* ilk mağlubiyet aldığı, * deplasmanda mağlubiyet aldığı ilk maç.
not: o yıllarda takımlar haftasonları cumartesi ve pazar günü olmak üzere 2şer maç yaparlardı ya da birkaç hafta "bay" geçerlerdi. bu yüzden bu maç 5. hafta maçı olmasına rağmen aslında izmirspor'un ligdeki 8. ve deplasmandaki 2. maçıdır. izmirspor'un 1. ligdeki diğer ilkleri;
milli lig maçlarının beşinci hafta karşılaşmalarına bugün mithatpaşa stadında beykoz - izmirspor, istanbulspor - altay maçları ile devam edilecektir.
saat 13.30'da başlayacak olan beykoz-izmirspor maçını nadi ırmaklar idare edecektir. bu müsabaka izmir'de 2-1 izmirsporun galibiyeti ile biten maçın bir revanşı olacaktır. saha ve seyirci avantajına sahip bulunan beykozun izmir futbolünü hakkiyle temsil eden izmirspor takımını mağlup etmesi pek kolay olmayacaktır.
şubatın 21 inci cumartesi günü izmir'deki maçın 11 inci dakikasında kaydedilen gol, beykoz'u izmirspor karşısında 1-0 mağlup duruma düşürmüştü.
aynı sahne dün yani martın 21 inci cumartesi günü istanbulda da tekrarlanıyor ve maçın 11 inci dakikasında kaydedilen gol gene beykoz'u izmirspor karşısında 1-0 mağlup duruma düşürüyordu. ancak tesadüf, maçın ikinci yarısında tersine işleyecek ve bu defa sahadan 2-1 galip çıkan izmirspor değil, beykoz olacaktı.
kuru sahada sert rüzgarı arkasına alan izmirsporu hesabına parlak bir not almağa başlamışlardı. hele cenap, ekerbiçer'le ismet'in müşterek hatasından doğan fırsatı mükemmelen değerlendirip nefis şutla golü çıkarınca... beykoz kalesi sık sık müşkül ankar yaşamağa başladı. iki muhakkak golü üst direk kurtarıyor, diğer güzel fırsatları ise bizzat izmirli forvetler mirasyedice harcıyordu. halbuki ikinci devrede mavi-beyazlılar bu pozisyonları öylesine arıyacaklardı ki...
geri hatları bir hayli aksayan beykozun seyrek akınlarla yarattığı tehlikelerde seyfi fevkalade kurtarışlarla gol imkanı bırakmayınca, devre 1-0 izmirspor lehine sona erdi. ikinci 45 dakikanın ilk 45 saniyesi dolarken nusret'in ortasını iyi kullanan abdullah, isabetli bir kafa vuruşuyla durumu 1-1 yaptıktan sonra, artık dağılan izmirspor, toparlanan ise beykoz oluyordu. nitekim gene nusret'in seri iniş sonunda attığı şutta top direğe çarpıp dönünce, orada biten şirzat topu kafayla boş kaleye yollamakta gecikmedi. tesadüf işte: bu anda da ikinci devrebib tam 11 inci dakikasında bulunuyorduk. bu gol, aynı zamanda izmirspor'un "namağlup" ünvanını da alıp götürmüştü. zira maçın kalan kısmında bastıran, tehlikeüstüne tehlike yaratan takım sarı-siyah formalılardı. seyfi'nin bir golü kurtarırken sakatlanıp kaleyi burhan'a bırakmasından az sonra (75. dakikada) topla kaleye akan şirzat'ın düşürülmesi, bizce "penaltı" idi. hakemce ise "çiftvuruş."
kısacası, izmirspor canlı bir "takım oyunu" göstererek başladığı maçı, ikinci yarıda beykoza teslim etti ve rüzgar avantajından rakibi kadar faydalanamayarak sahadan 2-1 yenik çıktı.
) 
