milli ligin ikinci yarısının ikinci haftası bugün üç şehirde altı takımın mücadelesiyle açılacaktır.
saat 15.15 de başlayacak olan ikinci müsabakada fenerbahçe, iki hafta evvel 1-0 yendiği istanbulspora karşı yine favoridir. sarı - lâcivertliler galatasarayı doğu kupasında 3-2 mağlûp eden «üner - atillâ, özcan - şeref, özer, basri - hüseyin, lefter, yüksel, kadri, selim» tertibiyle sahaya çıkacaklardır.
sarı - lâcivertliler, ist. spor karşısında bilhassa 2. devrede iyi oynadılar. golleri kadri ile selim attı
namık sevik
fenerbahçe bilhassa ikinci devrede çıkardığı güzel oyunla istanbulspor'u 2-0 mağlûp etti.
devamlı yağan sulu karın göl haline getirdiği sahada gerek istanbulspor, gerekse fenerbahçe, vasatın üzerinde bir futbol ortaya koydular. başa baş dişe diş bir mücadele diyebiliriz buna...
istanbulspor, ilk bakışta puan cetvelinin dibinde, düşmek tehlikesine mâruz bir takım olarak görünüyordu. o halde, sarı - siyahlı takım bu kadar puan kaybettikten sonra ne olursa olsun ismi büyüğe çıkan fenerbahçeye ne yapabilir, diye düşünenler olacaktı. ama gel gör ki sarı - siyahlı onbir, sanki aylardanberi fenerbahçe için bilenmiş, çalışmış, hazırlanmıştı.
ilk dakikalarda fenerbahçe öyle bir sert kayaya çarptı ki. sarsılmak ne kelime, adeta sırtüstü düştü. fakat, sonraları, ilk defa kalede yer alan m. ali'nin yerinde müdahaleleri ve emin blokajları bozgunu önleyecek, fenerbahçe, evveli ayağa kalkacak, sonra da demir gibi sağlam olan rakibini çelik bir pota içerisinde yumuşatıp eritecekti.
37. dakikanın gelip cattığı ana kadar sarı - lâcivertli takımda en fazla göz dolduran adamlar selim, kadri ve lefter olmuştu. müdafaada özer, topu ve adamı âdeta bir orak gibi biçiyor. atillâ ise her gedik veren yere yetişiyordu, özcan evvelâ kemalin karşısında bocalamıştı. fakat bu bocalayış rakibinin daha ziyade mânâsız denecek kadar faullü oyunundan ileri geliyordu. evet. 37. dakika...
ve fenerbahçe'nin galibiyet golü. hüseyin, sağaçıktan kaydı. uzun bir pas. lefter, topun üzerinden sıçradı. ve yetişen kadri sol bir şutla topu köşeye bırakıverdi. bu golün verdiği hızla ikinci yarıda da sarı - lâcivertli takım hücum inisiyatifini elinde tutacak, rakibi ile yaptığı fiziki futbol mücadelesinden galip çıkacaktı.
67. dakikada ise yüksel'in söküp ortaladığı topu bu defa da selim, çok güzel bir şutla istanbulspor kalesine gönderecekti.
galibiyeti sigortalayan bu golden sonra sarı - lacivertliler rahat bir oyunla maçın geri kalan dakikalarını doldurmak yolunu tuttular. bu arada selim'in sert bir şutu hemen direğin dibinden avutla neticelendi. keza genç kaleci m. ali de münferit gayretlere dayanan istanbulspor akınlarının kendisine kadar uzananları yerinde müdahalelerle tesirsiz hale getirdi ve fenerbahçenin sahadan gol yemeden, net bir galibiyetle ayrılmasını sağladı.