geçen haftanın kasırgası samsun, beşiktaş önünde meltem rüzgârı gibiydi... oyun başında tam 85 dakika yelken kullandı.. samsun'u böyle fena bir gününde yakalayan siyah-beyaz’lılar hedefe varmalarına beş dakika kala hakem cezmi başar'ın gadrine uğrayıp alabora oldular ve samsun çayırında boğuldular.
kırmızı – beyaz’lılar kazanma oyunundan yoksun dağınık ve hırçındılar.. karşılaşmanın hakiki neticesi beraberlikti.
beşiktaş’lılar, samsun kalecisinin ilk dakikalarda yediği hatâlı golle öne geçip rahat bir defans taktiği ile oyunu götürme yolunu seçtiler ve zaman zaman da nihat ve faruk'la kontratağa kalktılar.. taa ki 85. dakikaya kadar.. soldan bir korner ve kale önü şandeli 9 samsun'lunun sabri'nin kalesine saldırışı ve bu hız sür’atle evvelâ sabri'nin kaleye girdiğini, sonra da topun gol olduğunu gördük.. bu bariz ve âleni faulü cezmi başar golle bitirdi.. ve bundun sonra da beşiktaş'ı bitirdi…
89. dakikada samsun yüklenmiş, beşiktaş çökmüştü.. adem. gerilerden aldığı topu, üç kişiyi geçip, avut çizgisine kadar sürdü, ortaladı.. kale önünde ayağını uzatan sami. samsun'u galip getirdi…
beşiktaş'ın iyileri sabri, güray, barbu ve mehmet'di.. samsunspor'un ise, adem, hamdi. temel'di..
çekişmeli ve heyecanlı bir maç oldu seyirci için.. maçın gidişi samsun'un iyi bir gününde olmaması, efendi samsun seyircisini hırçınlaştırmıştı.. ama bana göre samsun'un en hırçın ve sinirli adamı saha komiseri idi.. evvelâ masör zeki'yi tartaklayıp kenara attırması, sonra sami'nin üzerine yürüyüp polislik olacak kadar işi ileri götürmesi yakışık olmadı..