fenerbahçe, beşiktaş ve galatasaray'ın kendi aralarında oynadıkları maçları “özellikle” izlemeyi sevmiyorum. çünkü bu maçlarda her zaman (bana göre) gereksiz (ve çok fazla) gerginlik oluyor. bu yüzden de futbol dışında her şeye benziyor… tribünler birbirlerine meşale atıyor, küfürlü pankartlar açılıyor, ana avrat küfrediliyor, sahada futbolcular topla değil de birbirleri ile ya da hakemle uğraşıyor... ve daha ilginci bunların hepsi bize "e normal canım! sonuçta derbi!" diye anlatılıyor...
aklıma diğer ülkelerdeki derbiler geliyor. evet onlar da çok “gergin” geçiyor. saha içi ve dışında bir sürü olay oluyor ama (çok ekstrem örnekler hariç) aynı zamanda ne olursa olsun sahada “futbol” da oynanıyor…
bu yüzden ben de bu maçları genelde mecbur kalırsam izliyorum. bugün de böyle oldu. bir süredir görmediğim arkadaşlarımı görmek için urallara gittim. maç izleniyordu. 20. dakika civarı idi ve fener 1-0 öndeydi. emre her zamanki gibi ultra agresif tavırları ile birilerini tekmeliyor, pektemek ile ağız dalaşına giriyor, ardından başka bir oyuncuya arkadan dalıyor... veli, mehmet topuz'a orta sahada çok gereksiz bir faul yapıyor. topuz haddinden çok yerlerde kıvranıyor. bu arada hakem simao'ya sarı kart veriyor. her kararından sonra "birileri" hakemin etrafını sarıyor... izlediğim 25 dakikalık bölümde futbol adına en ufak bir notum yok…
ikinci yarı başlıyor ve bu sefer de beşiktaş tribünü görüntüleniyor. sanırım taraftarlar arasında kavga olmuş ve polis "biber gazı" ile müdahale etmiş. her tarafı kapalı, ufacık deplasman tribününde insanlar hava almak için uğraşıyorlar... sonra allaha şükür birkaç pozisyon izliyoruz. ernst çok yakından bir gol kaçırıyor. sonra yine tribünler ve bu sefer de beşiktaş tribününde asılı pankart tutuşturulmuş yanıyor... ernst'in yine bir şutu ve direkten dönüyor... dakika 76 ve ben kalıp eve gidiyorum...
uzun lafın kısası... 56 dakika maçı izledim ve aklımda futbol adına sadece 2 tane pozisyon var. gerisi ise gerginlik, gerginlik ve gerginlikti... aynı cümleyle anıyı bitirme zamanı: "e normal canım! sonuçta derbi!" öyle değil mi...