artun ünsal'ın "tribün cemaatinin öfkesi: ticarileşen türkiye futbolunda şiddet" kitabından;
bıçaklar konuşunca...
(...)
ligin açılışında medyanın "olaysız, şiddetsiz bir lig" temennilerine, tribünlere "kaç puan bir can eder? üç puan bir can eder mi?" yazılı pankartlar asılmasına karşın, üzücü olaylar türkiye'nin birçok kentinde görülecekti. örneğin, 2003/2004 sezonunda gerginliğin ve saldırganlığın en çok yaşanacağı stadlardan biri süper lig'e terfi eden elazığspor'unki olacaktı. ne var ki, kente ilk gelen büyük istanbul takımlarından beşiktaş'ın oyuncularından sergen'in sahaya çıkmasıyla başına bir taş yemesi bir oluyordu. devre arasında, bu kez sahada ısınan ahmet dursun'un başına da bir taş isabet ediyor, sahaya atlayan elazığsporlu bir taraftar da ısınmakta olan beşiktaşlı futbolculara saldırı girişiminde bulunuyor, karşılaşmanın bitimine doğru beşiktaş ve elazığsporlu taraftarlar karşılıklı taş ve pet şişe savaşı çıkıyordu. beşiktaş menajeri sinan engin, maçın ardından "istanbul takımlarına karşı aşırı bir sertlik ve kin var. bunun sebebini anlayamıyorum" diye yakınacaktı.