millî takımımız moskova’daki karşılaşmaya turgay – ahmet, basri – şeref, osman, mustafa – hilmi, naci, metin, can, lefter tertibinde çıkıyor
antrenör sandro puppo, müdafaaya önem verecek. turgay beraberliğe razı
millî futbol takımımız dünya kupasındaki ikinci eleme maçını bugün türkiye saatiyle 17.30 da moskova’nın 110 bin kişilik lenin stadyomunda rusya ile yapacaktır.
finlandiyalı hakemlerden hirvienemi, voskinen ve gedeberg’in idare edeceği müsabakaya millî takımımız:
rusların kadrosu ise «maslaçenko – medakin, çekeli – voronin, maslenkin, kadrikatse – metreveli, ivanov, ponodelnik, bubukin, meskhi» den müteşekkildir.
4 – 2 – 4 oynuyoruz
dün öğleden sonra antrenör sandro puppo ile idarecilerimizin yaptığı toplantıda tesbit edilen milli takımımız rusya’ya karşı evvelce kararlaştırıldığı şekilde 4+2+4 sistemi ile oynayacaktır.
antrenör puppo «moskova’da rus seyircisi önünde yapacağımız bugünkü müsabaka gücümüzü müdafaaya vereceğiz. müdafaamız forvet elemanlarının da yardımı ile bilhassa oyunun ilk 20 dakikasında rakip takımın hızını kesmeye çalışacaktır.» demiş ve netice hakkında sorulan bir suali «her şeye rağmen futbolcularımızın kuvvetli rakipleriyle mücadele edeceklerinden eminim» diye cevaplandırmıştır.
moskova radyosu bugün türkiye saatiyle 17.30 da başlayacak olan maçın ilk devresini kısa dalga 31, 41, 49, orta dalga 309, 337, ikinci devresini kısa dalga 19, 25, 31, orta dalga 309 metrelerden, staddan türkçe olarak naklen yayınlayacaktır.
rus’la galibiyetten emin bir lisanla konuşmaktadırlar. bu kanaat gazetelerde de dikkati çekmektedir. türkiye – rusya milli amçı hakkında geniş çapta neşriyat yapan moskova gazetelerinde «türkleri düna kupasından eleyeceğiz» tarzında yazılara rastlanmaktadır.
moskova’da yüz binlerce meraklı bugünkü maçı beklemektedir. müsabakanın cereyan edeceği lenin stadyumu 110.000 seyirci almaktadır. dün akşam rus federasyonuna mensup şahıslar bütün biletlerin satıldığını açıklamışlardır.
sakatlığı sebebiyle milli takımdaki yerini maslaçenko’ya bırakan kaleci yaşin futbolcularımıza karşı büyük bir yakınlık göstermektedir. şöhretli kaleci dün fenerbahçeli ergun’dan bahsetmiş ve «puşkaş ne yapıyor?» sualini sormuştur. can’ı, basri’yi çok beğendiğini ifade eden lev yaşin’e arzusu üzerine türk sigarası verilmiştir. baş antrenör kaçalin ve netto ise can’ın basketbolü de futbol kadar iyi oynadığını söylemişlerdir.
rus milli takımının baş antrenörü kaçalin bugünkü müsabaka hakkında «eski görüşlerimde büyük bir değişiklik olmadı. maç moskova’da oynanıyor. kâğıt üzerinde biz favoriyiz. ama türklerden çekindiğimi tekrarlamak isterim.» şeklinde konuşmuştur.
* rus futbol federasyonu başkanı garanatkin aynı zamanda fifa asbaşkanıdır. 1929-1932 yılları arsında moskova lokomotif ve milli takımda kalecilik yapmıştır. sıfırın üstünde 50 derecede kalecilik yaptığı gibi, sıfırın altında 35 derecede hokey oynamıştır. * rus takımının 32 yaşındaki maşhur kalecisi yaşin caz hastasıdır ve caterina valente’nin hayranıdır. * sol haf netto 400 metreyi 50 saniyede alabilir. her maçta 40-50 metrelik iler ve geri deparlar yapabilir. * metreveli – ıvanov – ponedelnik – bubukin – meşhi’den müteşekkil forvat şimdiye kadar 9 defa yanyana oynamıştır. * rusyanın en golcü futbolcusu santrfor ponedelnik’tir. geçen sene ligde 19 gol atmıştır. bu sene 6 golle baştadır. * kaptan igor netto, macar bozsik’in çok yakın arkadaşıdır. uzun boynundan dolayı «kaz» lâkabı ile anılan netto, futbolcu olmadan evvel çok iyi bir buz hokeyi oyuncusu idi. * avrupa’nın en sür’atli açıklarından biri olan metreveli’nin bir terzi dükk’anı vardır. elbise biçerken eli sahalarda olduğu kadar çabuktur. * rusya’da futbolcuların kulüplere ihanet edip de başka bir takıma geçtikleri görülmemiştir. yaşin dinamoda 8, netto spartak’ta 9, voinov dinamo’da 7, maslenkin spartak’ta 10 senedenberi oynamaktadır. * valentin ivanov üniversite öğrencisidir. defterlerinin üzeri taktik kombinezonları ile karalıdır. çok sert bir oyuna, husus’i hayatında gayet naziktir. ilerde gazeteci olmayı düşünmektedir. * rus takımının en uzun boylu futbolcusu yaşin (1.84), en kısası solaçık meşhi (1.69) dur. rus takımının en yaşlı futbolcusu yaşin (33), en genci de medakin ve meşhi’dir (24). * rus takımında 1956 melbourne olimpiyatları birincisi olarak altın madalya kazanan futbolcular şunlardır: yaşin, netto, ivanov, voinov. * rus takımına 1960’dan sonra dahil olan futbolcular sekiz tanedir ve şunlardır: petrov, hüseyinov, manoşin, batanov, labonovski, voronin, medakin, çeheli. * rus takımında yer alan oyuncuların (manoşin, btanov, voronin, ivanov, metreveli, medakin) torpedo’lu, üçü (petrov, hüseyinov, netto) spartak’lı, dördü (yaşin, ceheli, maşhi, voinov) dinamo’lu, (maslaçenko) lokomotif’li, (ponedelnik) rostov’lu, (bubukin) ordu’lu, labonovski de kiev’lidir.
oyun devamınca müdafaaya ehemmiyet veren millî takımımız 20. dakikada sağhaf voronin’in attığı gole mukabele edemedi
âni olarak hastalanan hilmi’nin yerine ismet solaçık oynadı. maç kalitesiz cereyan etti. takımımız ikinci devre rakibine nisbetle çok daha canlı idi
millî futbol takımımız, «dünya kupası» eleme turundaki ikinci maçını dün moskova’nın lenin stadında rusya ile yaptı ve ilk devrenin 20. dakikasında voronin’in attığı golle 1 – 0 mağlûp oldu.
doğrusu buna ancak «kazâ golü» denilebilirdi. kalemizin sıkıştığı bir anda ileriye kayan voronin’in, basri’den dönen topu yakalayıp ağlarımıza gönderebilmesi için her şeyden evvel «şanslı» olmaklâzımdı. işte bu talihsiz golle moskova’nın lenin stadında rusya ile yaptığımız ikinci eleme maçını veriyorduk…
hilmi’nin evvelki gece birden anjin olması dolayısıyla, ilân edilen tertipte değişiklik yapılmış ve lefter sağaçık oynatılarak, solaçığa ismet alınmıştı. takımımız lenin stadında oynadığı sırada, hilmi 38 buçuk derece ateşle otelde yatmaktaydı.
rus takımı da kadrosunda değişiklik yapmış ve yaşin’le netto’dan başka, tanınmış sağiçi ivanov’u da oynatmamıştı.
maçın hikâyesi
finlandiyalı hakemin düdüğüyle beraber, rus forvetleriatılıyor. ilk tehlikeyi hemen ilk dakikada geçiriyoruz. müdafaamız temkinli, topu rahat açıyor. fakat mukabil hücum geliştiremiyoruz. ruslar tekrar akında… ilk 5 dakika, hep yarı sahamızda geçiyor. ve son tehlikeyi sağaçık metreveli’nin şutuyla atlatıyoruz: top direği yalayarak dışarı çıkıyor…
ikinci «5» dakika başlarken, takımımız da ilk hücumunu yapıyor. can kendine has stille aldığı topu metin’e aktarıyor. metin müsait durumda. umiıleniyoruz, fakat solbek çekeli’nin müdahalesi, ümidimizi kırıyor.
ilk korner ve ikincisi…
maçın tam 9. dakikası… maçın ilk korneri… soldan meskhi çekiyor, ortası kale önünü karıştırdı. solhafları da birden orada bitiverdi. neyse ki, basri zamanında kesti.
geriden uzayan top, tâ lefter’e kadar geldi. «profesör» akıyor şimdi… «pasını kime verecek?» diye beklerken, lefter hiç beklemeden topa vuruyor. şut, güzelliğine güzel ama, kaleye olan mesafe 40 metreye yakın…
işte 15. dakikada ikinci korneri de çekiyor ruslar… şeref’le mustafa topu önlediler, turgay’a verdiler. turgay’ın uzun, çok uzun degajmanı… «tam metin’lik» derken… metin’den önce, rus kalecisi davranıyor.
ilk 20 dakika biterken…
idareci, gazeteci, yedek oyuncu, kısacası staddaki bütün türklerin gözü saatte: «ilk 20 dakika dayansak…» işte 17. dakikayı da bulduk. tehlikeler birbirini kovalıyor, hepsini de kurtarıyor çocuklar… sağbek medakin geriden aldığı topla daldı, ceza sahamıza sokuluyor. birden nefis bir şut… kalede turgay var ve «turgaylığı» nı gösteriyor. mükemmel yumrukladı. akabinde korner yani bir yeni tehlike… onu da müdafaa kesti. uzatıyorlar hemen… metin’e doğru. ilerde bir tek metin var, on oyuncumuz da kendi yarı sahamızda. metin tek başına topu alıp kullanamıyor.
«işte ilk 20 dakika bitiyor, demek ki dayandık. ötesi…» demeye kalmıyor. tam 20. dakikada basrinin bir faulünden doğan frikiki metreveli çekiyor. eyvah!.. top kale önünü karıştırdı… basri fırlattı kendini, uçarak, yere paralel bir kafa vuruyor… kurtuldu mu? hayır hayır hayır… sağhaf voronin bir anda ceza sahasında göründü, ne zaman geldi oraya?... ve ne zaman vurdu topa? meşin yuvarlak filelerimizde… demek ilk 20 dakikayı golsüz kapayamadık.
golden sonra…
bu golün arkası gelir mi, diye endişelenmek, yersiz değil. çünkü ruslar bizden daha çok akın yapıyor. iki yan hafları devamlı, akınlarını destekliyor. şimdi de bubukin’in inişi. mustafa kornerle kesiyor. kornerden gelen topu sağiç batanov kullanmış olsa, kötü…
bir korner daha… solaçık meskhi mükemmel ortalıyor, diğer rus forvetleri fırsatı beklerken, turgay alkışlanan bir kurtarışla topu alıyor. ama, bitmiyor ki bu kornerler… bubukin ceza sahasına girip de kaleye akarken, basri çareyi kornerde gördü. meskhi, batanov’un pasını dışarı atıyor. bu da kurtuldu…
ilk kornerimiz…
takımımız ilk korneri, 32. dakikada kazanıyor. mustafa’nın pasıyla 18’e giren metin, şutunu patlattı. kornere çelerek zararsız hâle getirmek istiyorlar. soldan ismet’in korner atışı, topu lefter’e getiriyor. lefter çalımla dalmak arzusunda, bırakmadılar: bir korner daha kazandık. fakat… fakat lefter, zayıf bir vuruşla avüta yolluyor topu…
oyun hiç de parlak değil… nitekim rus seyirciler de, takımlarını protesto edici hareketlerde bulunuyor, ıslıklıyorlar zaman zaman… bubukin’in iki sürüşü, avutla neticelendi. bir diğerinde batanov, kafa vuruşunu, kalenin pek uzağına doğru yaptı.
sadece 2 ofsayt
ilk devrenin son 5 dakikasındayız. ve maçın ilk ofsaytı… ofsayta düşen, rusların solaçığı metreveli… halbuki müsait durumdaydı ve ofsayt olmasa golleri ikiliyebilirdi.
o golleri ikiliyebilirdi ama, can da pekâlâ şutunu sert çekebilse beraberliği sağlayamaz mıydı? devrenin bitmesine sadece 2 dakika var. can tek başına ilerliyor. akıyor… ama zayıf bir şut, kaleci kurtarıyor.
ardından, can ofsayt… 90 dakika zarfında biri lehimize, diğeri aleyhimize, bu iki ofsayttan başka ofsayt olamayacak…
hızlı başlangıç
devreyi 1-0 mağlûp kapayan takımımız, ikinci yarıya hızlı girdi. işte ilk dakikada metin’in pası, can’ın çalımı… oooo, santrhaf maslenkin, canı tam tâbiriyle «biçiyor»… can yılmıyor, kalktı,bir akın daha… bu defa kornerle kesiyorlar. faydalanamıyoruz bu kornerden…
rusların kaptanı bubukin, akınları düzenliyor ve tehlikeleri yaratıyor. gene inerken, naci sertçe durdurdu. sonra da özür dileyince, seyirciler naci’nin nâzik jestini alkışlamağa başladı.
takımımız bu devre, ilk yarıya nisbetle daha çok hücumda. bir korner daha kazanıyoruz. lefter çekiyor, metin’in kafası… kaleci yakaladı.
osman kurtarıyor
ikinci devrenin 15. dakikası… tehlike büyük… seyirciler «goool!» diye bağırmağa hazırlanırken… bubukin’in kaleye giden şutunu, osman ayak koyuyor ve topu kornere çelmeyi başarıyor. korneri kurtaran da, gene osman…
şimdi karşılıklı akınlar daha fazla. soldan iniyoruz. can’ın akını seri… kornerle kesmeyi en çıkar yol gördü rus defansı… ısmet’in kornerini, geriye gelen bubukin çeliyor. ve akabinde aleyhimize korner… gene devrenin tam 20. dakikasındayız. kötü bir tesadüf olmasın, demeye kalmıyor… ınen bizimkiler… şeref kestiği topu uzattı. metin yakaladı… ılerliyor… gidiyor metin… tam gol fırsatı… fakat kaptırdı… ve gol de gitti. böylesine fırsat kolay gelir mi bir daha? nitekim gelmeyecek de…
turgay alkışlanıyor
devrenin 24. dakikasında, bubukin’in klâs bir şutu… müthiş bir şut… turgay mükemmel kurtarıyor bunu ve alkışslanıyor… lenin stadı turgay’ı bir kere daha tanıyor…
tehlike geçmedi. üç dakika sonra, santrfor ponodelnik kaptığı topla indi, şutunu çekti.turgay karşılıyor. kale önü karıştı. şeref’in müdahalesi, turgay’ın yumruğu… meskhi’nin şutu… tpun avuta gitmesiyle rahat nefes alıyoruz.
turgay’ın bir ustalığundan sonra, batanov’un bir acemiliğine şahit oluyoruz. kaleye yakın mesafede, pek müsait pası kullanamadı, ıskaladı topu…
ve bir fırsat daha kaçırıyoruz. metin’in pasını lefter kapıyor, kapıyor da faydalanamıyor.
bu, böyle biter…
maçın son 10 dakikasına girdik. «bu, böyle biter» kanaati umumi artık. nitekim seyircilerin, ıslıkları da arttı. takımlarının oyunundan memnun kalmadıklarını belirten hareketlerde bulunuyorlar.
bu arada bir penaltı korkusu geçiriyoruz. mustafa’nın eline çarpan top çabuk uzaklaşıyor. can yakaladığı topla inip tehlikeyi karşı kaleye aktarıyor. naci – can paslaşması… sola uzun bir pas.. metin yetişebilse…
son dakikadayız. osman’ın keserek verdiği topu forvetimiz tutamadı,tekrar indi ruslar. meskhi’nin şutunu şeref önlüyor. uzatıyor can’a… can çalımla giderken taç… ve taç atılırken, hakemin düdüğü: 1-0 rusya galip!..
seyirciler, takımlarını uzun uzun ıslıklamadan staddan çıkmıyorlar. 1-0’lık galibiyetin tatminkâr olmadığını hissettirmek istiyorlar. biz ise, yenildiğimize üzgün, fakat sonucun tek gole bağlanmasından ıstanbul maçı için ümitli ayrılıyoruz.
dün moskova’da oynanan türkiye – rusya milli futbol maçını sovyetler birliği başbakanı kruşçev de şeref tribününden takip etmiştir.
kruşçev, her iki milli takımı da aynı derecede alkışlamıştır. a.p. ajansı, kruşçev’in maça sadece futbol merakını tatmin için değil, türklere karşı dostane bir jest yapmak için gelmiş olduğunu bildirmiştir.
rus başantrenörü, “türk takımı istanbul’da hücum oynayacak. rövanşı kaybetmekten korkuyorum” dedi
neticeden memnun olan kafilemiz çarşamba gecesi yurda dönüyor
rus milli takım başantrenörü gavril kaçalin maçtan sonra üzgün bir ifade ile «netice sizin için fevkalâde. müdafaa oynadınız. kazançlısınız. şili tehlikeye girdi» demiştir.
türkiye – rusya maçının kaliteli olmadığını açıklayan başantrenör, ahmet, şeref ve osman’ı çok beğendiğini belirtmiş, turgay’dan «dikkatli kaleci» diye bahsetmiştir. kaçalin rus milli takımının istanbul’da 12 kasımda milli takımımızla oynayacağı ikinci eleme maçına çok ciddi bir hazırlık yaparak çıkması icabettiğine temasla sözlerini «türkler istanbul’da hücum sistemi ile maçı almaya çalışacaklar» diyerek bitirmiştir.
dünkü maçta yerini masleçenko’ya bırakan kaleci yaşin ie ıstanbul’daki maça form tutarak geleceğini bildirmiş ve takımımızdan turgay, ahmet ve şeref’in klâs futbolcu olduklarını ifade etmiştir. sakatlığı sebebiyle rus takımındaki yerini alamayan kaptan igor netto ise milli takımımızın rus milli takımının hızını kestiğini söylemekle iktifa etmiştir.
milli takımımızın antrenör, idareci ve futbolcuları moskova’da maçın tek farklı kaybedilmiş olmasından memnun gözükmektedirler. sandro puppo, futbolcularımızın verilen taktiği iyi tatbik ettiklerini, kafile başkanı özyurt, almanya’daki kampın faydalı olduğunu belirtmişler, kaptan turgay ise: «son yıllarda bu kadar şuurlu oynamadık. neticeden memnunuz.» demiştir.
milli takımımız salı günü moskova’dan ayrılacak ve frankfurt yolu ile çarşamba gecesi yurda dönmüş olacaktır.
yine dünya kupası eleme serisindeki diğer rakibimiz rusya ile ilk maçın 1961 mayısında moskovada, ikinci maçın ise aynı yılın ekim ayında ankara veya istanbukda oynanması hususunda tam bir anlaşmaya varılmıştır.
«b» takım da bugün belli olacak. namzetler torpedo ile hazırlık maçı yapacak
27 kasımda sofya’da ve istanbul’da bulgaristan’la karşılaşacak olan (a) ve (b) milli futbol takımlarımızın namzet kadroları bugün açıklanacaktır.
dün federasyon âzâsı necdet erdem’le teknik danışma kurulundan şeref görkay ve sadettin arseven’in yapmış olduğu toplantıda (a) milli takımına girecek elemanlar hemen hemen belli olmuş. (b) milli takımına alınması düşünülen bazı futnolcular üzerinde tam bir fikir birliğine varılamadığı için kadroların açıklanması bugüne bırakılmıştır.
(a) milli takım kadrosuna şu futbolcuların çağrılması muhtemeldir: necmi, kaya, tuncay, şenol, birol (beşiktaş), naci, basri, ismail, kadri, lefter, hilmi, can (fenerbahçe), turgay, büyük ahmet, suat (galatasaray).
(b) milli takımının namzed kadrosunun tesbitinde selâhiyetliler güçlük çekmişlerdir. karagümrüklü tarık’la, aydın’ın iki kadrodan hangisinde yer alacağı bugün belli olacaktır. bu kadroya dâvet edilmeleri beklenen futbolcular da şunlardır: doğan (beşiktaş), yüksel, avni, şeref, şükrü (fenerbahçe), samim, bahri, mustafa, nuri (galatasaray), zeynel (gençlerbirliği), varol (altay)
(a) milli kadrosunu necdet erdem, (b) milli kadrosunu ise şeref görkey hazırlayacaklardır. federasyon başkanı faik gökay bulgaristan milli maçları için tesbit edilecek kadroların aynı zamanda dünya kupası elemelerinde rusya ve norveç’le yapılacak karşılaşmalara da hazırlanacağını seyyal kadrolar arasında futbolcuların yer değiştirebileceğini bildirmiştir. her iki namzet kadro önümüzdeki çarşamba gününden itibaren mithatpaşa stadında idmanlara başlayacak ve şehrimize gelerek rus torpedo takımıyla iki hazırlık maçı oynayacaktır randaki turnuanın yapılıp yapılmayacağı belli olmamıştır. tahrandan müsbet cevap geldiği takdirde (b) milli takım iran şahının doğum yıldönümü münasebetiyle tertiplenecek olan turnuaya iştirâk edecektir.
federasyon başkanı ilân edilen 4 ve b kadrolarının dünya kupasına da hazırlanacağını söyledi
futbol federasyonu başkanı faik gökay, geçen hafta isveç'i 3-1 mağlûp eden norveç milli takımının, milli takımımız için dünya kupası elemelerinde en az rusya kadar çetin bir rakip olduğunu söylemiştir.
vu sebeple, dünya kupası eleme maçlarına dikkatle hazırlık yapmamız icap ettiğini belirten gökay «bulgaristan milli maçları için tesbit edilen namzet kadrolar aynı zamanda dünya kupasında rusya ve norveçle yapacağımız eleme müsabakalarına hazırlanacaktır. bu vesile ile her iki tertipte yer alan namzetleri bir kadro içerisinde kabul ediyor ve hepsine başarılar diliyoruz.» demiştir.
dünya kupasında millî takımımız, 7 temmuzda da norveçle karşılaşacak
ankara, hususî
jul rimet kupası maçlarında grubumuzda bulunan rusya ve norveç ile yapacağımız karşılaşmaların tarihleri belli olmuştur.
taraflar arasında başka bir anlaşmazlık çıkmadığı takdirde maçların programı şu şekilde olacaktır:
18 haziran 1961 türkiye – rusya (moskovada) 1 temmuz 1961 rusya – norveç (moskovada) 7 temmuz 1961 türkiye – norveç (oslo’da) 23 ağustos 1961 norveç – rusya (oslo’da) 29 ekim 1961 türkiye – norveç (ankara’da) 7 kasım 1961 türkiye – rusya (istanbul’da)
rusya ile ilk maçı 18 haziran 1961 de moskova'da, norveç ile 7-12 temmuz arası oslo'da oynamak istiyoruz
ankara, hususî
dünya kupasındaki rakiplerimiz rusya ve norveç ile yapacağımız maçların tarihleri hakkında futbol federasyonu, rus ve norveç federasyonlarına bir teklifte bulunmuştur.
bu teklifte, türkiye - rusya karşılaşmalarının ilkinin 18 haziran 1961 de moskova'da, ikincisinin 12 kasım 1961 de türkiyede, norveç maçlarının ise 7-12 temmuz arası oslo'da, ve ikincisinin de 29 ekim 1961 de türkiye'de oynanması istenmiştir.
dünya kupasında final müsabakalarına katılabilmemiz için önümüzdeki iki çetin rakip bulunmaktadır. bunlardan biri rusya diğeri norveçtir. rusya ile ilk karşılaşmayı 1961 in 18 haziranında moskovada oynıyacağız. milli takımımız daha sonra norveçe dönecek ve 7 veya 12 temmuz tarihleri arasında norveç milli takımı ile karşılaşacaktır. spor dünyasının sayılı otoriteleri beşınci grubun şampiyonluğunu rusyanın kazanacağını tahmin ettiklerini söylemektedirler. gerçek olan da kuvvet ölçülerinde rusların bizden ağır bastığıdır. ancak rus futbolu son yıllar içinde eski kudretinden ve kuvvetinden pek çok şey kaybetmiştir. nitekim futbol federasyonu baskanı faik gökay da bu görüşe iştirak etmis ve «rusya kadar norveçten de korkuyoruz» demiştir.