gerçi fenerbahçe sahadan 1-0 galip ayrıldı. amma doğrusunu söylemek icab ederse en azından bir beraberlik, izmirspor'un hakkıydı.
hakem bedri çakır 55 nci dajikada aliyi ceza sahası içerisinde nacinin kasti bir şekilde durduruşuna gereken cezayı vermemiş olsaydı izmirspor haketti dediğimiz beraberliğe kavuşacaktı. vermedi, bu harekete benzeyen hatta birkaç favle de göz yumdu.
fenerbahçe her zamanki gibi oyuna iyi başlamıştı. hatta ilk 15 dakikalık zaman içerisinde mustafanın çok iyi top takip etmesi neticesinde bir de gol kazanmıştı. fakat bu andan itibaren sarı-lacivertli takımın bir balın gibi söndüğü ve sahadan silindiği görüldü. ilk hız gelip, geçmişti. arzuladığını temin etmiş olmanın rahatlığı içerisinde futbolcuların lakayd ve ağır hareket ettikleri müşahade ediliyordu. bir gün evvel altay maçında da sarı-lacivertli çocuklarda aynı haleti ruhiye vardı. ama 75 inc dakikada beraberlik golünü yiyince işin şakaya gelir tarafı olmadığını farketmişlerdi. dünkü hali gören taraftarlar aynı akibete uğramanın heyecanını uzun müddet çektiler. evet yıldız tablosuna şöyle bir göz atmakla anlaşılacağı gibi izmirspor her hattı ile fenerbahçeden daha üstün, daha müessir ve daha arzuluydu. saha ortasında rakibine top kaptırmayan izmirliler yalnız kale önünde aynı başarıyı gösterememişlerdi. fenerbahçe takımında ise dağınık hal başlayınca şöhretler şahsi gayretleriyle bir şeyler yapabilmek yoluna gittiler. evvela can, onu takiben lefter ayağına geçirdikleri topu rakip defansını tek başlarına atlayıp geçmek ve golle neticelendirmek sevdasına kapıldılar. bu denenen yolda muvaffak olamadıklarını kaydetmek yerinde olacaktır. o kadar şahsi ve o derece lüzumsuz bir nefre itimad gösterdiler ki... cem'i bir oyun olan futbolle bu hareketleri bağdaştırmak imkansızdı. takımda başarısız futbolcuların adedi fazlaydı. ve bu daha ziyade hücum hayyında yer alan futbolculardı. yalnız forvette, sağaçıkta ve santrforda golün kahramanı küçük mustafa muvaffak oldu. müdafaayı başta naci ve sonra da kaleci özkan ayakta tuttular. üç yıldız alan bu üç futbolcunun dünkü galibiyetteki hisseleri golü atan ve neticeyi muhafaza eden oyuncular olarak büüktü.
hakem bedri çakırın normal bir havada cereyan eden müsabakada bazı kararlarda mütereddit kalışını kusur hanesine kaydetmek icabeder.
maçın cereyanı ve gol
oyuna fenerbahçe hılzı bir tempoda başladı. 6 nci dakikanın dolduğu bir sırada ergun'un savurduğu ters şütü kaleci seyfi yerinde bir supleksle kornere çıkarıyordu. atan ve kurtaran cidden iyi haraket etmişlerdi. bunun 10 uncu dakikada mustafa'nın attığı gol takip etti. frikik olmuştu bu dakikada. bunu lefter kaleye havale etti. aradan sıyrılan mustafa çok yakın mesafeden çok güzel bir şüt atarak topu izmirspor ağlarına gönderdi. ilk ve son golden sonra oyunda heyecan yaratabilecek pek az hadise cereyan etti. yukarıda da işaret ettiğimiz gibi fenerbahçe durdu. izmirspor ise maça asılmaya başladı. 33 üncü dakikada sakatlanan basri'nin yerini nedim aldı. 38 inci dakikada ise cenap yerini erdoğana terkediyordu.
ikinci devre
fenerbahçe yine aynı şekilde, durgun ve dağınık, izmirspor hakim. ali sağdan bir akında fener kalesine yükleniyor, kesici adam naci'den başka müdahale edebilecek durumda kimse yok. naci müdahale ediyor ama favl. hakem bu bariz penaltıyı vermiyor. bunu izmirsporluların diğer akınları takip etti. naci ve özcan gol yememekte kararlı gözüküyorlardı. her tehlikeyi biraz osman, biraz da nedimin yardımı ile fenerbahçe ucuz atlattı. bu zaman içerisinde fenerbahçe forveti ise birbirine garip ikramlar yüzünden eline geçirdiği bir iki fırsatu kullanamadı. 75 dakikası izmirspor'un hakimiyeti altında cereyan eden maç böylece 1-0 izmirsporun mağlubiyetiyle sona erdi...