türkiye'de sivil toplum ve milliyetçilik kitabında yer alan, tanıl bora'nın "türkiye'de futbol ve milliyetçilik" başlıklı yazısından;
(...)
futbol medyası, yabancılara bakışında sporu "dostluk, barış, kardeşlik" olarak sunmaya kalktığında da, bunu milliyetçi fantazmalarla yapar: trabzonsporluların perugialıları misafirperverce ağırlamasından söz edilirken perugia yöneticilerinin "30 bin kişinin katili apo'ya destek veren başbakanları d'allema'nın yanlış yolda olduğunu söyledikleri" (fotomaç, 17.7.1999) yolundaki 'haberler' gibi... benzeri bir milliyetçi fantazma örneği, eylül 1999'de oynanan chelsea-galatasaray maçında sahaya atlayan bir kürt protestocuya çelme takan chelsea kaptanı dennis wise'ın bu hareketinin türk basınında onun 'objektif olarak' ve zımnen "türkiye'nin haklı davasını desteklemiş" olduğu inancıyla bir "kahraman" olarak yüceltilmesidir...