cok büyük hayallerimiz vardı üç arkadaş o günlerde yabancı gemilerde calışma hayalleri kuruyoruz liman cüzdanı cıkartıp gemilerde mico"olarak calışıp daha sonrada yurt dışında yaşama hayallerimiz var.
muhtarlıktan ikimet kagıdı cıkartıyoruz vesikalık resim cektiriyoruz mahalledeki resimcide solugu aldıgımızda bizi görenler hayırdırdır siz ne ayaksınız resimciye biriniz cıkıp digeriniz giriyorsun hayırdır bir yeremi kayıt oluyorsunuz diyorlar fakat biz hayallerimizden hic kimseye bahsetmeyecegimizi daha önce kararlaştırdıgımız icin gizli faliyetimizi kimseye caktırmamaya calışıyorduk.
arasıra karaköy"deki limana gidip orada bir adam bulmaya calışıyor bize verilen isimle görüşmeye calışıyorduk her seferinde ilk önce pasaport ve liman cüzdanı cıkarmamız ve daha sonra kendilerine gelmemizi söylüyorlardı.
cok sabırsızlanıyor ve icimiz icimize sıgmıyordu dedim"ya cok büyük hayallerimiz vardı. ilk önce formalite evraklarını tamamlayacaktık ve ailemizin haberi olmadan bir şekilde bu gemi işine girecektik daha sonrada bir kac kez gittikten sonra en aklımıza yatan ülkede inip daha gemiye dönmeyecektik.
biraz avrupada kaldıktan sonra daha sonrasında duruma göre anne ve babalarımızıda yanımıza alırız diye düşünüyorduk. akşamları yastıgımıza baş koyuncada uyumadan önce hayellerimizi daha farklı boyutlara taşıyıp yeni güne farklı hayallerle merhaba diyorduk..
bizim bu hummalı calışma günlerimiz oldukca dikkat cekmeye başlıyor hayırdır cocuklar siz bu arlar acayip koşuşturuyorsunuz bir durum var diyenlere yok...be abi ne durumu olacak ben askere gidecegimya askerlik işleriyle ugraşıyoruz cevabı veriyorduk.
daha sonra askerlik işleriyle ugraşıyorum cevabını verdigim zatı muhterem sen yeme icme git babama bu durumu anlat senin oglan ve saz arkadaşları bir muhtarlık bir resimci bir emniyet müdürlügü gezip duruyor ellerinde birer dosya ile koşuşturup duruyorlar ne günü gidiyor senin oglan deynce babam bizim bir şeyler karıştırdıgımızdan şüpelenerek bizi takibe alıyor ve bu takipten haberimiz bile olmuyordu.
normalde okudugum kitaplara kadar babam takip ederdi yataklarımın altında siyasi kitap okuyup okumadıgımı kontroledermiş ben evden cıktıktan sonra yani hep göz altında kalmıştım o dönemler aşagı yukarı bizim kuşak aileleri tarafından hep göz altında tutuldu.
bunun sebebine gelince 12 eylül"den önce cocuklarını kaybeden aileler olmuştu üç yıl askerler kaldı ülkeyi idare etti 1983 yılından tekrar siyasi partiler kuruldu ve anne babalarımız tekrar eski günlere dönülür korkusyla bizleri göz altında tutmaya ve ellerinden kacırmamaya calışıyorlardı.
onlar olayları böyle yorumluyorlardı oysa bizim hayallerimiz vardı devrimci türküler söylemeyede calışyorduk bazen babalarımızla dahi catışıyoduk biz namussuzluk yapmıyoruz baba biz sadece ülkemizin daha yaşanbilr bir ülke olması için calışyoruz diyorduk biz bu lafı kendilerine söyleyincede dünyalar başlarına yıkılıyordu...eyvaahhhh diyorlardı icten ice bunu fark ediyorduk.ama inandıgımızdan"da ödün vermek istemmiyorduk.
babam bu isbiyoncunun gambazından sonra bizim bir örgüte üye olmak icin calıştıgımızı zannedip kendince önlemler almaya karar veriyor ve artık cevremden ayrılmamaya calışyor ve hayal kurdugumuz arkadaşlarla beni bir araya getirmemeye calışıyordu.
evet icimizde bir asilik ve başkaldırış vardı sosyalizm ve devrim türküleri söylüyorduk fakat liman cüzdanı ile bunun alakası ne olabilirdiki.
babam beni iyice bir dinledikten sonra hem ülkede devrim yapmayı planlıyorsunuz hemde aynı ülkeyi nasıl terk ederiz diye planlar yapıyorsunuz...sizce bu bir celişki degilmi dediginde gercekten üzerinde bayagı bir düşünmüştüm.
daha sonraki günlerin birinde arkadaşlardan birinin evinde bir araya gelmiştik ve benim hayallerim babamın takibine takıldıgından hayallerimle vedalaşmak zorunda kalmıştım biz o gün bir araya geldigimizde samsunspor sakaryaspor türkiye kupası finali ikinci macı oynanıyordu ve bu macı izliyorduk sakaryaspor türkiye kupasını almıştı macı cok heyacanla izlemiştik sakarya"da ik macı sakaryaspor kazanmıştı bu mac 1-1 bitmişti ve alaganüstü bir şekilde sevinen sakaryaspor"lu futbolcuları izlemiştik kupa ellerinde yükseliyordu ve röpörtajlarda oyuncuların hayallerimiz gercek oldu cümlesini söylemesi üzerine herbirimizin birbirimizin yüzüne baktıgını anımsıyorum ve daha sonrada kahkahalar atarak acı acı gülmüştük
daha sonra o hayallerimiz tatlı birer anı olarak kaldı hic birimiz ne pasapot cıkarta bilmiştik nede liman cüzdanı .bu samsunspor sakaryaspor finalinin unutmama sebebim ise yaşadıgım bu olaylar üzerine arkadaşlarla bir araya geldigimizde televizyonda bu macın olması..zaten bu hadiselerden dört ay sonra askere gittim..askerden geldikten hemen sonrada zaten ebedi gecerli olacak hem liman cüzdanı hemde pasparta sahip olmuştum....yani evlenmiştim