25 teşrinievvel (ekim) 1931 tarihli cumhuriyetten;
muhtelit takımın hazırlık maçı
galatasaray - fenerbahçe muhtelit takımı bugün taksim stadyomunda italyan - pera takımları muhteliti ile ikinci bir hazırlık maçı yapacak, salı günü de başka bir takımla oynıyacaktır.
galatasaray - fener muhtelitine beşiktaş’tan oyuncu alınacağı haber alınmıştır.
26 teşrinievvel (ekim) 1931 tarihli cumhuriyetten;
yunan maçları tertip heyetinin tebliği
yuan maçları heyeti tertibiyesinden:
yunanistan’ın milli kümesine mensup panatinakos, enosis, olimpiyakos kulüplerinin muhtelit takımı 30 teşrinievvel cuma ve 1 teşrinisani 931 pazar günleri galatasaray ve fenerbahçe muhtelitile iki maç yapacaktır.
1 — bu muhtelit takımı teşkil eden oyuncuların bir kısmı sofya'dan trenle salı ve diğer kısmı da çarşamba günü pire'den geleceklerdir.
a — sofya’dan gelecekler salı günü sirkeci garında saat 10 da.
b — pire’den gelecekler çarşamba günü saat 10,30 da galata rıhtımında istikbal edileceklerdir.
2 — cuma günkü müsabaka taksim stadyomunda saat 15 te ve pazar günü de saat 15,30 ta başlıyacaktır.
3 — stadyom maç günleri saat 12 den itibaren açık bulundurulacaktır.
4 — kapılar saat 15 te kapanacak ve fazla izdiham olduğu takdirde stadyomun haddi istiabisinden fazla kalabalığa mani olmak için daha evevl de kapatılabilecektir.
5 — fiatlar: balkon numaralı birinci sıra 500, diğer sıralar 300, tribün; sivillere 200,, zabitan talebeye ve kuluplere taahhüdatını tesviye etmiş olanlara 100, duhuliye sivillere 100, ordu mensuplarile talebeye ve kulup mensuplarına 50 kuruştur.
6 — biletler salı, çarşamba ve cumartesi günleri istanbul’da milli spor zeki riza mağazasında ve perşembe günden itibaren de taksim stadyomu gişelerinde satılacaktır.
memleketlerinde sporcularımıza büyük misafirperverlikler ve muhabbetler bezleden komşu ve dost miletin sporcularına gerek karşılamak ve gerek müsabakalar esnasında misafirperverlik ibraz etmek suretile muhterem halkımızın da ayni hislerle mukabele edeceğinden heyeti tertibiye emindir.
27 teşrinievvel (ekim) 1931 tarihli cumhuriyetten;
muhtelit takıım nasıl olacak?
takımın şekli bugünkü maçtan sonra anlaşılacak
muhtelit takım bugün pera takımile son bir ekzersis maçı yapacaktır. bu maçtan sonra yunanlı’lara karşr çıkarılacak takımın kadrosu tesbip edilecektir. cuma ve pazar günleri yapılan iki ekzersiz maçından alınan neticeve göre muhtelit takım beşiktaş kulübünden de oyuncu alınmasına karar verilmiştir. beşiktaş’tan hangi oyuncuların alınacakları henüz malum olmamakla beraber hüsnü ile hakkının muhtelite girecekleri muhakkak addedilmektedir.
muhtelit takımın müdafaa hattının zaif olduğu tahakkuk ettikten sonra hüsnü’nün müdafaaya alınması çok isabetli bir hareket olacaktır. yalnız, nihat rahatsız olduğundan ilk maçta oynıyamamak ihtimali vardır. bu takdirde muavin hattını kuvvetlendirmek için merkez muavin mevkiine hüsnü’nün alınması, cevat, mithat’ın da sag ve sol muavin olarak oynatılması, müdafaaya da burhan ile vahi’nin konulması en muvafık şekil olarak kabul edilmektedir. nihat oynadığı takdirde hüsnü ve burhan müdafaa hattında en iyi şekli almış olacaklardır.
yunanlı futbolculer bugün saat 10 da sofya’dan trenle şehrimize geleceklerdir. yunan muhtelit takımında oynıyacak diğer oyuncular da yarın vapurla pire'den geleceklerdir.
28 teşrinievvel (ekim) 1931 tarihli cumhuriyetten;
yunan muhtelit takımı
sporcuların bir kısmı geldiler, diğerleri de bu sabah geliyorlar
cuma ve pazar günleri, muhtelit takımla iki maç yapacak olan yunan muhteliti oyuncularından bir kısmı dün sabah sofya’dan şehrimize gelmişler ve sporcular tarafından istikbal edilmişlerdir. mütebaki on beş oyuncu da bu sabah romanya bandıralı daçya vapurile gelecektir. bu oyuncularla birlikte atina halkından yüz kişilik bir seyirci de geleceği haber verilmektedir.
dün şehrimize gelen oyuncular öğleden sonra taksim stadyomuna giderek muhtelit takımın son antrenman maçını seyretmişlerdir. kısmen muhtelite girmiyecek olan oyunculardan terekküp eden takım dünkü antrenman maçında pera takımını 2-1 yenebilmiştir.
yunan’lılara karşı çıkarılacak muhtelit takıma beşiktaş’tan oyuncu alınmasına karar verilmişti. kulüp idarecileri arasında çıkan bir para ihtilâfı üzerine bundan vaz geçilmiştir. takım, galatasaray ve fener’li oyunculardan teşkil edilecektir.
beşiktaş’tan oyuncu alınmaması muhtelit takımı zayıflatacaktır.
beş on liralık bir menfaat için takımı zâfa uğratmak affedilemiyecek bir hata olacaktır. biz, bu manasız ihtilâfın halledilerek cumaya muhtelit takımın en kuvvetli şekilde çıkarılacağını ümit etmekteyiz.
bu müsabakaları idare edecak olan macar hakem m. şirler de cuma sabahı şehrimize gelecektir.
28 teşrinievvel (ekim) 1931 tarihli cumhuriyetten;
yunan sporcularının telgrafı
istanbul cumhuriyet gazetesine
atina 27 — kulüplerinizle maç yapmağı kabul ederek yola çıkmakla bahtiyarız. memleketinizin sporcu gençlerine bütün arkadaşlarile birlikte maçı seyretmek üzere gelen vatandaşların selâmını tebliğe tavassutunuzu rica ederiz. yarın (dacia) vapurile geliyoruz.
28 teşrinievvel (ekim) 1931 tarihli cumhuriyetten;
beşiktaş kulübü protesto etti
dün akşam geç vakit haber aldığımıza göre beşiktaş kulübü, beyoğlu 4 üncü noterliği vasıtasile galatasaray ve fenerbahçe kulüplerine birer protesto göndermiştir. bu protestonun mahiyeti şudur: beşiktaş kulübü, yunan muhtelit takımını şehrimize getirmek için yapılan mukaveleye beşiktaş’ın da dahil olduğunu, halbuki şimdi mukavele ahkâmına riayet edilmiyerek kendilerinin bu kombinezon haricinde bırakıldığını ileri sürmekte ve diğer iki kulübü mukavele ahkâmına riayete davet etmektedir.
beşiktaş kulübünün ayni zamanda hukuk mahkemesine de müracaat edeceği haber alınmıştır.
29 teşrinievvel (ekim) 1931 tarihli cumhuriyetten;
yunan'lılarla maç yarın!
misafirlerin son kafilesi dün geldi, takımımız bugün teşkil ediliyor
yunan muhtelit takımında oynıyacak oyuncuların ikinci kafilesi, dün daçya vapurile şehrimize gelmiştir. ayni vapur sporcularla birlikte bir çok ta seyirci getirmiştir.
yunan’lı misafirler sporcularımız tarafından galata rıhtımında hararetli bir surette karşılanmış, kendilerine müteaddit buketler takdim edilmiştir.
türk ve yunan muhtelit takımları ilk müsabakayı cuma günü saat üçte yapacaklardır. bu müsabakayı idare edecek olan hakem macar m. şesler cuma sabahı şehrimize gelmiş olacaktır.
yunan'lılarla yapacağımız bu üçüncü temas bizim için bilhassa çok mühim olacaktır.
buna rağmen teşkil olunacak muhtelit takıma beşiktaş'tan uyuncu alınmaması kararlaştırılmıştır. bunun sebebi basit bir para mes'elesinde kulüplerin uyuşamamasıdır.
takım, galatasaray ve fenerbahçe’li oyunculardan teşkil edilecektir. nihat ve zeki beyler bugün galatasaray kulübünde birleşerek takımı kat’î surette tesbit edeceklerdir.
nihat bey takımda oynıyacaktır. ilk maça çıkacak takıma ne şekil verileceği henüz malûm bulunmamakla beraber ağlebi ihtimal şöyle olacaktır:
avni veya rıza - bürhan, mithat, cevat, nihat, suphi - niyazi, kemal faruki, zeki, fikret, rebii.
dost ve komşu bir milletin sporcularile yapacağımız bu müsabakanın azamî derecede samimî olması ve yunan’lıların, sporcularımıza a bizim burada fazlasile mukabele et tina’da gösterdikleri hüsnü kabule, memiz alâkadarlaca temenni olunmaktadır. bu temenniye biz de iştirak eder, gerek oyuncularımıza ve gerek seyircilere bu hususta dikkatli davranmalarını tavsiye eyleriz.
31 teşrinievvel (ekim) 1931 tarihli cumhuriyetten;
türk ve yunan muhtelit takımları 1-1 berabere kaldılar
yunan'lılar kırmızı beyaz forma ile sahaya çıktılar
misafirlerin ellerinde türk bayrakları vardı, şiddetle alkışlandılar
türk ve yunan muhtelit takımları arasındaki müsabaka dün taksim stadyomunda dokuz bin kadar tahmin edilen bir kalabalık huzurunda oynanmıştır. her iki takım da birer sayı yapabilmişler ve bu suretle berabere kalmışlardır.
bu mühim müsabaka münasebetile stadyom saat 12 den itibaren dolmağa başlamıştı. biletlerin bir kısmı bir iki gün evvelden satılmıştı. saat iki olduğu vakit stadın kapısını kapatmak mecburiyeti hasıl olmuş, ellerinde bilet olduğu halde binlerce halk kapı önünde beklemeğe başlamıştı. kapılar tekrar açılmış ve seyirciler bin müşkülâtla içeri girebilmişlerdir. maamafih gene bin kişi dışarıda kalmıştır.
saat ikiden sonra şiddetli bir yağmur başlamıştır. on beş yirmi dakika kadar devam eden yağmur, stadyomu altüst etmiş, duhuliye mahallini dolduran binlerce halk, etraftaki parmaklıkları devirerek tribün tarafına akın etmiş ve yağmur, hemen herkesi adamakıllı ıslattıktan sonra dinmiştir.
takımlar sahada
takımlar saat üçte sahaya çıkmışlardır. herkes, yunan’lıların kendi formalarile, bizimkilerin de galatasaray - fenerbahçe renklerini gösteren forma ile oyuna çıkacağını beklerken misafirlerimiz kırmızı fanilâ, beyaz pantolon, bizimkiler de tamamen beyaz giymiş olarak çıkmışlardır. sahaya evvelâ misafirlerimiz gelmiştir. dost milletin futbolcuları sahaya çıktıktan sonra evvelâ tribün ve balkon istikametine yüzlerini çevirmişler ve ellerinde sarılı olan küçük türk bayraklarını açmışlar ve kollarını havaya kaldırarak bu ay yıldızlı bayrakla halkı selâmlamışlardır. misafirlerimizin bu hareketi umumî bir muhabbet ve hürmet celbetmiş, stadı dolduran dokuz bin kişi, yunan futbolcularını şiddetle alkışlamışlardır.
misafirlerimizi takiben galatasaray - fener muhteliti de sahaya gelmiştir. mutat olan merasim yapıldıktan sonra oyuncular dizilmişlerdir. misafirlerimizin takımı şu şekilde tertip edilmişti:
üç kulüp arasında bir para mes’elesinden dolayı çıkan ihtilâf son dakikaya kadar halledilememiş, bu suretle beşiktaş’tan takıma girmesi elzem olan oyuncular girememişti. beşiktaş kulübü, oyuncularını heyeti tertibiyenin emrine verdiği ve galatasaray kulübüne kadar gönderdiği halde bu oyuncular takıma alınmamışlardır.
oyuna başlanırken...
macar hakem m. şesler dün sabah şehrimize gelmişti; müsabakayı idare ediyordu. kur’ayı yunan’lılar kazandığından kaleyi onlar intihap etmişlerdir. oyuna başlanacağı sırada güneş açmış, saha da kurumağa yüz tutmuştu.
oyuna, üçü yirmi beş geçe muhacimlerimizin sağ taraftan inkişaf eden yıldırım gibi bir akınile başlanmıştır. merkezden topu kapan kemal faruki, sağ açığa güzel bir pas göndermiş, niyazi, kuvvetli bir vuruşla bunu öne atmıştır. hemen bu akabinde hücum hattımızın istikameti sol tarafa tevcih etmiş, fikret’in kale önüne kadar getirdiği topu, misafirlerimiz kornere atmışlardır. fikret tehlikeli bir korner atmış, yunan muhtelitinin kaptanı ve ayni zamanda kalecisi olan yamali bunu kurtarmıştır. muhacimlerimiz iki dakikanın içinde misafir takımın kalesini sıkı bir çember altına almışlardır. hücumlarımız bilhassa sol taraftan bilâfasıla devam ediyor, yunan müdafaası büyük müşkülâtla topu kornere atıyor. kornelerden istifade edemiyoruz. hücum hattımızın sol kısmı mütemadiyen yunan kalesi önünde dolaşıyor. yunan kalecisi bu dakikalarda muhakkak iki gol kurtardı.
beşinci dakikada yunan müdafaasından uzun bir vuruşla kurtulan top sağ açıkları tarafından kalemize kadar götürüldü. avni, sıkı bir surette atılan şutu yakaladı, topu muhacimlerimize gönderdi.
yunan kalesi çok müskül vaziyetlere düsüyor. fikret, rebii mütemadiyen ileri atılıuorlar, fakat yunan müdafaası bütün gayretini sarfederek gol yapılmasına mâni oluyor. maamafih bizimkiler de yunan kalesi önünde cok sıkışık oynuyorlar, topu daima ileri atıyorlar.
sekizinci dakikada yunan kalecisi muhakkak bir gol daha kurtarıyor, topu gene kornere atıyor.
onuncu dakikadan sonra hücumlarımız iki cepheli olarak devam etmeğe başladı. şimdi sağ cenahımız da isliyor, mütemadiyen merkeze pas geliyor. merkez, çok sıkısık olduğundan sut atılamıyor. açıklarda, şut atacakları yerde inadına pas veriyorlar. yunan kalecisi güzel bir kurtarıştan sonra topu gene kornere atıyor. fikret’in şutu dışarı kaçıyor. bir dakika sonra rebii, güzel bir akınla iniyor, yunan müdafaası topu gene kornere atıyor. bu müddet zarfında kornerlerden bir türlü istifade edemiyoruz. on ikinci dakikada ilk golü yapıyorduk. top yunan kalesine bile girmişti. fakat ufak bir ofsayt buna mâni oldu. on üçüncü ve on dördüncü dakikalarda bu seri akınlarımızla geciyor. gol olmuyor. on besinci dakikada top gene yunan müdafaasından kurtularak kalemize kadar geldi ve bize korner oldu. müdafaamız taca attı.
muhacimlerimiz gene hücumlarına devam ediyorlar. daima sıkışık vaziyette kale önüne indiklerinden ve mütemadiyen merkeze pas verdiklerinden bir türlü sayı yapamıyor ve cok güzel fırsatlar kaçıyor, bu mükemmel oyun maddî bir kazanç temin edemiyor.
18 inci dakikadan sonra
devrenin 18 inci dakikasından sonra hücumlarımızın sür’ati azaldı, muhacimler arasındaki irtibat bozuldu ve oyunun hızı geçti. 20 inci dakikadan sonra misafirlerimiz de sağ cenahlarından hücuma geçtiler. avni, yere kapanarak bir gol kurtardı. biraz sonra muhacimlerimiz tekrar yunan kalesine indiler. zeki güzel bir şut çekti, fakat dışarı kaçtı. 25 inci dakikada bize verilen favul cezasını kornere attık. korneri de atlattık. sonra güzel bir akın esnasında muhakkak bir golümüz daha kaçtı.
oyun artık mütevazin bir şekle girmişti. yunan’lılar hep sağ açıklarından oynuyorlar. avni, güzel kurtarışlar yapıyor. müdafaa hattımız, bu akınlar üzerine aksamağa başladı. bilhassa vahi, müessir olamıyordu. mithat ta muavin hattında iyi değildi. mithat’tan kurtulan top vahi’ye geliyor ve müşkül vaziyetler hasıl oluyordu.
yalnız müdafaamız iyi bir sistem tatbik etmeğe başladı. misafir takımın açıklarını mütemadiyen ofsayda düşürüyordu. bu tazyik, nisbeten müdafaamızın kusurunu örtüyordu.
misafirlerimiz gollerini nasıl yaptılar?
34 üncü dakikada bize sağ taraftan korner oldu. top, güzel bir vuruşla kornerden merkez muhacimlerine geldi, o da kafa ile sol açığa pas verdi. solaçık, hiç durmadan ve müsait bir vaziyette topa kafa ile vurarak kalemize soktu ve bize gol oldu. muhacimlerimiz tam on sekiz dakika bilâfasıla yunan kalesini abluka ettikleri ve müteaddit kornerler yaptırdıkları halde gol yapamamışlardı. misafirlerimiz bir kornerden istifade ederek sayı yaptılar.
bu gol, misafirlerimizi daha ziyade canlandırdı. şimdi sol cenahlarile de hücum ediyorlar. biraz sonra hücumlar iki taraflı bir şekil aldı. 42 inci dakikada misafirlerimize gene korner oldu. taca attılar. bunun akabinde kalemize kadar inen bir hücumu, avni büyük fedakârlıkla kurtardı. ve devre 1 - 0 aleyhimize olarak bitti.
ikinci devre
ikinci devreye çıkıldığı zaman reşad’ın yerine cevat girmişti. biz güzel bir akınla yunan kalesine indik, bir gol daha kaçtı. maamafih misafirlerimiz, sol taraftan korkulu hücumlar yapmağa başladılar. müdafaamız sıkışık bir vaziyete düşüyor. bizim takımda, ilk devredeki ahenk bozulmuştu. müdafaa ile muhacimler arasındaki rabita gevşemişti. misafirlerimiz sol taraftan hücum yaparken biz de sağ cenahımızdan akın yapmak istiyoruz. fikret bir aralık dışarı çıktı, tekrar geldi. onuncu dakikada yunan kalesini gene tehlikeli surette sıkıstırdık. fakat gene bir şey yok. oyun, iki tarafın da hâkimiyetine işaret etmeden mukabil hücumlarla deva mediyor.
yirminci dakikadan sonra hâkimiyetimiz tebellür etmeğe başladı. yunan nısıf sahasında oynuyoruz. fakat bu vaziyet ilk devrenin ilk onsekizinci dakikasına kadar devam eden müessir vaziyete benzemiyor.
bunun sebebi de müdafaa ve muavinlerimizin, muhacimleri layıkile besliyememeleri oluyor.
beraberlik golünü nasıl yaptık?
yirmi beşinci dakikada zeki, merkezden aldığı topu ferdî bir akınla yunan kalesine kadar götürdü. kaleci şüt atılacağını ümit etmiyordu. fakat zeki’nin sol köşeye havale ettiği plâsa bir şüt yunan kalesine girdi. yunan muhtelitinin kaptanı bile buna hayret etmişti.
beraberliği temin eden gol bu defa bizimkilere daha büyük bir cevvaliyet verdi. arka arkaya bir kaç akın yaptık. fakat ikinci devrenin başındanberi bütün hücumlarımız sağ taraftan yapılıyor, ilk devrede iyi işliyen sol cenahımız ihmal ediliyordu. sağ tarafımız iyice yorulmuş olduğundan bu akınlar gol olamıyor. yunan kalecisi gene mükemmel bir kaç kurtarış yaparak kıymetli bir oyuncu olduğunu isbat etti. bu sırada kemal farukî de dışarı çıktı, beş dakika sonra avdet etti.
muhacimlerimiz, galibiyet golünü yapmak için son gayretlerini sarfederek hücum ediyorlar. gene kuvvetli bir hâkimiyet tesis ettik. maamafih gol atamıyoruz.
bu sırada misafirlerimizin müteaddit akınlarını görüyoruz. onlar da galibiyet golünü yapmak için uğraşıyorlar. kaleci avni fedakârane bir iki kurtarış yapıyor. avni, muhakkak bir golü kurtarırken yaralandı ve dışarı çıktı. yerine rıza girdi.
oyunun nihayetine kadar iki tarafın da akınları neticeyi değiştiremedi ve oyun böylece bitti.
31 teşrinievvel (ekim) 1931 tarihli cumhuriyetten;
oyun nasıl oynandı?
bu müsabaka, her şeyden evvel çok samimî bir dostluk ve adeta kardeşlik havası içinde oynanmıştır. iki taraf ta yekdiğerini incitmemeğe uğraşıyor, hatta falsolu bir vuruş yüzünden yere düşenleri diğer tarafın oyuncusu kaldırıyor, af talep ediyordu. oyunun en bariz vasfı bu idi. sonra muhtelit takımımızın muhacim hattı canlı oynamakla beraber müessir olamadı. bilhassa ilk 18 dakika devam eden kuvvetli tazyikımız esnasında muhakkak iki üç gol atabilirdik. bunu yapamamızın sebebi, bütün pasların merkezde toplanması ve merkez muhacimin de iki üç oyuncu tarafından marke edilmiş olmasıdır. sonra her akın esnasında bütün hücum ve muavin hattımız çok sıkışık vaziyette yunan kalesi önüne iniyor, bu vaziyette de şüt atmağa imkân bulunamıyordu. ikinci devrede muavin hattımız ilk devredeki faaliyeti gösteremez oldu. nihat çok iyi idi, fakat sol muavin mevkiinde oynıyan oyuncu çok çalım yapıyor, sonra da müdafi gibi oynıyordu.
yunan takımında en muvaffak oyuncu sol müdafi malyo idi. bu oyuncu bir çok akınlarımızın akamete uğramasında başlı başına âmil olmuştur. takımın kaptanı olan kaleci de çok güzel oynamıştır. yunan muhteliti, bilhassa muavinlerle, muhacimleri hem ahenk olarak oynamışlardır. iki tarafın da oynadığı oyuna göre alınan netice tabiî değildir, kazanmak bizim muhtelitin hakkı idi.
müsabakayı macar hakem m. sisler, dürüst ve kuvvetli ve kıymetli bir hakem olduğunu isbat etmiştir. bu dirayetli hakem, iki tarafın da en ufak bir hatasını kaçırmamış, müdebbirane kararlarile oyuna tam bir dürüstü ve ahenk temin etmiştir. kendisine teşekkür ederiz.
kaleci avni oyunun hitamına altı dakika kala bir çıkış esnasında başından yaralanmıştır. oyundan sonra hastaneye nakledilmiştir.
m. sisler türk’ler teknik itibarile faiktir, diyor
cuma ve pazar günü taksim stadyomunda türk - yunan muhtelit takımları arasında yapılan futbol maçını idare eden macar hakem m. sisler dün akşamki konvansiyonel trenile memleketine gitmiştir. ve istasyonda türk sporcuları tarafından teşyi edilmiştir.
m. şisler türk takımının teknik itibarile yunan'lılardan daha yüksek olduğunu ve zeki’nin çok güzel oynadığın söylemekte ve yunan futbolcularının ikinci maçta daha güzel oynadıklarını beyan etmektedir.
m. şisler seyircilerden çok memnun olduğunu ve memleketimizde çok kolay hakemlik yapılabileceğini ilâve etmiştir.
futbol mevsiminin başlangıcında galatasaray, fener, beşiktaş kulüpleri, resmî spor teşkilâtına karşı müttehit bir cephe teşkil ettiler, dediler ki:
«— bizim birbirimizle yaptığımız maçlarda mühim hasılat oluyor, bu hasılat, maçlarına binlerle seyirci gelmek şöyle dursun, hatta kendileri tam takım bile çıkaramıyan kulüplerle bizim kulüplerimiz arasında müsavaten taksim ediliyor. davulu biz çalıyoruz, parsayı onlar topluyorlar. alnımızın terile kazandığımız paradan bize fazla hisse vermezseniz biz, ligden çıkarız.»
futbol heyeti bu talebi haklı buldu ve bu üç kulüp birbirlerile maç yaparken hasılatın nısfını kendilerine vermeği taahhüt etti. aylardanberi, bu üç kulübün heyecanlı maçlarını seyretmek için hasretle bekleşen futbol müptelâları da sevindiler.
fakat ilk hamlede yeni bir mes’ele çıktı; fener’le beşiktaş karşılaşmadılar. daha evvel de galatasaray, fener şilt maçını yapmaktan istinkâf etmişlerdi.
dün bir tanıdığım bana diyordu ki:
«— büyük kulüpler, hasılatı kendi aralarında paylaşacaklar ama maç nerede, hasılat nerede?