milli maça çıkan kulüple oynayan bulgar takımı karşısında izmir karması başarılı bir imtihan verdi
ç. esen kaftan izmir'den bildiriyor
bu maç kişilerin maçı değil... ne aytekin'in, ne sabahattin'in, ne sedat'ın, ne de numan'ın maçı... bu maç doğrudan doğruya kollektif futbolu ve modern futbolu oynamaya gayret eden bir takımın maçı idi.
bir altı numara vardı sahada, ele avuca sığmaz, afacan, mücadeleci hüviyetini hepimiz biliyorduk. ama bu 6 numaranın ne işi vardı her dakika ceza sahası içinde? bir bakıyorduk orta sahada, bir bakıyorduk kendi yarı sahasında. işte onun oynadığı futbolu izlerken yalnız şahsındakı futbolu değil, modern futbola doğru atılan adımın müjdesini duyuyorduk içimizde.
sonra... sabahattin devleşmiş, sedat, numan konuşan ayaklar oluvermiş ve işte futbol oynıyabilen, hem de öyle kapanarak, öyle rakibine çakarak değil, bir makine intizamında işleyen bir takımı alkışlıyorduk sahada.
maça sarışın futbolcu aytekin'in hızı ile girivermişti izmir karması. eğer 3 ve 6. dakikalarda gerilerden getirdiği topların enerjisini kale önünde bu genç oyuncu bulabilse gol seyredecektik daha başlangıçta...
aytekin'i takiben feyzi girmiş, üç kişi arasındaki mücadelesini kazanmış, fakat kale önünde son hamleyi yapamayınca «bir fırsat daha kaçtı.» demişti.
orta sahada topa hakim, mücadeleyi kazanan bir hüviyet içinde izmir karması temposunu yürütürken golü atmak da sofya karmasına nasip oldu. 15. dakikada kotkov'un vuruşunu köşeden çıkaran nevzat 32. dakikada bekir'in kendisine bırakmak istediği topa tereddüt gösterince solaçık debarsky çapraz pozisyonda yakaladığı topu filelere gönderilerdi: 1-0.
gol bozmadı izmir'i. yükleniyordu ve yüklendiği gibi pozisyon da yaratıyordu. ne yazık ki tuncay ve feyzi 32. dakikada kale önünde yine beklenen hamleyi yapamıyorlar ve devrenin son dakikasında da feyzi kaleciye topu «al degaj yap» dercesine şut değil pas şeklinde gönderiyordu adetâ...
hızlı tempoya ikinci yarıda sofya mukavemet ederken ve aynen iyi futbolla karşılık gösterirken 75. dakikada korner atışında gürsel'in şarjından kurtulan topa ayfer kafa darbesini indiriyor ve izmir'in sofya karşısında beraberliğini ilân ediyordu.