kısa bir süre sonra profesyonellik resmiyet kazanacak, maçların havası değişecek, 50'lerin sonunda gerilim arttıkça olaylar da büyüyecektir. yeni ortam, yeni taraftar tiplerini yaratmıştır. feriköylü apartman mustafa, bunlardan biridir, sahaya dalmadıkça rahat edememektedir. 31 ocak 1960 günü oynanan fenerbahçe-feriköy maçı, apartman'ın en büyük başarılarından birine sahne olur. takımı 3-2 mağlup durumdayken, hiç kimsenin anlayamadığı bir nedenle sahaya girer, hakem baha kırçıl'ı tek yumrukta yere serer ve futbolcuların şaşkın bakışları arasında çıkar gider.
dokuz yıl sonra beşiktaş'ın ankaragücü'ne attığı beraberlik golüyle birlikte aynı sahaya dalan ve yan hakemi yere seren beşiktaş amigosu orhan tatlıdil, apartman'ın aksine eyleminin gerekçesini açıklayacaktır: "gole çok sevindim, sahaya atladım. karşıma yan hakem çıktı, kafayı eklemişim."
3 büyükler içinde “kendi kalesine gol attırma” alanında belki de bu sezon en şanslı takım beşiktaş’dır. çünkü attıgı 31 golün 3 ünü rakip takım oyuncuları kendi kalelerine atmışlardır. bu maçta beşiktaş’ın bir golünü a.gücü'lü aydın kendi kalesine atmıştır.
beşiktaş kulübü, profesyonel futbol takımı için yeni bir prim ve ceza sistemi uygulamak için teşebbüse geçmiştir. kulüp sözcüsü dr. cengiz eltutar, yeni prim ve ceza sisteminin teknik komite tarafından hazırlandığını açıklamıştır. yeni sistem gelecek haftadan itıbaren uygulanacaktır.
ankaragücü maçına hazırlanan beşiktaşlıları en çok rakiplerinin hırsı korkutmaktadır. bu arada takımın genç elamanlarından ahmet ile cemil'in sakat olması da teknik yöneticileri telaşlandırmştır.
yarın ali sami yen stadında yapılacak maç ile ilgili olarak süleyman seba «ankaragücü kuvvetli ve çok hırslı bir takım. çok dikkatli oynamamız gerekiyor ve bunu göz önünde bulundurarak hazırlanıyoruz» demiştir.
ankaragücü antrenörü sabri kiraz ise, beşiktaş'la berabere kalmalarının başarı olacağını söylemiştir.
türkiye liginde bugün sadece beşiktaş – ankaragücü maçı oynanacaktır.
15.15’te ali sami yen stadında başlayacak maçta siyah – beyalılar galibiyete daha yakındır. ankaranın sarı – lâcivertli takımının bir puan için mücadele etmesi beklenmektedir.
kalecilerin umulmadık goller yediği maçta nihat bir de penaltı kaçırdı
nurhan aydın
üç kaleci hazırladı dünkü maçın sonucunu...
önce beşiktaş kalecisi sabri, iki umulmadık gol yedi... bunu aydın'ın kendi kalesine attığı gol takip etti... sonra da şükrü'nün tuttuktan sonra bıraktığı top hatâlar serisini tamamladı...
ama dünkü maçta sabri, aydın, şükrü'den başka sonuç üzerinde tesiri olanlar da vardı. örneğin a. gücü'nün birinci golünde bar bu, beşiktaş'ın üçüncü golünde ankaragücü'nün baraj yapan elemanları. bir de maçın hakemi. pazarcı, ikinci yarının başında nihat'ın düşürülmesini cezalandırmazken, maçın sonunda bunu yapmamanın ezikliği içinde verdiği penaltı kararında da çok hatâlıydı. ya dün takımı için çok çalışan, iki de gol atan, sonra da ikinci penaltıyı kaçıran nihat için ne demeli?
beşiktaş, kendisi için zor maça 14. dakikada kazandığı penaltı golü ile kolay bir başlangıç yaptı. 14. dakikada sami'nin korner atışından faruk'un şutunu remzi elle kesince nihat, aydın'ın solunda takımına ilk golü kazandırdı. galibiyetin rahatlığı içindeki siyah - beyazlılar beklemedikleri anda üst üstte yedikleri gollerle 19. dakikada 2-1 mağlûp duruma düştüler. 18. dakikada selçuk, gerilerden aldığı topla ceza sahasına girdi. barbu'nun hatâsından yararlandı ve üzerine çıkan sabri’nin altından durumu 1-1 yaptı. bir dakika sonra da abdullah, köksal paslaşmasından erman’a gelen top, sabri’nin karnının altından ağları buldu. beşiktaş, bütün ümitlerini yitirdiği bu sıralarda 25 dakikada sami’nin kornerden doğrudan doğruya kaleye doldurduğu topu, aydın’ın kendi kalesine atmasıyla önce beraberliği, 3 dakika sonra da nihat’ın ceza sahası dışından yaptığı entbol atışı ile tekrar galibiyeti temin etti.
ikinci yarıya aydın'ın yerine kaleye baskın'ı alarak başlayan ankaragücü, 53. dakikada köksal’ın bir ortasında tuttuğu topu elinden kaçıran şükrü’nün ikinci bir hamle yapmasından istifade eden behzat'ın ayağından tekrar beraberliğe kavuştu. golden 2 dakika önce nihat, gole giderken düşürülmüş, ancak bu hareket cezasız kalmıştı. beraberlikten sonra siyah - beyazlılar bir süre oyuna asıldılar, ama sonucu değiştirremediler. sonra şuursuz bir futbol oynanmağa başlandı. ne besiktaş. ne ankaragücü yaptığını biliyordu. işte bu sıralarda hakem de ne yaptığını bilmeden sanlı’nın b. ismail tarafından düşürülmesini penaltı ile cezalandırdı. ama bu defa nihat. baskın'ı da aydın gibi solundan avlıyamadı…
arkadaşları giyinmiş. o ise sırtındaki 9 numaralı formayı hâlâ çıkartmamıştı... çıkartmak için de takati yoktu zaten... yıkılmıştı.. epey, bayağı epey öyle kaldı... kendisine sinsice bakan gözlerden sakınırcasına önüne, çamurlu ayakkabılarına bakıyordu. golü, puanı kaçıran ayağına dikmişti gözünü. iki gol atmıştı nihat… ama bir üçüncüsü de çantada keklikti. ger gör ki, baskın, aydın'a, sabri'ye, şükrü'ye nisbetçesine kurtarmıştı o son darbeyi .. üzülüyordu... ama iş işten geçmişti… kaldı böylecene teodorescu gelip kendisini teskin edinceye kadar…
beşiktaş'ın romen antrenörü neticeyi «ender» rastlantılardan biri olarak nitelendiriyordu. «benim kalecilerim» diyordu. «türkiye’nin en iyi kalecilerindendir. ama futbol bu. ikisinin de aziziliği aynı güne tesadüf etti.» devam ediyordu teodorescu, «maçı çok farklı kazanabilirdik. ama olmadı. hakem… hakem. bilmem belki netice değişebilirdi. ama maçın 3-3 bitmesinin başlıca sorumluları iki tarafın kalecileri idi. inşallah beşiktaş gelecek maçlarda daha iyi futbol oynayacak.»
memnun takım ankaragücü'nün antrenörü sabri kiraz ise. takımının oyunundan pek memnun olmamıştı. «devamlı topun olduğu yerde birikip sıkışıyoruz.» diyor ve devam ediyordu: «oysa daha derli toplu oynasak pek çok neticeler müspet sonuçlanır. 3-3’lük beşiktaş maçı aslında 0-0 da bitebilirdi. ancak iki takımın kalecilerinin bariz hatâları averaj bozmaktan öteye gidemedi. beşiktaş'ın milli futbolcularından memnunum.»
dün beşiktaş - ankaragücü maçında ali sami yen stadının kale direkleri yapayalnızdılar. yalnızlığı bırakın hattâ diyebilirim ki bekçileri tarafından ihanete bile uğradılar... her iki takımın kalecileri beşiktaş'tan ilkönce sabri sonra şükrü, ankaragücünden de aydın, değil onların arasından topu geçirmemeğe çalışmak, tehlikesiz topları âdeta tutup içeri attılar. sadece aydın’ın yerine giren baskın direklerine sadık kaldı sonuna kadar... kalecilerin peşi peşine yedikleri anormal derecede hatâlı beş gol diyebiliriz ki takımlarını da şaşırttı. afallattı ve sahaya yayılışlarından tutun da top kontrollerine, taktik görevlerine k sahada herşeyi karıştırdı, oyunun kalitesini vasattan aşağıya kaydırdı... beşiktaş takımında ayağındaki topları iyi yerlere atmaya çalışan barbu rakip hücumlarının yönünü kestiremiyor ve defansına sızan rakip oyuncuları asla zamanında karşılayamıyordu… böylece de beşiktaş defansında çok gedikler açılıyordu... siyah - beyazlıların yedikleri gollerde bence kalecileri kadar liberoları barbu'nun da hatâsı vardı… orta saha oyuncularının gözleri ise evlerinde oynamanın verdiği psikolojik bir itilişle haddinden fazla ilerlerdeydi… her maçında görevini hırsla, azimle yapan mehmet bile bir ara bezer gibi oldu. abdullah'ın devamlı ataklarından..
beşiktaş en ileri üçlüsüne gelince... faruk hemen belli olan bir moral çöküntüsü içende eriyor. sami ise yeni yerinde oynadığı bir. iki iyi oyundan sonra kendisini aşırı bir gurura kaptırmış görünüyordu... nihat da toplara gereken ciddiyetle girmiyordu. anlıyacağınız bir sanlı vardı beşiktaş'ta birşeyler yapmak için çabalayan..
ankaragücü'ne gelince bu karmakarışık oyun içinde yer yer düğümlenmiş, yer yer fazla girift bir düzen içinde göründüler... beraberliğe çok razı bir ruh hâleti içindeydiler.. halbuki deplasmanda da olsalar özellikle ikinci devrede çok daha cesur ve bilinçli kontrataklar yapabilirlerdi gibi geldi bana... bunu başaracak elemanları da vardı...
kısacası dünkü maç seyircilere altı gol zevki, takımlara birer puan, futbola ise hiçbir şey vermeden bitti gitti…
spor toto’da 13 bilen 211 kişi 1786.50 şer lira alacaklardır. diğer değerlendirmeler şöyledir: 12 bilen 4.073 kişi 92,50 lira. 11 bilen 29.518 kişi 12.50 lira, 10 bilen 113.129 kişi 3 lira.