istanbul’un iki yakasının, iki güzide kuvveti olan vefa ve beykoz timleri dolmabahçe’de çarpıştı.
tarihte bugün iki kadim dosttan yeşil beyazlı vefa, sarı siyah formalı beykoz’u acar santraforu büyük garbis’in attığı gollerle bire karşı dört sayı ile mağlup etti. istanbul mithat paşa stadyumu’nda oynanan profesyonel küme müsabakasında beykoz’un şeref sayısını ise ziya kaydetti.
müsabakayı yöneten hakem cihat ergün verdiği isabetli kararlar ve bitaraf idaresi ile seyircinin takdirini kazanırken, vefa’nın gollerinin hazırlayıcısı galip bey kuvvetli alkışı hak etti. şimdiki zaman futbol düşkünlerinin pek de bilmediği vefa ve beykoz kulüpleri, futbol tarihimizin ehemmiyetli bir devresinin baş aktörleriydi. istanbul’un debdebesi, patırtısı bol üç büyük kulübünün; galatasaray, fenerbahçe ve beşiktaş’ın korkulu rüyasıydı onlar. müsabakalarını binlerce taraftarı izler, kabiliyetli oyuncuları her daim takdir edilirdi. gerek vefa gerek beykoz, rengi solmuş futbolumuzun en parlak renkleri, en samimi ocaklarıydı.
vefa idadisi talebeleri tarafından meşrutiyet’i takip eden günlerde, 1908 senesinde kurulan vefa terbiye-i bedeniye kulübü, harb-i umumi’den sonra futbol vadimizde boy gösterdi. aylık mecmua’nın şubat 1927 nüshasında kulübün kuruluşu şöyle tarif ediliyor:
“eski bir tarihe malik olan spor kulüplerimizden birisi de vefa idman yurdu’dur. bu spor müessesesi meşrutiyetin ilk senelerinde, 325 (1909) evvelinde vefa idadisi talebeleri tarafından tesis edilmiş mütevazı bir idman ocağıdır. kulüplerin müessisleri elyevm (şimdi, bugün) müdür-i sanisi (müdür yardımcısı) ahmet tevfik, akbaba gazetesi sahibi yusuf ziya ve istanbul lisesi muallim muavinlerden saim turgut beyler ve arkadaşlarıdır. kulübün maksadı tesisi o zaman mektep talebesi arasında yeniden yeniye başlayan bedeni hareket hevesleri, heyeti umumiye halinde tenezzühlere (gezi) gitmek, eğlenceler tertip etmek arzusudur.
324 (1908) senesine kadar istibdat-ı idarenin o zamanki gençliği bu tip hareketlerden şiddetle men etmesi, iki üç arkadaşın bir yere toplanarak bir içtima-i akd, bir eğlence tertip etmesini büyük bir cinayet telakki etmesi gençliği bu gibi hareketlerden senelerce mahrum bırakmış, devrin çocuklarını fikri ve bedeni atalete mahkûm etmişti.
meşrutiyetin ilanı üzerine her yerde olduğu gibi vefa idadisi talebeleri arasında da bu gibi teşekküllerin lüzumu hissedilmiş, idman yurdu evvela mektepte, talebe arasında vücuda gelmiştir. kulübün ilk zamanlardaki meşgalesi; futbol oynamak, tenezzühler tertip etmek ve o vakit yeni başlayan izci teşkilatını tekemmül ettirmeğe münhasır kalınmıştı. fakat aradan bir müddet geçtikten sonra mektep talebelerinin mektep dâhilinde bu hareketleri, istibdat idaresinin yadigârı bir zihniyet yüzünden muvafık görülmemiş ve kulübün faaliyetine mani olunmuştur. kulubün re’s-i kârında (iş başında) bulunanlar bunun üzerine faaliyetlerini hariçte idare etmek zaruretinde kalmışlar ve yurdu mektep haricinde faaliyete sevk etmişlerdir.
vefa idman yurdu bu tarihten itibaren yavaş yavaş tekemmül etmeğe (olgunlaşmaya), sporun diğer şubeleriyle de ezcümle voleybol, tenis, basketbol, atletizm ile meşgul olmaya başlamış ve bu sporlarda şayan-ı dikkat muvaffakiyetler göstermiştir. yurdun muvaffakiyetle bu yolda yürümesi hariçten birçok azaların da kulübe girmesini teshil etmiş (kolaylaştırmış) ve az zaman sonra vefa idman yurdu mükemmel bir spor müessesesi haline inkılâp ederek lig maçlarına iştirak ve şampiyonalara girmeye başlamıştır.
harbi umumi her yerde olduğu gibi bu spor kulübünün faaliyetini, devam ettiği müddetçe adeta akamete (verimsizlik) mahkûm etmiş, kulübün futbol şubesi bu senelerde ancak altı yedi oyuncu ile lig maçlarına iştirak edebilmiştir. harbi umumi’nin hitamı üzerine vazife-i vatanilerini (vatan görevlerini) ifaya giden azanın ekseriyesi yine kulüplerine dönmüşler, vazifelerine yeniden başlamışlardır.
vefa idman yurdu, mütevazı fakat müspet faaliyeti ile memleketimizdeki spor hareketlerine çok yardım etmiş, memlekete çok iyi sporcular ve milli takımımıza iki üç oyuncu yetiştirmiştir. bugün koşu şampiyonumuz olan galatasaraylı besim bey, vefa idman yurdu’nun yetiştirdiği atletlerden biridir.” kadim dostlardan sarı siyahlı beykoz’u ise başka bir makalemizde ele alacağız.