20 aralık 1964'te hizmete girdiği gün, unutulmaz faciaya sahne olan ali sami yen stadı 9 ay sonra kapılarını tekrar futbola acmaktadır.bu gün kü galatasaray -sion maçına gelecek sporseverlerin 20 aralıkdaki olayları hatırlayarak izdiham yaratmamaları,kapı ve turnikelerden sıkışıklığa meydan vermemeleri, giriş çıkışta trafik ve emniyet düzenine yardımcı olmaları istenmektedir. maçı seyredecek 25.000 sporseverin, bugün ali sami yen stadında türk seyirci topluluğu adına başarılı bir intiham vereceğine inanıyoruz. yukarıda stadın giriş ve çıkış kapılarıyla ve diğer önemli noktaları gösteren bir fotagraf görüyorsunuz (h.kırcalı)
galatasaray: bülent gürbüz, naci erdem, doğan sel, talat özkarslı, mustafa yürür, turan doğangün, bahri altıntabak, uğur köken, tarık kutver, ayhan elmastaşoğlu, metin oktay
teknik direktör: gündüz kılıç
sion: blagoje vidinic, claude sixt, peter rösch, andre germanier, jean-pierre jungo, georges perroud, michel desbiolles, franz stockbauer, norbert eschmann, rene-pierre quentin, roger gasser
teknik direktör: lev mantula
gol: (1-0) dk. 33 uğur köken (1-1) dk. 50 claude sixt (2-1) dk. 59 ayhan elmastaşoğlu
konkurhipiklerden sonra mithatpaşada tetenoz mikrobundan korkuluyor.
isviçre federasyonunun protestosunu dikkate alan uefa duruma el koyunca...
sion maçı ankara'da
"kupa galipleri"nin revanşı çarşamba gecesi 19 mayıs'ta 19'da başlayacak. galatasaray ali sami yen'de oynamak istiyor
galatasaray — sion maçı 19 mayıs stadına alınmıştır. avrupa futbol birliği, isviçre federasyonunun şikâyetini gözönüne alarak, mithatpaşa stadında yapılan konkurhipiklerden sonra tetanoz mikrobu tehlikesi sebebiyle maçın başka bir stadda oynanmasını talep etmiştir.
uefa'dan dün galatasaray kulübüne gelen telgrafın, sion kulübünün müracaatı üzerine isviçre futbol federasyonunun maç sahasına itiraz ettiği ve karşılaşmanın mithatpaşa stadından alındığı bildirilmiştir.
g. saray 19 mayısı kabul etmedi
galatasaray idare heyeti dün, futbol federasyonu genel sekreteri ve uefa genç takımlar komitesi üyesi dr. tarık özerengin ile bir toplantı yapmış ve maçı 19 mayıs stadında oynamayı kabul etmemiştir.
maç çarşamba gecesi saat 19 da 19 mayıs stadında oynanacak ve beden terbiyesi genel mudürlüğü, galatasaray ve sion takımlarının uçak ile ankaradakı ikamet masraflarını ödeyecektir.
galatasaraylılar maçın ali sami yen stadında gündüz oynanmasını istemişler, ancak genel müdürlük buna izin vermemiştir.
kılıç «avantajımız kayboldu» dedi
sarı - kırmızılı takımın antrenör - meneceri gündüz kılıç, «maçın mithatpaşa stadından alınması ile saha avantajımız kayboldu» demiştir.
sarı - kırmızılılar dün akşam üzeri beylerbeyi sahasında bir çalışma yapmışlardır. antrenmana sakatlığı devam eden yılmaz hariç, bütün futbolcular iştirak etmiştir. sarı - kırmızılılar, bugün de bir çalışma yapacaklardır.
galatasaray, "avrupa kupa galipleri turnuası"nda son şansını yarın 15'de kullanacak. 30.000 bilet bugün satışa çıkıyor
galatasaray - sion maçının yarın saat 15.00’de ali sami yen stadında oynanmasına vilâyet ve belediyece izin verilmiştir.
dün sabah belediye imar müdürlüğünde yapılan toplantıdan sonra bir açıklama yapan beden terbiyesi bölge müdürü turan barlas «imar müdürlüğü, açılış formaliteleri tamamlanmakta olan ali sami yen stadında galatasaray - sion ve türkiye - çekoslovakya milli maçlarının yapılmasında bir mahzur olmadıkını bildirdi. bir aksilik çıkmadığı takdirde sion maçı ali sami yen stadında oynanacaktır.» demiştir.
galatasaray kulübü yönetim kurulu ile federasyon asbaşkanı dr. tarık ozerengin ve bölge müdürü turan barlas belediyedeki toplantıdan sonra vilûyete gitmiş, fakat akı ile görüşememişlerdir. ancak, vali niyazi akı'nın daha evvelce ilgililere maçın çarşamba günü oynanmasına izin vereceğini bildirdiği belirtilmiştir.
emniyet müdürlüğü ise maça izin verildiğine dair vilâyetten yazı beklendiğini, gerekli emniyet tedbirlerinin alınacağını bildirmiştir.
bölge müdürlüğü bir örneği belediye imar müdürlüsüne verilmek üzere teknik üniversite heyeti tarafından hazırlanan stadın statik raporunu ankara’dan istemiştir.
galatasaray idarecileri yetkililerin stad meselesinin halli konusunda gösterdiği ilgi ve yakınlığa teşekkür etmiş ve «aksi halde maçı şeref veya vefa stadında oynayacaktık.» demişlerdir.
30.000 bilet satışa çıkarılıyor
galatasaray - sion maçının biletleri bugün satışa çıkarılacaktır. bilet fiatları numaralı 30, kapalı 15, açık 10 lira olarak tesbit edilmiştir.
biletler galatasaray kulübü lokali ve ali sami yen stadı gişelerinde satılacaktır. izdiham olmaması için ancak 30.000 bilet satışa çıkarılacaktır.
ali sami yen stadının ışıklandırma projesi, bayındırlık bakanlığı tarafından onaylanmıştır. stadın iskân ruhsatı verildikten sonra derhal ışıklandırma faaliyeti başlıyacaktır.
galatasaray takımı sion maçı hazırlığını bugün ali sami yen'de yapacağı idmanla tamamlıyacaktır.
dün istirahat eden sarı - kırmızılılar, beylerbeyindeki kamp yerinde hatif bir yürüyüşe çıkmış ve müsabakanın yen stadına almışını sevinçle karşılamışlardır.
antrenör menecer gündüz kılıç. «maçı nisbeten alışık olduğumuz yeni stadımızda yapacağımız için memnunum. herhalde bu durum şu sırada şehir değiştirmekten daha iyidir» demiştir.
kılıç, sion'a çıkacak onbiri bu akşam açıklıyacaktır.
futbol takımından çok turist kafilesine benzeyen isviçre kupa şampiyonu g. saray'dan çekiniyor
togay bayatlı
galatasaray'ın yarın avrupa kupa galipleri turnuası ilk tur revanşı için karşılaşacağı fc sion takımı dün akşam tam 5 saat rötar ile yeşilköy’e gelmiştir.
bir futbol takımından ziyade turist kafilesine benzeyen sionlular eşleri, oyuncak bebekleri ve bayrakları ile gümrük salonunda enteresan bir tablo teşkil etmişlerdir.
nitekim takımın yugoslav asıllı antrenör futbolcusu mantula kendisini hava meydanında karşılayan eski takım arkadaşı beşiktaş antrenörü spajiç'e «futbolcu yerine bol turist getirdik» demiştir.
maç hakkında ise mantula şu şekilde konuşmuştur: «ali sami yen stadında oynamak bizim lehimize oldu. maçın çok zor ve sert geçeceğini tahmin ediyorum. ancak elde ettiğimiz büyük avantajı kaybetmemeye gayret edeceğiz.»
öte yandan dev boyu ile bütün takım arkadaşlarına yüksekten bakan kaleci vidiniç, «metin'den korkmuyorum» derken sion'un şöhretli futbolcusu eschman, «futbolcularımızın çoğu genç ve tecrübesiz. bu sebeple burada aynı skorla galatasaraya yenilebiliriz.» şeklinde konuşmuştur.
sion'lular bugün ali sami yen stadında hafif bir antrenman yapacaklardır. bu arada antrenör mantula, rimini ve korfu tarikiyle istanbul'a geldiklerini ifade ile yorgun olduklarını belirtmiştir.
mantula, takımın tertibini açıklamamakla beraber sion'un g. sa
ray karşısında şu onbile yer alacağı tahinin edilmektedir: vidiniç - jungo, roesch -mantula, perroul, germimer - stoekbauer, desbiolles, quentin, eschmann, gassel.
hakemler geldi...
galatasaray - sion maçını idare edecek yugoslav hakem triosu dün akşam şehrimize gelmiştir. futbol federasyonu istanbul bürosu müdürü remzi tosyalı tarafından karşılanan hakem üçlüsü rayiç, bosidaro ve rudanon’dan müteşekkildir.
kılıç «çok zor bir netice için oynayacağız», mantula «büyün avantajlar sizde» dediler
galatasaray, avrupa kupa galipleri kupasındaki rakibi sion’la bugün saat 15’te ali sami yen stadında karşılaşacaktır.
sarı - kırmızılıların 16 eylülde sion'da 5-1 yenildikleri ilk maçın revanşı olan bugünkü karşılaşmayı yugoslav federasyonundan bayiç - bosidare - rudunon üçlüsü idare edecektir.
yabancı basının da merakını toplayan ve isviçreli gazetecilerin tâkip edeceği maça tarafların şu tertipleriyle çıkacakları bildirilmektedir;
g. saray: bülent - bahri, doğan -naci, talât, mustafa - yılmaz (tarık), turan, ayhan, metin, uğur.
antrenörler ne diyor?
takım kurmakta güçlük çektiğini açıklayan galatasaray antrenör - meneceri gündüz kılıç «oyun ağır şartlar altında geçecektir. futbolde çok zor bir netice için oynayacağız. futbolcularımız çok azimli görünüyor. isterlerse bu işi arzuladığımız şekilde yapacaklarına inanıyorum.» demiştir.
sion'un yugoslav antrenör -oyuncusu mantula ise «saha ve seyirci avantajları rakibimizde. maç hakkında daha fazla konuşmak istemiyorum. her iki takım için güç oyun.» demekle yetinmiştir.
maçı radyo veriyor
bugün saat 15 de ali sami yen stadında başlıyacak olan galatasaray - sion maçını istanbul radyosu. naklen verecektir.
maçtan önce ve devre arasında mehter takımı, birer gösteri yapacaktır.
«avrupa kupa galipleri» turnuasında tatbik edilmesine başlanan (deplasmanda atılan her gol iki gol sayılır) şeklindeki hüküm bugünkü galatasaray - sion maçında ancak averajlar eşit olduğu takdirde uygulanacaktır.
buna göre maç, 4-0 galatasarayın galibiyetiyle biterse iki tarafın da attığı gol 5, yediği 5 olacak: deplâsman maçında kaydettiği tek gol iki sayılacağı için galatasaray, 6-5'lik farkla rakibini eleyecektir. bu örnekten de anlaşılacağı üzere 3-0'1ık galibiyet maçın uzatılmasına sebep teşkil etmiyeceği gibi aradaki tek gol farktan ötürü g. sarayın elenmesine yol açacaktır. maç ancak 5-1 galatasarayın lehine sona erdiği takdirde uzatılacaktır. galatasarayın maçı 6-2 kazanması bile elenmesine sebep olacaktır. bu durumda averaj 7-7 olacak, fakat sion'un attığı 2 gol 4 gol sayılacağı için isviçreliler 9-8'lik farkla galatasaray'ı yine eleyeceklerdir.
* sion dün ali sami yen stadında antrenman yaptı... oyunlarına baktıkça, galatasarayın elinden ne derece yağlı ve semiz bir «keklik» kaçırdığını daha iyi anladık... mecidiyeköy'ün yan sokaklarında «çift kale» yapan küçük çocuklar vallahi daha iyi paslaşıyorlar...
* insanın şöyle yarım kilo beyaz peynir, biraz domtes ve salatalık karışımı filelerini koluna takıp, piknik yapası geliyor ali sami yen'de... manzara bile, piknik için ideal... sıcak hava, yemyeşil çim... sahanın kenarında da top koşturan bir kaç çocuk (sionlular) herhalde isviçreliler sahayı biraz fazla büyük bulmuşlar ki, 11 kişilik kadrolariyle, bir kenarcıkta çift kale yaptılar...
* kafilenin en sempatik oyuncusu santrhaf roesch «galatasaray gayet iyi bir takım, sion'da yenilmesi önemli değil. burada, ferdi kabiliyetler bakımından bizden çok üstün olan galatasaray’a dayanmaya çalışacağız. takım oyununu iyi düzenliyebilirse, bence galatasaray birçok takımı silindir gibi ezer» dedi. (bu adam da çok şakacı).
* bugünkü sion maçının hazırlığı dün a. sami yen stadında yapılırken, g. saray'lılar hayli hırslı, bir o kadar da heyecanlı görünüyorlardı. futbolcular ayaklarına geçen topları attıkları çok kuvvetli şutlarla kale direklerini âdeta sıyırıyorlardı. tribünde oturan bir sarı - kırmızılı taraftar, «aman çocuklar böyle şutlarınız vardı da niçin birkaç tane sion'da atmadınız?» dedi
* antrenmanı tâkip eden bir galatasaraylı taraftar, «şunlara bak şunlara, bunların hepsi birer koç» dedi. yakasında galatasaray rozeti bulunan başka taraftar da, «koçluğuna koç ama boynuzları yok bunların» şeklinde cevap verdi.
* yeşilköy'de sion'u karşılayanlar arasında beşiktaş antrenörü spajıç de vardı. basın mensupları, antrenöre galatasaray, sion'a ne yapar ? diye sorunca spajiç, ben onu bilmem ama beşiktaş oynasa idi 5 atardı dedi ve nedenini şöyle açıkladı: «kaleci vidiniç yugoslav, antrenör mantula yugoslav ve nihayet hakemler de yugoslav.»
bugün istanbul seyircisini ilk defa seyredeceği f.c. sion, geçen pazar günü isviçre liginin en mütevazı takımı fc bâle'i mağlûp edinceye kadar akla karayı seçti. sion, kürsüde kalmak için çırpınan rakibi karşısında iki puanı mçaın bitmesine sadece üç daika kala eschman'ın hünerli ayakları sayesinde kurtarabilmişti.
böylece, daha önce isviçre lig lideri zürich'e 3-0 yenildiğinden bu yana fc sion, bir kere daha taraftarlarının ağzını yüreğine getirmiş oluyordu. ıkına sıkına kurtarılan maçlar, rakibe kolayca boyun eğiş şu hakikati ortaya koyuyor: sion takımı yorgunluktan bitkin bir haldedir. kırmızı -beyazlılar 18 günde altıncı maçlarını oynamışlardır.
bu yorgunluğun çok üstündeki hakikat da şudur: feci bir kazûnın cereyan ettiği ali sami yen stadında 25.000 ateşli seyircinin yapacağı tezahürat şimdiden sion'luları kara düşüncelere sevketmektedir.
sion'lular yatıp kalkıp şükrettikleri bir husus var: sahanın çimen oluşu. böylece pek zorluk çekmiyeceklerini ve sahaya kısa alışacaklarını ümit ediyorlar. eh inşallah diledikleri olur. yoksa, cehennem âzâbından farksız yaptıkları seyahat, futbolcuların ve antrenör mantula'nın burnundan gelebilir.
...ve her şeye rağmen isviçre kupa şampiyonuna şimdiden ikinci tur'a geçmiş gözüyle bakabiliriz. zira aradaki dört gollük handikap kapatılacak gibi değil.
adını taşıdığı küçük bir şehirde 1909 yılında kurulan football club de sion’un forması kırmızı - beyazdır. uzun yıllar bir semt takımı hâlinde kaldıktan ve 15 sene de isviçre liginde oynadıktan sonra 1962 yılında birinci lige geçmiş ve 1965 yılında da isviçre kupasını kazanmıştır. ilk defa avrupa kupa galipleri maçlarına katılmaktadır.
kur'ada karşımıza çıkıncaya kadar adını, sanını bilmediğimiz bir isviçre takımı galatasaray'ı 5 - 1 yendi.
bu inanılmaz bir sonuç, müthiş bir galibiyetti isviçre kupa şampiyonu için... belki galibiyet bekliyordu. ama, bu kadarını değil. futbolcusundan, idarecisine, taraftarına kadar bütün bir çevre hayret içerisindeydi
nitekim, maçtan sonra valals kantonunun 20.000 nüfuslu başkenti(!) sion’da şenlikler tertipleyen, çılgına dönmüş taraftarlar, maçı görmeyenlere bu inanılmaz neticeyi anlatabilmek için de yoruldular... 5-1'lik skor, avrupa kupalarında tecrübe sahibi galatasaray'a karşı kazanıldığı için de gözlerde büyümüş, küçücük sion'un futbol tarihinin en büyük galibiyetini aldığı belirtilmişti...
şimdi, 15 gün evvel sion'un daracık, tribünlerindeki insanların futbolcuların üzerine sarkarcasına maç seyrettiği yeşil sahasına sıkışıp kalan 5-l'lik bozgunun sebeplerini toparlamaya çalışacağım...
sion, çok çok tek farklı bir galibiyet ümidiyle oyuna başlamış ve henüz 12. dakikada galibiyeti sağlamıştı... galatasaray 1-0 mağlûp durumda olmasına rağmen rakibinden daha üstün bir takım olduğunu ortaya koyuyor, rahat rahat oyuna devam ediyor ve tarık devre biterken beraberliği kurtarıyordu
hâttâ ikinci devre başladığı zaman dahi galatasaray'da değil 5. tek gol dahi yiyecek bir dağınıktık mevcut değildi. ama. 50 dakikada eschman, sion’a ikinci golü kazandırdıktan sonra galatasaray'da panik başladı. bozgun yolunu açan ikinci goldü açıkçası. ve ondan sonra sion, bekleri yerlerini kaybetmiş, hafları kaybolmuş, forvetleri dağılmış rakibiyle tam mânâsiyle oynamaya başladı. sonra diğer gollere sıra gelecekti. arttk galatasaray için sahada vardı, demek zordu. şükretmek lâzım ki, maç bitti. yoksa, yoksa bir iki daha olurdu. galatasaray, öylesine çökmüş, öylesine oyundan kaçmıştı ki.
sion bu sonuca nasıl vardı? önce sür'atiyle... belki beynelmilel çapta bir onbiri yok sion'un. fakat, galatasaray'dan mutlaka daha sür'atli takım oyunu var. galatasaray fizik ölçülerinde de rakibiyle başa çıkacak durumda değildi. yorgunluk ikinci yarıda başlamıştı. rakiplerini 10, 15 hattâ 20 metreden takip eden galatasaray'lı futbolcular görüyorduk sahada.
ikinci bir önemli nokta, galatasaray beklerinin ilk devredeki markaj ve oyun düzeninden ayrılmalarıydı. nitekim, atılan gollerin çoğu sağ ve solaçıkların çok rahat pozisyonlar bulup, yaptığı ortalarla oldu. kaldı ki, çok iyi bir kontratak takımı olan sion’da sağaçık stockbauer ortaya kaçıp bir santrfor hüviyetiyle oynadığı için de iki sayı yapmaya muvaffak olmuştu ve nihayet galatasaray herşeye rağmen rakibini küçümsemişti.
sion'la bugün rövanşı oynuyoruz. galatasaray, alışık olmadığı çim sahada rakibinin elindeki dev neticeyi yere sermeye çalışacak. açık konuşalım, 4 farklı bir mağlûbiyeti kurtarmak kolay iş değil. galatasaray’ın maçı kazanacağına inanıyorum. sion'da iyi başlayıp, kötü bitirmişlerdi. bugün aynı hatâları yapacaklarını sanmam, üstelik yenmenin yetmeyeceğini biliyor sarı - kırmızılı takım. sion'u paniğe uğratmak gerek!
sion, başının üzerine konan devlet kuşunu kaçırmamak için sağlam bir defans taktiğiyle işe başlayacak ve üç kontratak adamı - stockbauer, desboilles ve quentin - ile, yüklenen rakibinin gol şansını kırmaya çalışacak. bu noktaya ve gol atabilmek için fazla uğraşmaya lüzum görmeyen 34 yaşındaki yıldız eschman’la, bu takıma iyi futbol oynatan sağhaf perroud’ya dikkat!
rakibinin yavaşlatıcı temposuna ayak uyduran ve kötü bir oyun çıkaran
g. saray yendi ama elendi: 2-1
sarı - kırmızılıların gollerini uğur ve ayhan, sion'un tek golünü ise sixt attı. metin ilk yarıda sakatlandı
necmi tanyolaç
artık, hiç kimse galatasaray'ın, sion'dan niçin 5 gol yediğini merak edip, sormayacaktır...
artık hiç kimse, galatasaray'ın daha ilk maçta bir kasaba takımı tarafından kupa'nın dışına atılışının sebep lerini araştırmayacaktır...
hep beraber seyrettik maçı ve hep beraber şu kanaata vardık: galatasaray avrupa futbolu içersinde bir kasaba takımı gözüyle bakılan şu küçücük sion’un bileğini bükecek güçte değildi...
galatasaray rakibini yener, demiştik. yendi. ama. alacağı galibiyet rakibini elemeye yetmez de demiştik. yetmedi... o, tuttuğunu koparan, en güç ve kurtarılmayacak maçların galibi oluveren galatasaray son birkaç yılın gerisinde bir hâtıra yığınından ibaret kalmıştır. o galatasaray kazara sion’da beş gol yeseydi -ki. yenilir, fakat böyle bir skorun acısına katlanamazdı-, revanşt mutlaka kurtarırdı...
söyler misiniz, dün seyrettiğiniz galatasaray'da o büyük galatasaray’dan kaç kişi vardı? kaç kışı dün. ikinci sınıf bir avrupa takımının rahatça başa çıkabileceği sion'a kafa tutabildi? kaç kişisinde, galatasaray’ın göğsüne saplanıp, kalan 5-1'lik avantaj hançerini çıkaracak hırs vardı? bir naci, bir de uğur’du, boğuşmaya çalışan. geride kalanlarsa haya çıktılar dolaştılar, alay konusu oldular ve sion’un ikinci tura yükselişini bizim gibi seyrettiler.
görünüşü buydu kısaca maçın.. siom, artık ikinci turda karşısına çıkacak rakip takımdan kaç gol yer? onun hesabı bize düşmez. ama, biz oturup kendi halimizi tartışmalı, bir şeyler yapmaya çalışmalıyız. çünkü, artık türk takımlarını avrupalı seyirciye bedava dahi seyrettiremeiz!
revanşın ölü tarafı
galatasaray metinli tertibiyle daha oyunun başından aksamaya başlamış, sion gayet akıllı bir defans yaparak ilerideki üç adamı -stockbauer, desbiolles ve gasser- ile kontratak deneyeceğini göstermişti. öyle de oldu. sarı - kırmızılılar yürürcesine sürükledikleri oyunun ilk çeyreğinde geride görevlendirilen metinin paslarıyla bir kaç cılız tehlike yaratabildiler. o kadar. sion ise iki açığı, santrforu ve eschmann'ın düzgün paslarına depar yapan genç quentin'le arada bir saldırıyordu. maçın ilk yarım saati dolduğu sırada her hangi birimize galatasaray ümit vermemişti. hattâ, bu ağırlıktan kurtulamazsa yenilir, diyorduk, üstelik metin de topallaya topallaya idare ettiği oyunun 20. dakikasında solaçığa geçmişti. buna rağmen: uğur 33. dakikada metin'in sağaçıktan ortaladığa topu solbekten önce çıkarak göğsüyle önüne düşürdü ve vurdu. kaleci vidinic karşıladı. tekrar önüne gelen topa uğur bu kere daha kuvvetli vurdu ve gönüllerde yatan aslan canlandı. galatasaray golden sonra yüklenmeye başlamış ve tarık'la turan iki, üç iyi pası kale önünde harcayıp, gitmişlerdi. yoksa, en kötü ihtimalle iki gol daha atabilirdik.. galatasaray çıkarabileceği oyunun en kötüsüyle devreyi 1-0 galip bitiriyor ve futbolun cilvelerine inananlara dahi dört farklı bir skorun ümidini veremiyordu.
ve ikinci yarıda (dk. 48) soliç quentin'le ver - kaçlar yaparak sarı - kırmızılı ceza sahası önüne kadar inen solhaf sixt'in sert şutuyla her şey bitiverdi. galatasaray kalesine beraberlilk golüydü giren.
sonra galatasaray bir süre oyunda olduğunu unuttu. çabuk, hareketli ve topu yerli yerinde kulanana sion'lular kasaba takımı da olsalar, futbolu bizden daha iyi bildiklerini göstermeye başlamışlardı. ayhan'ın 57. dakikada kaleci vidiniç'in hatâsından faydalanıp, ıkına, sıkına attığı ikinci gol de galatasaray için hiç bir şey vaadetmeyecekti..
doktor morand: «tedaviye geldim, kendim tedaviye muhtaç kaldım»
togay bayatlı - nurhan aydın
dünkü maçtan sonra galatasaraylı talât oyun topunu almak için sion takımının doktoru mr. morand’ı tekmelemiştir.
talât müsabaka bittiği an topu elinde taşımakta olan eschmann'ın üzerine doğru koşmuş, isviçreli futbolcu ise topu başka bir takım arkadaşına atmıştır. top yere düşmüş, o esnada sahanın kenarında yürümekte olan dr. morand topu almak istemiştir. talât bu defa kulüp doktorunun üzerine yürümüş ve elindeki topu vermek istemiyen misafirle halkın gözü önünde boğuşmuştur. talât’ın topu vermemek için direnen doktoru itip kalkması ve bir ara tekmelemesini halk üzüntü ile tâkip etmiştir. bu arada dr. morand da talât'a tekme atmıştır. daha sonra topu sion'lu futbolcu perroud ve ondan da vidiniç alarak hakeme teslim etmiştir.
olay hakkında sion kulübünün doktoru mr. morand şunları söylemiştir: «topu hakeme vermek istiyordum. fakat türk futbolcusu söylediklerimi anlamıyor, bana durmadan tekme atıyordu. ben de kendimi müdafaa ettim. sion'lu futbolcuları sakatlandıklarında tedavi etmek için istanbul'a geldim, neticede kendim tedaviye muhtaç kaldım.»
mantula memnun
maçtan sonra sion soyunma odasında sadece antrenör mantula'nın sinirli ve heyecanlı sesi duyuluyordu. mantula, futbolculara «sahada konuşacağınıza biraz hareket etseydiniz burada da galatasaray’ı yenerdik, halbuki siz heyecandan önünüzdeki açık kaleyi bile göremediniz», diyordu.
daha sonra gayet sakin olarak basın mensupları ile görüsen yugoslav asıllı antrenör maç hakkında su şekilde konuştu: «seyircilerin maçtan sonraki ıslıkları yersizdi. çünkü biz turu sion'daki 5-1'lk galibiyetimizle atlamıştık. burada ise genç futbolcularımızın asabilik kompleksi içinde bir türlü gole gidememeleri neticesinde yenildik. stockbauer ve desbiolles çenelerin yerine ayaklarını konuştursaydı skor değişirdi. kendi sahamızda her takımı yeneceğimize inanıyorum.»
galatasaray'ın antrenör - meneceri gündüz kılıç, maçtan sonra, «skor farkı dolayısiyle zor bir maçtı. büyük soğukkanlılık ve azim isterdi. fakat bâzı futbolcularımız gerektiği kadar bunları gösteremedi» demiştir.
kılıç, «sion'un çok akıllı bir oyun çıkardığını ve iyi bir müdafaa yaparak, istediğini elde ettiğini» belirtmiş ve maç hakkındaki görüşlerini şöyle tamamlamıştır: «- metinin ilk devrede sakatlığının nüksetmesi çok aleyhimize oldu.»
sion dönüsü verilen beyanatlar, bizi dünkü maç için bayağı ümitlendirmişti.
«bizde onları burada farklı yener ve eleriz» gibi sözler...
kasaba takımı tabir edilen sionu biz bile adeta hiçbirşey bilmeyen takım olarak benimsemiştik.
sion hakikaten gördüğümüz birçok takımlara nisbeten zayıf olmakla beraber gene de her hareketle galatasaraydan üstündü. daha sahaya çıkmadan evvel işi plânlamış ve bu plânı oyunun sonuna kadar uygulamasını bilmişlerdi. topu sahanın muayyen yerine getirerek «al-ver» lerle oyalama siyaseti güden sion'un karşısında galatasaray bütün gücü ile (müdafaayı ihmal etmemek şartile) yüklenmesi icabederken geri paslar yaparak onları gol atmaları için adetâ teşvik etti.