâcivertliler için... fenerbahçe bugün hastahane kapısında tahlil raporunu bekler gibi... «şeker» çıkacak mı kanında?
* ankara, toprağından taşına heyecanlı bir hafta sonu yaşıyor... «ankara'nın taşına bak, gözlerimin yaşına bak!» mısralarını mırıldanarak 19 mayıs stadı’ndan ayrılanlar kimler olacak bakalım?
«dehşet yolcuları» filmini çeviriyordu beykoz... patlayan madde yüklü kamyon, müthiş arızalarla dolu, kapkaranlık yolda hızla götürmek zorundaki şöförün filmini... ufacık bir sarsıntı o maddeyi patlatır, kamyonu da, şoförü de havaya uçururdu.
işte bu ürkeklik içindeki beykoz «aman puanlar uçmasın» diye başladığı oyunda sarsıntılarla bocalayıverdi hemen. fırtına, ama ne fırtına başlangıçtı hacettepeninki... daha üçüncü dakika dolmadan kornerden nihatın uzaklaştıramadığı topu, onursal ceza sahasından nefis şutla ağlara gönderiyor, beş dakika geçmeden de bu defa halis, birâz şansın yardımıyla, şandellediği topun kaleciyi aşıp fileleri bulduğunu görüyordu. iki farklı yenik duruma düşmüştü sarı-siyahlılar... galiba her şey daha başta bitmişti.
fakat, hayır... ikinci golden iki dakika geçerken cemal’in baskından dönen şütü, topu rıdvana getiriyor ve solaçığın vuruşu beykoz’a ümit ışığı veren golü sağlıyordu.
şike mi? anlaşma mı? görenler, gülerdi bu dedikoduya.. beykoz’la hacettepe, bir kupa finali çetinliği içinde savaşıyordu. hele ikinci yarıda... elektrikli, sinirli bir hava bürümüştü maçı, bu arada şirzat’ın ceza sahasında düşürülmesine, maçın sertliğe biraz müsamahalı romen hakemi seyirci kalıyordu. beykoz, en iyi adamı cevdet’i ileri aldıktan sonra ise, hacettepe iyice sıkışıyordu. işte cevdet atıyordu golü. fakat «sahanın en iyisi» kale ağzından dikivermişti topu.
..ve beraberlik
birden karıştı hacettepe kalesi: cemal’in baskın’dan söktüğü top, kale önünde karambol yaratmış, cevdet’in aşırtması orhan’ın kafası, baskın’ın kalesini bulmuştu. beykoz’un beraberlik golü, 19 mayıs stadı’nı öylesine havaya kaldırmıştı ki «yaşa» tempoları semaya yükselirken, bilmeyen biri, beykoz’u ankara takımı sanırdı. saldırıyordu beykoz, tribünlerin temposuyla birlikte coşuyordu. ve işte bir kere daha golü atıyordu. ama atamadı. baskın, sakatlanmak bahasına kurtarmıştı cevdet’in enfes şütünü... tek kollu baskın, mücadeleyi bırakmıyordu son dakikaya kadar... son dakika mı? «sahanın en iyisi» cevdet, topu almış, karşısına çıkan bütün hacettepelileri geçe geçe kale önüne gelmişti. gol’e bir adımı vardı. atamadı o adımı. top mu sekti, yerin mi falsosu? vuramadı doğru dürüst topa. golü, daha doğrusu galibiyeti kale ağzından dışarı atıverdi. hava, beykoz'un bu bahtsızlığını canlandırırrcasına kara bulutlarla kaplanırken, hakem de 2-2'lik sonu bildiren düdüğünü çalıyordu.