* deplasmanda oynadığı ilk, * deplasmanda ilk gol yediği, * deplasmanda mağlubiyet aldığı ilk maç.
not: o yıllarda takımlar haftasonları cumartesi ve pazar günü olmak üzere 2şer maç yaparlardı. bu yüzden bu maç 2. hafta maçı olmasına rağmen aslında istanbulspor'un ligdeki 3. ve deplasmandaki ilk maçıdır.
istanbul şampiyonuna karşı büyük alaka var. istanbulspor da bu maçtan önce izmirsporla karşılaşacak.
fenerbahçe ve istanbulspor, milli ligdeki ilk deplasman maçlarını bugün izmir'de alsancak stadından altay ve izmirspor'la oyanaycaklardır.
ist.spor - izmirspor
günün ilk müsabakası saat 14 de bedri çakır'ın idaresinde istanbulspor - izmirspor arasında yapılacaktır. geçen hafta beykoz'u mağlup ettikten sonra beşiktaş'la da berabere kalan izmirspor'un istanbulspor'la bir puan mücadelesine girişeceği muhakkaktır. nitekim izmirspor idare heyeti çok güvendiği takımının bugün ve yarın oynıyacağı müsabakalarının galibiyet primini 500 lira olarak tesbit etmiştir. takımlar bir değişiklik olmazdığı takdirde sahaya şu tertipleriyleçıkacaklardır:
1-0: ali, sola deplase olmuş, topla ceza sahasına girmek üzere idi. çizgi kenarında istanbulspor beki erol, faul yaptı. özcan'ın çektiği faul atışında penaltı noktasında ali, ayağına geçen topu aşırtma bir şutla durdurmadan kaleye havale etti. (dakika 56)
2-0: ali'nin ara pasını iyi takip eden atilla, topu ceza sahası içerisinde sürdü. çektiği sert sol şut sabih'in sağından gol oldu. (dak. 74)
değiştirilen oyuncular: necdet (izmirspor) sakat olarak oyuna başlıyan solbek, yerini terketmek mecburiyetinde kaldı. forvet aykut beke alındı. aykut'un mevkiine de atilla getirdi. (dak. 32). erhan (istanbulspor) çıktı. yerine salih alındı. (dak. 39)
sesiz film seyreder gibi gözler yalnız hareketleri takip ediyordu. bu hal, maçın 18nci dakikasına kadar devam etti.
zira o ana kadar seyirciyi ne alkışa teşvik edecek, ne de heyecandan ah sesleri tribünden yükselecek bir pozisyon yaratılmıştı. merih eğer sertçe ali'ye doğru yaklaşıp ona faul yapmasaydı, bu vaziyet 45 inci dakikanın nihayetine kadar sürecekti.
ikinci devre ise birinci devrenin aksine hareketli, heyecan bakımından tatminkar, mücadeleli ve golü geçti. izmirspor halkikaten seyircilerin takdir ettiği futbolunu göstermeye başladı. hele oyunda fırtınalaşan ali'yi durdurmak istanbulspor defansı için mümkün olamıyordu. eğer ali'nin 47nci ve 50nci dakikalarda hazırladığı gollük fırsatları özcan ve kamuran ceza sahası içerisinde değerlendirebilseydi sarı-siyahlı takım belki de hezimetle neticelenebilecek bir mağlubiyete boyun eğecekti.
55inci dakikada tribünlerden gol sesi yükseliyordu. evet, gol olmuş izmirsporlu futbolcular birbirlerini tebrik ediyorlardı ama orta hakem golü atan atilla'nın yerini eliyle işaret ediyor, topu o noktaya diktiriyor. anlaşılan ofsaite hükmediyordu. sayılmayan golün protestosu henüz tribünlerde eksilmemişti ki, ali, soldan istanbulspor kalesine topla indi ve ceza sahasına girmek üzereydi. o anda faule maruz kaldı frikik ve gol.
gol izmirspor'u süratlendirirken istanbulsporu durgunlaştırmıştı. sarı-siyahlı kale, üstüste gol tehlikesi ile karşılaşıyordu. bu durum bir ara enver'in geri çekilmesine, güngörün de forvete geçmesine sebep oldu. fakat bu değişiklik izmirsporu frenlemedi. işte üstüste hücümlardan biri daha golle neticeleniyor. bu gol maçın neticesi. bu skor belki değişebilirdi. eğer özcan altı pastan topu kaleye gönderseydi. eğer güngör boş izmirspor kalesine topu yuvarlayabilseydi.