oftaş kazandı ama… oftaş, istanbul b.belediye maçındaydım cumartesi. her iki takım da sahaya 4-2-3-1 düzeninde çıkmıştı. karşılaşma başladı ve ist.belediyenin yoğun baskısı , oftaş'a top yaptırmama isteği vardı. nitekim, kerim gelişen atakta topu aldı, savunmayı aldatarak ceza sahasına girdi ve kaleci recep'in inanılmaz ikramını geri çevirmedi golü kaydetti. kaleci recep,hakikaten amatör küme kalecisinin bile yemeyeceği bir golü yedi. sanırım trabzon maçında umut'tan yediği gol psikolojisini bozmuş. oftaş'ta oyuncularda bir sinir dalgası başladı, inanılacak gibi değil. her ikili mücadele sonrası hakeme bağrış, çığrış, sürekli isyan, futbolla ilgilenileceğine söylenmeler. trabzon ve galatasaray galibiyetleri oyuncularda bir kibir yaratmış sanki. ilyas'ın golünden sonra tribünlerde bu maçın geri geleceğine olan inanç azalmıştı.
kırmızı-siyahlılar, sinir savaşını bırakıp futbola geri döndüler ve ilk yarının sonuna kadar 9 adet şut attılar. ilk yarının son 10 dakikası futbol adına pek bir şey yoktu, yalnız ilk yarının bittiği sırada oftaş ciddi bir ataktaydı ve hakem ilk yarıyı bitirdi. adana bölgesinden gökhan güneşer, ilk yarıdaki çok kötü yönetimini ikinci yarıda sürdüreceğinin sinyallerini verdi.
osman hoca çok geçmeden oyuna müdahele etti ve bülent'i sahaya sürdü. bu değişiklik, meyvesini verdi ve korner karambolünde bülent golü atmasını bildi. istanbul belediye ilk yarıdaki alan daraltmaları ve basmaları pek yapamamaya başlamıştı. 58.dakikada sandro, 30 saniye önce sakatlanmasına ve ayağa yeni kalkmasına rağmen, aldığı topa harika bir vuruş yaptı ve hasagiç'i avladı. hakikaten seyir zevki enfes bir goldü bu. ilerleyen dakikalar, orta sahadaki bol pas kayıpları ile geçti. hakemin sarı kartını kullanmakta çekingen davranması hakikaten ilginçti. mavi boncuk dağıtan bir yönetimi vardı. sandro, istanbul belediyenin savunmasının arkasına iyi sızarak 3.golü attı ve açık ara maçın adamı ve iki takım arasındaki fark oldu.
başlıkta dediğim gibi bu maçta oftaş kazandı amma velakin: serkan'ın performansı inanılmaz derece kötüydü. ikinci yarıda sahada yoktu. osman hoca da ya fark etmedi ya da her an bir şey yapabilir diye kendisini oyunda tuttu galiba. ilhan ve giray, bu maçta hava toplarında zaafiyet gösterdiler. giray, defanstaki görevinin yanı sıra malum kornerlerde ileriye çıktığında gol arıyor ve sık sık ofsaytta bekliyor! biraz daha dikkatli olması lazım. maçın bir başka adamı (!) recep, kalede istikrarsızlaşmaya başladı. yediği ilk goldeki inanılmaz hatasının üstüne 2.yarıda bir pozisyonda yine kalenin önemli bir kısmını boş bıraktı. murat kalkan, yorgun ve sahada uyur gezer gibiydi. ibrahim şahin de debelendi durdu. bu sene büyük kulüplere kök söktürdü belki ama bu futbolla gelecek hafta fenerbahçe'den puan çalması hayal olur!
3 puan geldi gelmesine ama bu maçta görüldü ki, takımda abi pozisyonunda, takımı sakinleştirecek bir futbolcuya ihtiyaç var. bu sinir harbini garipsedim. futbolda kibire, sinire yer yok. adana bölgesi hakemi gökhan güneşer de bu maçın kasedini alıp kendini izlese iyi eder!