sert oynuyorlar, sistemli itirazlarla ve aldatmaya yönelik hareketlerle hakemi de etki altına almaya çalışıyorlar. duran toplarda iyi konsantre olup gol de bulurlarsa, rakiplerini çok zor durumda bırakabiliyorlar
ermenistan’ın, fıfa sıralamasındaki yeri 98’incilik, yani açlık, salgın hastalıklar ve iç savaşla boğuşan ruanda’yla uganda’nın bile altında olan bir futbol takımından söz ediyoruz. liglerindeki 8 takımın 6’sı ülkenin yalnızca yüzde 1’lik alanını temsil eden erivan’da konuşlanmış. zaten erivan ekibi (pyunik) 7 yıldır şampiyonluğu kimseye kaptırmamış, bugüne kadar hiçbir ermeni kulübü avrupa’da ön elemelerden ötesini görememiş... gerçi milli takımda belarus, romanya ve ukrayna liglerinde oynayan futbolcular da var, ama ezberden bir rus ekolüne sahip olduklarını söylemek güç... 16 yıllık tarihlerine 8 farklı milletten 15 milli takım çalıştırıcısı sıkıştırmışlar ve hiçbirine görevi 2 yıllığına teslim edip, tanımlanabilir bir kimlik kazandırma şansı tanımamışlar! sonunda milli takımı son derece sıradan bir danimarkalıya, kendi ülkesinde birinci ligde iş bulma ihtimali kalmamış jan poulsen’e emanet etmişler... yalnız 62 yaşındaki poulsen, kariyerinin büyük bölümünü alt yapılarda gençlerle çalışarak geçirdiği için, ermeni takımındaki 8 aylık kısa görevinde de arzumanyan, arakelyan, ghazaryan, melkonyan, minasyan ve pizzelli gibi gençleri a takıma adapte etmeyi başarmış. jan poulsen, en son mayıs-haziran aylarında moldova ve yunanistan’dan beraberlikler koparan ermenistan on birlerinde 23 yaş altı 5 oyuncuya şans vererek dikkat çekmiş... ermenistan hiçbir dönemde çok gol yiyen bir takım görüntüsü çizmiyor, ama poulsen, görevdeki 6 maçında ekibine skor yapmayı da öğretmeye başlamış... takımın birinci kalecisi 34 yaşındaki berezovsky, ülkenin en önemli futbol ihraçlarından biri... 15 yıldır rusya premier ligi’nin önemli takımlarının kalesini koruyor ve halen de fc khimki’nin kaptanı ve bir numarası... 34 yaşın verdiği ağırlığa ve yorgunluğa da sahip, ama 15 yılda rus ligi’nde karşıladığı 12 penaltı ile ciddi bir isim yapmış... savunmanın sağında görev yapan 35’lik kaptan hovsepyan’a, üç genç lejyoner, danimarka’da top koşturan arzumanyan’la belarus’ta futbol hayatlarını sürdüren mkrtchyan ve tadevosyan eşlik ediyorlar. 23 yaşındaki taze randers’li arzumanyan, duran toplarda ileriye çıkıp attığı kafa golleriyle dikkat çekiyor, 35’lik havsopyan’ın ise arda’ya/tuncay’a çare bulması çok zor... savunma dörtlüsünün önünde, güçlü fiziği ve zaman zaman yaptığı ileri çıkışlarla ukrayna ligi’nde goller bulabilen arakelyan var. metalurh donetsk’li 23 yaşındaki defansif orta saha oyuncusu arakelyan’ın partneri de belarus ligi tecrübeli voskanyan... orta sahada dikkat edilebilecek oyuncu, 2007’de ermeni ligi’nin en iyisi seçilerek isveç ekibi gaıs’e transfer olan pachajyan... 2005’te iskoç hearts takımı tarafından transfer edilmek istenen, ama çalışma izni alamadığı için iran’ın yolunu tutup mustafa denizli’nin pas’ına giden mkhitaryan da vazgeçilmezlerden... forvette de jan poulsen’in vasatın üstünde alternatifleri var. ermeni ligi’nin genç yeteneklerinden pizzelli kadroda değil, ama ajax’ta huntelaar, sulejmani, bakırcıoğlu ve suarez gibi yıldızların arkasında sırasını bekleyen manucharyan, milli takımımızın karşısına çıkabilir. bu oyuncunun ciddi maç eksiği olduğunun altını çizmek gerek... belarus ligi’nde iyi işler yapan hakobyan, 2008’de malta ve belarus’a attığı gollerle dikkat çekiyor. fatih terim’in dikkat edilmesi gerekenler listesine aldığı karamyan ikizlerininse 5 yıldır milli formayla golleri yok... tabii kapasitesi gerçekten sınırlı ermenistan’ın aslında en kuvvetli yönü, evlerinde son derece yıldırıcı oynamaları (ya da aslında oynamamaları, oynatmamaları)... gerçi türkiye maçı, yeni teknik direktör jan poulsen’in erivan’daki ilk sınavı olacak, ama euro 2008 elemelerinde a grubu’nda ilk dörtte yer alan finlandiya (0-0), sırbistan (0-0), portekiz (1-1) ve polonya’dan (1-0) iç sahadaki 360 dakikada yalnızca 1 gol yediklerini not etmek gerek. ermenistan-türkiye ümit milli maçını da izledik, bir ev sahibinin, misafire çıkarabileceği her türlü zorluğu çıkarıyorlar, sert oynuyorlar, sistemli itirazlarla ve aldatmaya yönelik hareketlerle hakemi de etki altına almaya çalışıyorlar. etkisiz bir futbol oynamalarına rağmen duran toplarda iyi konsantre olup gol de bulurlarsa, rakiplerini çok zor durumda bırakabiliyorlar. itiraf etmek gerekir ki, erivan’da 1-0, her takım için iyi sonuç. hatta yarım-sıfır’a razı olunabilecek bir ortam bekliyor bizi...