türk millî takımının her iki golünü de santrfor oynayan zeki rıza atmıştı.
türkiye, ilk milli futbol maçını 26/10/1923'de istanbul'da, romanya'ya karşı oynamış ve 2-2 berabere kalmıştır. aşağıda bu maçı, o günün diliyle anlatan bir yazıdan pasajlar bulacaksınız. bu tarihi yazı «vatan gazetesinde» yayınlanmıştır.
"şimdiye kadar isminden başka stadyuma benzer bir ciheti olmayan taksim stadyomu dün yeni bir kisveye bürünmüştür. kırmızı - beyaz parmaklıklarıyla nazarları okşayan bir futbol sahası kıyafetine girmişti. bir kalenin arkasına türk bayrağı, diğerinin arkasına da romen bayrağı reksolunmuş ve bu suretle müsabakanın beynelmilel mahiyeti işaretlerle tespit olunmuştur, öğledenberi akın akın gelen seyirciler, saat 3'e doğru 4-5 bini geçmiş, hattâ moda kayık yarışlarında yıkılan balkonun yegâne kurbanı olan türkiye idman cemiyetleri ittifakı resisi-sânisi cevdet bey bile henüz alçıda olan ayağını bir iskemleye itka ederek futbolcularımızın bu büyük bayramına iştirak etmiştir.
saat 3'ü geçiyordu ki büyük kapı civarında bir alkış başladı... muzika, romanya marşını çalmaya başladı. halk numu kalmen (ayakta) dinlerken, romen gençleri de askerce bir vaziyet aldılar. marşın hitamında etraftan kopan alkışları binlerce göüğüsten çıkan «yaşa» avareleri erafında bitip tükenmek bilmeyen bir alkış tufanı daha takip etti. türk futbolcularının en güzide onbirleri, istiktlal marşının büyük zaferleri ihzar eden ahengi arasında sahaya giriyorlardı.
ilk düdük, saat 3'ü 25 geçe çalındı ve ilk hücum tarafımızdan yapıldı. tarafeyn 10 dakika kadar yekdiğerini denediler. hâkimiyetin bizde olduğu ilk 25 inci dakikada önünde bir boşluk bulan romen solaçığı merkez muharimine güzel bir pas verdi. bu da önündeki müdafiin bir çalımla soluna geçerek kuvvetli bir şut çekti: ilk gol romenler tarafından yapılmıştı. rakibi mütemadiyen sıkıştırmakta iken böyle mağlûp vaziyetine girişimiz halka da, oyunculara da soğuk bir duş tesiri yaptı. bu esnada ayağı üzerine hücum eden iki romen oyuncusunun arasında kalan solaçğımız bedri bey, bir lr daha avdet etmemek üzere sahayaı terketti. hücum hattımız şimdi dört kişiden mürekkepti. mamafili teşehbüs daima bizde idi... 35 inci dakikada romen kale sahasının önüne gelmiş olan topu müdafilerin biri eli ile tuttu ve hakemin verdiği ceza vuruşu üzerine zeki beyin çektiği müthiş bir şutla (gol) sahiyesinin (sesinin) etrafı çınlatması bir oldu. 10 dakika sonra müsabakanın birinci faslı hitama erdi.
ikinci haftaym, romenlerin hemen kırılan ve topu bizim bir hücumcumuzun önüne katıp ikinci golümüzün olması ile neticelenen bir hücumu ile başladı... oyun bu veçhile devam ederken ilk golümüzün olduğu aynı mahalde müdafilerimizden birine çarpan bir romen muhacimi yere düştü ve kıvranmaya başladı. hakem, romanyalıyı tecziye edecek yerde aleyhimize bir ceza vuruşu yaptı ve hakemin hatâsı yüzünden müsavat tekrar teessüs etti...
türk takımı âzâsı arasında fena oynayan bir kişi bile yoktu..."