trabzonspor'un gol anına kadar trabzonspor'un galip geleceği sanırım kimsenin aklının ucundan geçmezdi. zira, uzaktan çerçeveyi bile bulmayan 2-3 şut dışında atağı yoktu. hatta daha ilginci golden önce trabzonspor maçtaki ilk kornerini kullanıyordu. içimden bir ses "adamlar 8 korner kullandılar, bir işe yaramadı ama trabzonspor ilk kornerinde gol atsa adamlar ne kafayı yer" diyordu. garip bir şekilde korner atışının devamında gol geldi. golden önce halil'in direkten dönen nefis volesi gol olsaydı daha bir güzel olurdu herhalde...
trabzonspor gole kadar çok çekingen oynadı. bu yüzden doğru dürüst pozisyona giremedi. bir de üstüne üstlük sürekli pas ve kademe hataları yaptılar. ilk yarıda -sanırım- pazzini ve ikinci yarıda milito tolga ile karşı karşıya iken çok kötü vuruşlar yaptılar. tolga nefis oynadı ve 4-5 tane çok sağlam top çıkarttı.
ama şurası bir gerçek ki, hem oyun olarak hem de oyuncu olarak inter'in eski interle hiçbir alakası yok.
uzun lafın kısası, süpriz bir şekilde şampiyonlar ligine adım atan trabzonspor ciddi bir başarıya imza attı ve şampiyonlar ligine katılan türk takımlarının hiçbirinin yapamadığı bir şeye imzasını atıp, şampiyonlar ligindeki ilk maçını kazandı...