bu maç için söylenecek söz şudur: denk bir oyun... fırsatı kullanan altay kazandı...
gerçekten de ilk devre biterke hemen herkes «bu maç berabere biter» demişti... iki takım da orta sahada birşeyler göstermeye çalışıyor, iş, kale önlerine dayandığında eli boş, yine aynı yere dönüyordu. ikinci devrenin henüz 4. dakikasında önder, kendi yarattığı pozisyonu ikinci bir hamle ile değerlendirmeseydi, ilk devre sonundaki tahmin tutacaj ve oyun golsüz berabere bitecekti...
bu sebeple altay bir fırsat kullanarak çetin rakibinden iki puanı almasını başardı, diyeceğiz... ilk devrenin tek hadisesini, bekir'in çok sert bir şutunu akın'ın kurtarışı teşkil etti. bunun dışında oyunda yazacak bir hadise bulmak zordu...
ikinci devreye sağaçıkta başlayan önder 49. dakikada ortadan bir dalış yaptı. şutunu çekti. top erol'a çarptı. iki puanlık pozisyon, yere düşmüş olan önder'in yanında duruyordu. davrandı ve şutunu patlattı. işte bu gol, altay'ın galibiyetine kafi gelecekti.
karşıyaka, beraberliği kurtarırım ümidiyle canlandığı bir sırada bir favul kararını alkışlayan ogün'ü hakemin oyundan çıkarması ile 10 kişi kaldıktan sonra neticeye rıza gösterdi. bir de 80. dakikada nazm'nin mükemmel bir şutunun kale direklerini bulup, dışarı gidişi vardı ki... oyunun gol dışındaki en güzel hareketi de buydu galiba.