not: ilk kez 1958-1959 sezonunda milli ligde yer alan vefa, o sezon evinde oynadığı hiçbir maçı kaybetmedi. 1959-1960 sezonundaki ilk maçında ise evinde yenilgiyi tattı.
ilk basımı 2004 yılında olan hakan kulaçoğlu'nun "fırtına, ihtilal, efsane... trabzonspor" kitabından;
mehmet tan'ın "suat ile özkan" başlıklı yazısından;
birisi lâle devri'nin sadrazamıdır, diğeri ise istibdat devri'nin zaptiye nazırı...
ikisi de aynı çatı altında büyümüş, aynı tastan su içmiştir. ayrı gözükseler de aynı gayeye hizmet etmiş, maişetlerini temin için aynı kasanın önünde durmuşlardır...
aynı jenerasyonun iki ayrı insanı olmalarına karşın bir günden bir güne birbirlerini üzecek tek laf etmemişlerdir. kardeş kadar yakın ve hatta arkadaş bile olmadılar. dost da olmadılar, düşman da...
dünya görüşleri, hayat felsefeleri, inançları, itikatları, yemeleri, içmeleri, yaşamları, futbol anlayışları, futbola bakış açıları çok farklı da olsa birbirlerini kırk yıldır asla incitmediler. çünkü oynadıkları, son derece lezzetli ve kârlı olan bir tahterevalliydi. ağırlık merkezi futbol olan tahterevallinin destek noktasında trabzonspor vardı; tahta kalasın uçlarında bir o yükseliyordu, bir o.
anadolu ihtilâlini gerçekleştiren, tarih yazan, tarihin akışını değiştiren, trabzon ve türk futboluna ve özellikle de bir döneme damgasını vuran iki futbol adamından birisi hep bir bilen, diğeri ise bir bölen olarak tanımlanmıştır.
1959
idmanocağı forması giyen ahmet suat özyazıcı, müthiş tekniği, oyun zekâsı ile türkiye'nin en gözde oyuncuları arasındadır. roma olimpiyatlarına katılan amatör milli takımın, o zamanın deyimiyle, sağ hafında oynar, ahmet suat. düşünün bir kere, sağ ayaklı beton mustafa(ertan)'nm, ahmet suat'a yer açılsın diye sol hafta oynatıldığı dönemdir, o dönem.
rahmetli gündüz kılıç, a. suat'ı galatasaray'a transfer etmek ister; tam o sıralarda bir turnuva için brezilya'ya giden beşiktaş da kafileye katmak. a. suat, birkaç gün önce de fenerbahçeli ahmet erol'la el sıkışmıştır.
o gün özyazıcı'nın transferi bitecektir. ahmet suat ya galatasaray'a imza atacak ya da beşiktaş'la brezilya'ya uçacaktır. veyahut el sıkıştığı ahmet erol'un koluna girip fenerbahçe formasını giyecektir.
o gece ahmet suat'ı uyku tutmaz...
sabah namazına kalkar, dört rekâtı huşu içinde eda eder ve "ben anamdan ayrılamam" deyip, soluğu topkapı otobüs terminalinde alır.
ver elini trabzon...
ahmet suat kadercidir, amentü'ye inanmış insandır. kendi kaderini kendi çizer.
1960
özkan sümer'in futbol geçmişiyle ilgili hafızalarda iz bırakabilecek çok net bilgi ya da belge yok elimizde. bilinen, sümer'in futbola başlamadan önce karabük'te bir yerel gazetenin yazıişleri müdürlüğünü yaptığı ve bir süre zonguldak kömürspor'un formasını giydiğidir.
futbolcu olarak yeterliliği konusunda herkesçe bilinen ve kabul edilen, kafa çıktığı topa omuz vurması, sağ ayağıyla kontrol etmeye kalkıştığı topu sol ayağıyla kendi kalesine göndermesi ve tarihî ıskalarıdır.
sağ stoper olarak futbol hayatını sürdüren sümer, bir ara idmanocağı'nda santrafor olarak da oynamıştır. rivayet edilir ki, 7-0 biten erzurum'daki bir maçta kafayla iki de golü vardır.
1963
özyazıcı, idmanocağı'nm takım kaptanıdır. o dönemde idmanocağı takımının alemeti farikası ise "horoz sesi"...
trabzon, futbol ve horoz sesi; ne alakası var, demeyin...
plâk dönecek, horoz sesi hoparlörden duyulacak ve ahmet suat takımını sahaya öyle çıkartacaktır. belli ki, batıl inançları var, uğur yapıyorlar kendilerince...
aynı takımda yer alan sümer de en arkada sahaya çıkacaktır. necmi perekli ile uzun süre ciddi ihtilafları olmasına karşın, hazret, en arkadaki yerini kimseye kaptırmamıştır...
not: yazıda bahsi geçen ahmet suat özyazıcı'nın 1959-60 sezonunda beşiktaş ile adı geçentiği için beşiktaş'ın o sezonki ilk maçına yazdım...
27 ağustos'ta başlayacak maçlara izmir ve ankara 4, istanbul 10 takımla giriyor.
federasyon kupasının birinci ve ikincileri de milli lige ithal edilecek.
futbol federasyonu, önümüzdeki yıl mahalli liglerin yerine 27 ağustosta milli lig maçlarının başlamasını kararlaştırmıştır.
milli lig maçlarına istanbuldan 10, ankara ve izmirden 4 er takım iştirak edecektir. 10 istanbul takımı içerisinde federasyon kupasının birinci ve ikincileri de yer alacaktır. mahalli liglerin yerine milli ligin oynatılması kararını federasyon reisi gökay evvelce üç büyük şehirde profesyonel kulüplerin temsilcileri ile yapmış olduğu temaslardan sonra almıştır. diğer kulüpler kendi aralarında lig ve federasyon kupası maçları oynıyacaklardır. milli lig maçları 18 takım arasında tesbit edilecek bir fikstürle iki devreli olarak yapılacaktır. federasyon bu yıl olduğu gibi takımları gruplara ayrılmayacaktır. milli lig şampiyonluğunu kazanacak takım avrupa şampiyon kulüpler turnuvasında memleketimizi temsil edecektir. takımların deplasman güçlüklerini önlemek için federasyonun şimdiden bazı tedbirler aldığı bildirilmektedir. maçların erken başlamasının sebebini alakalı şahıslar, önümüzdeki yıl oynıyacağımız milli maçların çokluğuna ve memleketimizde ilk defa tatbik edilecek olan bahs müştereke balamaktadır.
saat 14.45'de oynanacak ilk maçı reşat bünyan, beşiktaş maçını ise ali timur idare edecek
millî lig maçlarının birinci hafta karşılaşmalarına bugün mithatpaşa stadında, istanbulspor - kasımpaşa ve beşiktaş - vefa maçalrıyla devam edilcektir.
beşiktaş - vefa
günün ikinci ve en mühim karşılaşmasını saat 16.30 da beşiktaş - vefa yapacaklardır. beşiktaş, geçen sene başarı gösteremiyen kadrosunun as elemanlarını satışa çıkarmış, buna mukabil genç futbolcular transfer etmiştir. siyah-beyazlıların bugüne kadar oynadıkları hususi maçlar, takımın henüz istikrar bulmadığım göstermiş, bununla beraber ilerisi için ümit verici olmuştur. vefa karşısında nasıl bir netice alacaktan hakkında şimdiden bir hüküm vermek yersizdir. keza son hazırlık maçlarında iyi bir takım hüviyeti taşımayan vefa'nın, necdet erdemin tekrar antrenörlüğü kabul etmesinden bu yana bir ilerleme kaydedip kaydetmediği de meçhuldür. bu maçı ali timur'un idare edecek. maçda son dakikada bir değişiklik olmazsa takımlar sahaya şu tertiplerle çıkacaklardır:
vefa antrenörü necdet erdem profesyonel kadro oyuncuları dün öğleden sonra kulüp lokalinde toplanmış ve açık farkla kaybedilen beşiktaş maçının umumi bir tenkidini yapmıştır.
milli lige vefa galibiyeti ile giren beşiktaşlılar, haftanın ilk antrenmanını dün şeref stadında yapmışlardır.
26 futbolcunun iştirak ettiği dünkü çalışmaya antrenör kuruk'in nezaretinde hailf ısınma turları ile başlanmış, müteakiben 45 dakika da kültür-fizik, kısa mesafede ileri -geri depar hareketleri yapılmıştır.
vefa maçında dizinden sakatlanmış olan kaya bu antrenmanda arkadaşlarından ayrı olarak çalışmıştır.
antrenmanın ikinci kısmında forvet elemanları kaptan nazmi'nin nezaretinde basketbol sahasında şut ve top kontrolü yaparlarken, müdafaa elemanları da uzun vuruşlara çalışmışlardır. antrenman iki kaleci necmi ve varol'un kurlik tarafından çalıştırılması ile sona ermiştir.
daimî kamp yeri
beşiktaş idare heyetince daimi kamp yeri olmak üzere kiralanan etilerdeki 9 odalı ev tefriş edilmektedir. evin tefrişi biter bitmez futbolcular burada kampa alınacaklardır.
antrenör, bursa'da maç yapılmasını istemiyor
bu hafta millî ligde maçı bulunmayan siyah-beyazlılara, bursadan yapılan maç teklifini antrenör kurlik kabul etmemiştir.
beşiktaş profesyonel takımı bugün şeref stadında gizli bir antrenman yapacaktır. çalişmalar esnasında stada seyirci ve gazetecilerden hiçbiri alınmayacaktır.
bu hafta milli ligde başka maçı olmayan siyah-beyazlılar, pazar günü bursaya giderek acar idman takımı ile hususi bir karşılaşma yapacaklardır.
sezonun başında kalecinin oyunun her anında, diğer bir futbolcunun sakatlandığı takdirde 44. dakikaya kadar değiştirilmesi mümkündü, ancak bu kuralın istismarı nedeniyle 1 ekim 1959'dan itibaren tüm değişiklikler yasaklandı.