bir pazar günü, milyonlarca insan ekranların başında. tele-tatil mi, tele-pazar mı her neyse, o programı izliyorlar. ülkenin yarısı 2. kanal'ı alamıyor ve evde oturanların tek eğlence şansı bu program. ama sanki eğlence programı değil ameliyathane kapısı: uefa'nın galatasaray-neuchatel maçıyla ilgili kararı her an belli olabilir. cenk koray'ın aklı orada, neredeyse zor konuşuyor. şarkıcılar, konuklar, yarışmacılar gidip geliyor, fonda sabit bir insan var. ateşli spor spikerlerinden biri. yüzü mezarlık duvarı gibi, telefonun başında isviçre'yi arayıp duruyor; cevap alamıyor, oflayıp bunalıma giriyor. bu bir pazar eğlencesi.
evet, konu önemli, türkiye'nin yarısını ilgilendirecek karar bekleniyor. ama futbolu sevmeyenlerin, en doğal hakkı olarak uefa'nın kararına karşı heyecan duyamayan insanların da tatil günü tatsızlaşıyor. kararla ilgilenenler, büsbütün doluyor. hani galatasaray'ın aleyhine bir sonuç çıksa ortalığı allak bullak edecekler. biraz sonra uefa kararını açıklayacak; türkiye ya batacak ya çıkacak. neyse iyi haber geliyor da...