mke ankaragücü takımının daha önce 19 eylül tarihinde oynadığı tüm lig maçları; b / 19.09.1964 / 1964-65 / galatasaray 0-0 mke ankaragücü b / 19.09.1982 / 1982-83 / mke ankaragücü 2-2 sakaryaspor m / 19.09.1993 / 1993-94 / mke ankaragücü 2-4 galatasaray m / 19.09.1999 / 1999-00 / mke ankaragücü 1-3 antalyaspor g / 19.09.2004 / 2004-05 / mke ankaragücü 1-0 gençlerbirliği
gençlerbirliği takımının daha önce 19 eylül tarihinde oynadığı tüm lig maçları; g / 19.09.1965 / 1965-66 / şekerspor 0-1 gençlerbirliği g / 19.09.1993 / 1993-94 / kayserispor 1-3 gençlerbirliği g / 19.09.1998 / 1998-99 / gençlerbirliği 2-1 karabükspor m / 19.09.2004 / 2004-05 / mke ankaragücü 1-0 gençlerbirliği
maçtan önce sakarya'da siteden "zeynel soyuer" ve "christian lucarelli" ingiliz bir truist ile tanışırlar. arsenal taraftarı olan turist macaristan'da ingilizce öğretmenidir ve türkiye'ye gezmek için gelmiştir. maç olduğunu öğrenince de hemen bir maç bileti alır. ilk ilgisini çeken maç biletinin inanılmaz ucuzluğu (1 ytl) ve bir de kaldığı oteldeki görevlilerin "maça gideceğim" dediğindeki "garip" tepkileridir... hotel görevlileri ne gerek var ankara takımlarının maçına gitmeye gibi laflar ederler vs vs... bizimkiler muhabbet ederken chris'in ankaragücü tribününden bilet aldığını öğrenirler ve "gel bizle izle" diye öneride bulunurlar. chris kabul eder ve bizim tribüne maça gelir...
maç bitiminin ardından chris ile bol bol muhabbet ettik. tribünlerin hiç susmadan tezahürat yapmalarını, hiç yerlerinde oturmamalarından etkilediğini söyledi. gençlerbirliği'nin kazanmasından ötürü mutluydu :) ingiltere'deki tribünlerle türkiye'deki trşbünleri kıyasladık. ilginç saptamalar yaptık...
türk futbolu ile ilgili çok enteresan sorular sordu. mesela istanbul-anadolu ayrımı konusunda muhabbetimizin üzerine "peki istanbul takımlarının ikisi avrupa tarafında biri de asya tarafında. asya tarafında olan anadolu mu?" diye sorması çok enteresansdı. ayrıca gençlerbirliği taraftarlarının küfretmediğini, hiçbir kavgaya karışmadığını, hiçbir takım ve taraftar gurbu ile kavgalı olmadığını anlattığımda "yani st. pauli taraftarları gibisiniz. çok güzel" diye saptamada bulundu... londraya gidersek hangi takımın maçını izleyelim diye sorduğumuzda, chelsea maçlarının çok pahalı olduğunu, arsenal taraftarının oturarak ve sakin maç izlediği için atmasferin sıkıcı olduğunu bu nedenle hem ucuz hem de tribün olarak daha renkli olan west ham maçına gitmemizi önerdi...
bu arada lucarelli, alkaralar tribününün sadece 150 tane bastırdığı ve bir tarafında venceremos bir tarafında gençlerbirliği yazan atkısını chris'e armağan etti. chris çok sevindi ve hemen "orjinal" bir gençlerbirliği forması nereden bulurum diye sordu. özellikle orjinal istediğini de bastırarak söyledi. ardından ona kulüpteki shop'dan alabileceğini ama bayramda kapalı olacağını o yüzden isterse alıp kendisine postalayacağımızı söyledik. kabul etti hemen parasını verdi...
yaklaşık 5 saat cümbür cemaat güldük eğlendik. tezahüratlar yaptık. futbol hakkında, ingiltere hakkında, türkiye hakkında konuştuk. sabah 4 gibi dağıldığımızda hem galibiyetin keyfi hem de chris gibi biri ile tanıştığımızdan ötürü son derece mutluyduk. o da misafirperverliğimizden etkilenmiş olacak ki sabah bir mail atıp çok fantastik bir gece idi benim için sizlerle tanıştığım için çok mutluyum dedi...
2008-09 sezonunun kırmızı ağırlıklı yakadan başlayıp kollara doğru inen siyah şeritli, 11 numaralı mustafa pektemek forması ile tribünde yerimi aldığım maç...
maç başlamadan önce bize en yakın olan kapalı grubu "bayramınız kutlu olsun gençler" diye tezahüratta bulundu. bizler de "bayramın mübarek olsun başkent" diye karşılık verdik. bizim tribünlerde "100. yılın kutlu olsun hemşerim" pankartı açıldı...
maçın hemen başında pektemek'in golü ile 1-0 öne geçince "maçı rahat alırız" havasına girdik. ama takım golün hemen ardından garip bir şekilde 10 kişi defans yapmaya başladı. bu kadar erken kapanınca da ankaragücü sağlı sollu gelmeye başladı ki nitekim golü yedik.
ikinci yarı ankaragücü baskın başladı. biz ise ara ara hareketlenmeye çalıştık ama maç ortada devam ediyordu. burhan'ın çıkıp yerine hurşit'in girmesi ve ardından sürekli sol kanadı kullanmamız golü getirdi. hurşit'in ortasında kahe nefis bi vuruşla topu filelere gönderdi ve bayram hediyemizi verdi. bu golün ardından gençler ataklarını sürdürdü ve maçı kazanmasını bildi...
maçın ardından ilhan ve aykut formalarını attı. kapışma bittikten sonra tam biraz tribünler gevşerken kaleci serdar formasını attı. birkaç dakika sonra tunç elinde serdar'ın forması ve pis sırıtması ile geldi :) koleksiyonumda hiç kaleci forması olmadığından hemen önerilerde bulundum ama yemedi :)
maçın ardından tribünün "kahe, kahe" tezahüratına kahe tribün önüne gelip dans ederek karşılık verdi. bir yandan yaklaşık 5-10 dakika dans etti bir yandan da elleri ile tribünlere "daha yüksek daha yüksek" diye hareketlerde bulundu. nefis bir andı...
ayrıca ankaragücü taraftarı bitiş düdüğünün hemen ardından gençlerbirliği'ni tribüne çağırıp alkışladı bu da görülmeye değerdi...
maç bizim için iyi geçti bazı ankaragücü pozisyonlarında heycanlansam da yinede yendik mutluyum. ankaragücü taraftarını kötü zanetsem de çok iyiydiler. bayramımızı kutladılar biz de onların bayramlarını kutladık.
bu kadar güzelliğin bir anda aynı günde gerçekleşmesine alışık bünyeler değiliz gençlerbirliği taraftarları olarak.. o yüzden dün gece kafayı yastığa koyunca baya bir afallamıştım icon_smile.gif
gün saat 6'da sakaryada başladı. 2 masayla başlayan topluluk, giderek büyüdü ve 20 kişilik bir masa olduk. bir de yabancı transferimiz vardı masamızda icon_smile.gif yan masamızda oturan ingiliz chris (bizim chris abi değil) türkiyeyi geziyormuş, dün de ankaraya gelmiş ve maça gelmek istemiş. aslen arsenal taraftarı.. aslında bzim yanımıza geldiğinde cebinde ankaragücü tarafı için alınmış 1 bilet vardı ama hem renklerimizin daha güzel olmasından hem de muhabbettimiziden hemen fikrini değiştirdi ve bizimle birlikte geldi maça.biz de ona bir tane atkı hediye ettik.
sahadaki futbol kalitesi çok düşüktü. özellikle 2. yarının gole kadar olan kısmında çok fazla top kaybı yaptık tozo-kerem ikilisi özellikle. o kadar çok duran top kullanma şansı verdik ki ankaragücüne, kesin yeriz diye bakıyordum. ama kaptığımız topla çıktığımız süper hızlı hücum ve hurşit-kahe işbirliği maçı aldı bize getirdi. ama yine de kıran kırana bir maç oldu. tadında sertlikler, gerginlikler, tribünlerde güzel görüntüler..
doll maç sonunda geniz bir kadromuz var demiş. ben de ilk önce garipsedim ama kadroya bakınca hurşit-sandro-sinan gibi belki komple süper adamlar olmayan ama belirli özellikleri nedeniyle oyuna değişiklik katabilecek adamlar bunlar.
maç sonunda oyuncuların yanımıza gelmesi, formaları atması, serdarın formasını tunç'un kapması, ilhanın çektirdiği 3lü, kahenin 2-3 dakika süren süper dansı..ve maç sonunda gece 3e kadar süren kutlamalar.. icon_smile.gif