10 numara fenerbahçe, karabük’ten sıfır puanla çıkarken, her manada futbolsuz kalmanın acıları içinde kıvranmaktaydı. gökhan ve emre’nin yokluklarını eldeki vasat genç isimlerle kapatmaya çalışmaktan başkaca ne şansı vardı ki, aykut kocaman’ın... orta sahanın önemini tüm futbol dünyası çok iyi bilir. ancak dün sarı-lacivertli ekipte orta alan vardı diyebilir miyiz? karabük’ün hem fenerbahçe’yi oynatmamak, hem de gerekli golleri yakalayarak dev rakibini yenme hırsları tam anlamda 10 numaraydı doğrusu. maç boyunca alex ve sow’un enselerinde soluyan karabüklü nefesler ‘yakın markaj nasıl yapılır’ konusunda ders veriyorlardı sanki futbol oyununu iyi bilen seyircilerine... hele topuz-cristian ve sağ kanadı yadırgadığını topla olduğu her an hissettiren caner’den kanatlara veya karabük defansının göbek bölgelerine işe yarar tek doğru pas dahi gözlerimize takılmadığına göre fenerbahçe’nin ilk yarıyı neden şok bir sonuçla kapattığı sorusunun cevabı çıkmaz mı ortaya. stoch’un şaşkınlıkla cernat’a çıkardığı gol pasına hala inanamıyorsanız eğer, sanırız son haftaların en çalışkan ve golcü oyuncusunun bu kabahatinin cevabı, yukarıdaki anlatım satırlarının içinde kolayca bulur ve olaya bir iş kazası da diyebilirsiniz. * * * ikinci yarıda fenerbahçe’nin biraz hızlanması, karabükspor’un çift golün avantajı adına, defansif kapanışı sarı-lacivertli takıma hayat getiriyordu sanki... alex’in serbest vuruştan yarattığı gol, puan umutlarını ateşliyor ve fenerbahçe, karabük’te oyuna yeni başlamış gibi soluk alıp, vermeye başlıyordu adeta... penaltı vuruşunun direkten dönmesi dahi oyundaki sarı-lacivertli ayaklanmayı kesmiyor ve fenerbahçe adeta abluka altına alıyordu karabükspor’u bir süre. sow’un nasıl bir ileri uç oyuncusu olduğunu irdelemek için sanırız zaman erkendir... ancak oyundaki haline bakarsak, öyle ahım şahım bir santrofor tipi olmadığı ortadadır. karabük’ün savunma markörlerine böylesine kolayca teslim olup, heybetli fiziğini rakiplerine karşı kullanma üslubunda da geri kaldıysa eğer o zaman ha sow, ha bienvenu ne fark eder... evet, fenerbahçe ikinci yarıda bir hayli çırpınmış, beraberlik şansını da yakalamış, ancak sonuçta sıfır puanlı bir kadere teslim olmuştu karabük’te... görünen o ki aykut hoca bu yenilgiden sonra kafasının içindeki b planlarına geçmeli ve kimselere söylemeden play-off’ta olmanın ince hesaplarına soyunmalıdır.