bir ölüyü diriltmek kadar imkânsızdı vefa'yı harekete geçirmek. altay gibi bir diriyi öldürmenin güçlüğünü gören yeşil-beyazlılar ne salim'i, ne raşit'i, ne bekir'i ile gol pozisyonuna giremediler.kolları sıvayan turgay'ın vefa'ya getirebileceği yeni bir şey olacağını sanmıyoruz . "düşmek" kelimesini yüreğine damgalayan vefa puan almak değil de, çalmak görüntüsü içindeydi.
altay ilk yarıda mithatpaşa'da teodorescu’nun bilimsel futbolunu uyguladı. fizik ile bilinci bir araya getiren antrenör elindeki kağıt ve kalemle not tutuyor ve takımını böyle yönetiyordu.
vefa'yı kendi sahasına çekip sonra gedik açan altay en az iki adamını boşta gezdiriyordu. motrok ve necdet ileri hattın yedek şut çeken kişileriydi. kraus genellikle çok iyi not aldı. iyi futbolu ile . siyah - beyazlıların forveti pas dağıtımını mutlak şutla değerlendiriyordu.
ikinci dakikada vefa ilk akını yapmıştı. abdülmetin'in kafası tanzer’den dönüp, raşit'i bulmuş, raşit’in doldurduğu top kaleye girmek üzereyken rıza tehlikeyi berteraf edip takımı bir golden kurtarmıştı.
9.dakikada kraus kaçıp on sekize yaklaşmış ve şutunu patlatmıştı. ender hızdaki top üst direkte gürültü bırakıp dışarı çıkmıştı.
18. dakika altay'ın golünün hakem tarafından yendiği dakikaydı. behzat kendi çabası ile sol taraftan dalıp golünü atmış fakat ofsayt kararı ile kabul edilmemişti.
ikinci yanda vefa canlı ama gelişi - güzel bir futbol ortaya koydu. altay direnme gücünü akıllı futbolu ile süsledi rakibi vefa’ya karşı.